hesabın var mı? giriş yap

  • ingiltere basbakaninin kendi tarihine sahip cikmasidir. bbc'ye yaptigi aciklamada sunlari soylemis:

    "ama bunlar sanıyorum ecdadımızı televizyon ekranındaki the tudors’daki gibi zannediyorlar. biz öyle bir viii. henry bilmiyoruz. o henry’nin ömrü 30 yıl at üstünde seferlerde geçmiştir. ben o dizilerin yönetmenlerini de o televizyonun sahiplerini de milletimin huzurunda kınıyorum. bu konuda ilgilileri uyarmamıza rağmen yargının da gereken kararı vermesini bekliyoruz. bu değerlerle oynayanlara milletçe gereken dersin hukuk içinde verilmesi gerekir.''

  • twitter'da yazdığımı burada da yazayım. bu toplum hasta ve daha da fenası sapık. on binlerce insanın beğendiği bu videodakine benzer muhabbetleri 2000'li yılların başında kocaeli anadolu lisesi bebeleri olarak kendi aramızda yapardık ve orta kısım bitip liseye geçtiğimizde yine aynı muhabbetleri aşağı ve bayağı insan, yanlış anlaşılmasın, köylü keko muhabbeti olarak görürdük.

    o zamanlar insan ilişkilerinin her birinin eşsiz ve biricik olduğunu, böyle teknik taktik işlerle ancak dışlanacak kadar söbe tiplerin yapacağını öğrenmek için 16 17 yaşına gelmek yeterli oluyordu. şimdiyse dedim ya on binlerce beğeni var. kendi tweet listemdeki kerli ferli adamlar "doğru" diyorlar. "doğru" dedikleri şeylerden biri şu "o size çok sürede cevap mesajı attıysa sakın geç saat de olsa cevap vermeyin çünkü erkekler için önemli olan cevap vermenizdir. istediğinizi yapana kadar konuşmayın" falan. bak "oh çok doğru" dedikleri öneriler bunlar.

    çok da uzatmayayım. bu toplum gerçekten olabilecek her sahada bitmiş, tükenmiş, sevgilisiyle ilişkisini bile yüzüne boya sürerken çocukca konuşan birinin sözlerine göre belirliyor ki o da yanlış. orada anlattığı şekilde takılan bir kadın benimle pişti masasına bile oturamaz hatta açık söylüyorum kırmamak için yüzüne bir şey demem ama arkasından çok taşak geçerim.

    ama işte heyhat biz azınlığın azınlığının azınlığının azınlığı insanlarız ve asla çoğunluk olamayacağız. bir kızdan hoşlansak bile böyle embesilce şeylerle zehirlendiği için bir şey yaşayamayacağız.

    yine de şu tavsiyeyi vermek isterim. her ilişki kar tanesi gibi eşsiz, biriciktir ve sadece kendisine ait bir dinamik taşır. eğer akıllı bir insansanız kimseden mevcut ve potansiyel ilişkilerinize dair yönlendirici tavsiye almazsınız. burada bile mesela "aldatma" başlığında herkes bir şey diyor ve iki insan arasındaki ilişkinin 50.000 farklı kombinasyonu olabilecekken insanlar gidip entryler arasında akıl arıyor.

    çok zor ya. allah akıl fikir şuur beyin kültür versin abim, ne diyeyim. cidden on binlerce insan şu -bakın bir kısmı değil tümü- baştan aşağı saçmalıklara inanıyor ve dünyanın en kolay şeyi insan ilişkisini bile karmakarışık bir depresyon şiddet ve zırıltı yumağına dönüştürüyor.

    edit: onu da baskasindan calmis be abi. beeh ya...

  • bu adamın ünlü olması gerçekten bu ülkeden bir bok olmayacağının kanıtıdır.

  • az once gokhan zan in programdaki haykirislarindan sonra, koordinasyon sorununun halledildigini soyleyen kisidir. aradan 10 dakika bile gecmemistir. tiksiniyorum. senin gibi aydini olan ulkeden ne beklenir ki.
    seni celal sengor ve fatih altayli cig cig yesin insallah bugun arsiz adam

  • üstündekilere saygılı, mesafeli ve her şeyi söylemesen de yalansız ol. bu sana saygınlık kazandırır.

    senle aynı seviyedekilere sıcakkanlı, mesafeli ve ketum ol. bu seni aşağıya çekmek istediklerinde ellerini kozsuz bırakır.

    atındakilere cömert, mesafeli ve kibirsiz ol. bu saygının yanında sevgi de kazandırır. sevilmek sana kazandırır, bir gün o gün sahip oldukların elinden kayıp gitse bile.

    hiçbirini yapamam diyorsan sadece mesafeli ol ve işini yap. büyük çoğunluğun ekmeğinin peşinde olduğunu unutma.

  • bir gün korku filmi izleyip salonda uyuyakaldım. sabaha karşı beyaz bir şey üstüme atlayıp beni uyandırdı. resmen altıma sıçtım. bir baktım bembeyaz bir kedi. acıktı herhalde benimki dedim kalktım. ayılınca hatırladım benim kedim yok ki! sokak kedisi olamayacak kadar temizdi. ben de kapıcıyı arayıp evimde kedi var dedim. o da sabahın beşi aq banane dedi. doğru dedim. sonra yan komşunun kapısındaki paspasda kedi resmi olduğunu hatırladım. bir iki saat sonra gittim kedilerini geri verdim. balkondan benim eve zıplamış manyak.

    bir kaç gün sonra duştan çıktım, bir baktım kedi gene benim evde. kapı çaldı verdim direkt.

    1 günlüğüne şehir dışına çıktım. geldiğimde kedi gene bendeydi. kapı çaldı, kediyi verirken kadın sizin evi çok seviyor, sürekli size geldi dün biz de balkondan geçip aldık dedi. ben de ehüehü diye gülüp kapattım kapıyı. sonra bir dakika lan dedim bunlar benim eve girmişler! bunu bana söyledi ben de mal gibi gülüp uğurladım kadını.

    aynı gün kapıcıya anlattım durumu abi dedim ailecek bana musallat oldular, önce kedi alıştı sonra komple yan daire bana geliyorlar dedim. o da çok yanlış, özel hayat diye bir şey var belki ben birini öldürdüm kuvvette saklıyorum demesin mi!

    o günden beri balkon kapısını kitlerim. kedi neyse hadi yan komşu da neyse ama kapıcı girerse büyük sıkıntı.