ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
yunan basınındaki 23 nisan haberi
zenginlerin bilmediği zevkler
-
yurtdışına çıktığında kalabalık odalı hostellerde kalmak en sevdiğim. ayrı bir olayı var bu hostellerin.
while my guitar gently weeps
-
white album kayıtları sırasında the beatles üyeleri arabayla stüdyoya giderken yol üzerinde eric clapton ile karşılaşmaları sonucunda harrison'ın daveti üzerine clapton yalın olarak onlarla birlikte stüdyoya gider. yanında gitar getirmediği için cream ile amerika turnesindeyken satın aldığı ve sonrasında george harrison'a hediye ettiği sonradan kırmızıya boyanmış 1957 model gibson les paul'ü (bkz: lucy) yine harrison, clapton'a verir kayıt için.
mccartney'in izole bass kaydı;
https://www.youtube.com/watch?v=1iaqnhyoumy
clapton'ın izole gitar kaydı;
https://www.youtube.com/watch?v=28fmf-wip5o
hafif flangerlı overdriven bi clapton gitarı ve normalde dinlerken biraz daha geri planda kalan bas gitar armonisi ise oldukça hoş...
edit: link yenileme.
serkan inci
-
yıllardır çizgisini bozmadığı, tutarlı olduğu tek bir konu var: kadınlara karşı işlenmiş suçlardan keyif alıyor.
geçmişinden gelen müthiş bir kompleks olduğuna eminim.
11-12 nisan 2020 günü fırınlara nasıl gidileceği
-
pijamayla gidersek fırına gittiğimizi anlarlar bence
atatürk büstü önünde çelenk parçalayan teyze
-
“oy benim gözlemeci tonton teyzem”
“oy benim güzel taşra insanım” diye cehaleti, kapalılığı güzellenen kadındır.
edit: dağdaki çoban ile benim oyum bir değil
ailenin komik kısa mesajları
-
annemden gelen sms
"şu ayteni de boğcam habire benden gübre istiyo altı üstü b.k ama vermiycem"
(bkz: farmville)
windows türkçesiyle istiklal marşı
-
medeniyet denen canavarın tek dişi kaldı ve kapatılması gerekiyor.
[dişçiye gönder] [gönderme] [daha fazla ayrıntı]
hacı sabancı öpüşü
-
bir an fazıl say zannettim.
true detective
roberto carlos'un sivas'ta yaşaması
-
futbolu zerre takip etmeyen şahsım tarafından daha iki gün önce öğrendiğim gerçektir.
slaven bilic'in gelişini de ligin 3. maçında öğrenmiştim.
her neyse, lan adam roberto carlos, sivas'ta oturuyor şu anda. brezilya'nın kumsallarından sivas'ın soğuğuna bir hayat hikayesi. kangallarla dans.
her şeyi geçtim, bu adam nereye sıçacak lan!
not: insanın aklına ilk "ağzına sıçsın amua goduum" demek geliyor, biliyorum.
nusret taklidi yapan savaş pilotu
-
"tirk hilkinin virgiliri ili alinmiş milyin dilirlik mikini"
(bkz: ota boka duyar kasmak)
içinde bulunduğu stresi azaltmak isteyen bir askerimiz. onlar da insan. ayrıca kendisi eğlenceli bir kişiye benziyor. hepiniz sağ salim ana babanıza dönün inşallah.
inanmayabilirsin ama saygı duymak zorundasın
-
ulan duyuyorduk zaten.
sen ramazanda "neden oruç tutumuyorsun?" diye linç edene kadar duyuyorduk. her cuma metro altgeçidinde seccadelerden yürüyecek yer kalmadığında bile -ki sen sırf camiye gitmeyip camiyi dükkanının önüne getirirken- duyuyorduk. günde beş vakit ezan dinlerken, kahvede bahçede ezan okunurken müziğin sesini bana sormadan kısarken de duyuyorduk. bir ortama her gelenin alnımızda yazıyor gibi "selamün aleyküm" diyişini karşılıksız bırakmazken de duyuyorduk. siz yılda birgün anma, yıldönümü, etkinliğe; günde bir saat basın açıklaması, protesto, duyuruya tahammül edemediğiniz halde haftalar süren kutlu doğumlarda, aylar süren mutlu ölümlerde, sayısız kandillerde ortalığa çıkmazken de duyuyorduk. kurban olayım söyleyin ölmemiz dışında elimizden gelebilecek ne gibi bir saygı daha bekleniyor?