hesabın var mı? giriş yap

  • reklam filmleriyle yamulmuyorsam sadece starbucks ile değil 3.dalga kahvecilerle yani kadıköy karaköy cihangir tayfasıyla taşşak geçilmiş gibi geldi. özellikle sakallı kahveciyi bu söylediğim lokasyonlarda çeşit çeşit görürsünüz.

  • üzgünüm kızlar aşık olunacak o güzel erkekler o güzel atlara binip gittiler siz de demirin tuncuna erkeğin picine kaldınız. kalanları da ya evlendiler ya da dark side'a geçtiler*

  • türk telekom teknoloji genel müdür yardımcısı yusuf kıraç beyefendi hazretlerine ait bir söylem. dünyada hız sıralamasında 102'nci sırada yer alan ülkede hizmet veren bir ıss'nın genel müdürü böyle bir açıklama yapıyor.

    yusuf bey'e göre internet yavaş değilmiş, kullanıcılar yavaş interneti tercih ediyormuş. hepimiz saykoyuz, eziyet çekmeyi seviyoruz, o yüzden hızlısı varken yavaşını tercih ediyoruz. aslında bu yaptığı tam bir laf ebeliği. gerçek ortada kabak gibi dururken adam çok güzel olayı kullanıcı tercihi olarak bize yıkmış.

    o zaman bundan sonra şöyle diyelim; türkiye'de internet çok pahalı. ona da bir laf bulursunuz siz.

    haberin linki burada

  • nasıl geriye gittiğimizi gösteren konferanstır. şimdi erzurum'da orucu ne bozar konferansları var herhalde.

  • her lisanda ayrı, her kültürde farklıdır.

    hindular sağ ellerini, dışı muhataplarına, ayası kendilerine dönük olacak şekilde hafifçe yüzlerine yaklaştırırken uzakdoğulu her iki elini birleştirip öne doğru eğiliyor. batıda reverans varmış eskilerde, bizde temenna...tokalaşmak, sarılmak, el öpmek hâlâ geçerli...tazim için her nabza göre şerbet var, isteyene...söze bile gerek yok çoğu zaman, vücut dili yeterli.

    fakat yine de en güzeli, özlediğinin gözlerinin içine bakmak, taa içine...kuyunun sâdasını duyarmışcasına, kendi sâdanı onun kulağına fısıldarmışcasına...lisandan, hâlden, arzdan, beyandan azade "seni diledim geldin, beni diledin geldim" dercesine...

    ama insan her zaman gözünün gördüğünü özlemez. ya da her özlediği gözünün gördüğü değildir. işte belki o vakit, selamlaşırken, sağ el sol göğsün üstünde olabilir. pıt pıt atan kalbe "sakin ol, sakin ol, sakin ol" demek için...

  • bu seneye eurocup'tan takım çalarak başladılar. önce rytas'ı aldılar, sonrasında tofaş, darüşşafaka ve galatasaray'ı da bünyelerine kattılar. bcl için öneli hamleler bunlar. partizan'ı getirmek için de çok uğraştılar ama euroleague hedefi ve vaadi olan partizan yanaşmadı. seneye partizan ve virtus euroleague'de oynatılmazsa onlarda bcl'ye gelebilirler.

    tabi takım kalitesinin artması açısından iyi olsa da bcl'in önünde çok yol var. henüz doğru düzgün yayın hakkı almış değil ve altyapısı yok. şu anda doğru düzgün websiteleri bile yok ki basketbolu futboldan ayıran belkide en önemli özellik istatistikler ve rakamlar. eğer düzgün bi şekilde bunu yapamazsanız pazarlayamazsınız. mesela shane larkin'in bir maçta 49 sayı atması efes'in mükemmel geçirdiği sezondan bile daha fazla etkileşim topladı. yani basketbol bu tip istatistikler üzerinden pazarlanan bir spor. o yüzden etkileşim açısından çok fazla iş yapmaları ve ciddi bütçe harcamaları gerekir. şu andaki durumları bsl'den hallice.

    lig geniş olduğu için takım kaliteleri hala düşük. türk takımları bir nebze kaliteyi artıracak. eğer seneye virtus ve partizan'ı getirebilirlerse ciddiye alınabilir bir organizasyon olacaklar. şu anda hala eurocup'a denk bir organizasyon değil. bu tabi olamayacakları anlamına gelmiyor.

    panathinaikos sürekli euroleague'i tehdit ediyor ama biryere gidebilecekleri yok. gitmeleri de bir dalga falan oluşturmaz. hatta euroleague'in kafası sakinleşir. zaten önemli olan elindeki organizasyonla neler yapabildiği bcl'in. rytas'ın ve galatasaray'ın iddialı takımlar olması türkiye'deki popülaritesini artıracaktır. keza pınar karşıyaka'da gelirse ciddi bir türk taraftar kitlesi oluşturacaklar. pınar karşıyaka eurocup'ı düşünebilir belki. pınar karşıyaka özelinde benim tercihim bcl'den yana olur açıkçası. f4 yapabilecek potansiyele sahip oldukları bir organziasyon, ayrıca galatasaray darüşşafaka ve tofaş'ta f4 mücadelesi verecek. bu çekişme taraftarları açısından çok çekici olacaktır.

    önümüzdeki sezon taraftarsız başlayacağa beziyor. ekonomik olarakta kimse güçlü değil. o yüzden ne olacağını söylemek güç. bcl'in iyi anlaşmalar yapabileceğini sanmıyorum ama bir sonraki sezon için kapasitesini kanıtlayabilir. birkaç eurocup takımı ile birlikte eurocup seviyesinde bir lig olabilir.

  • yüksek sesle müzik dinlediği için kendisini uyaran emniyet mensubuna ateş eden bir maganda vuruldu diye üzülmek de ne bileyim...

  • gereksiz romantizm içeren olay.

    durumu olmayan öğrenciler böyle insanlar değil. kendi geçmiş tecrübelerimle durumu olmayan öğrencinin ne yapacağını söyleyeyim. durumu olmayan öğrenci dışardan yemek söyleyip iki tane fazla gelsin diye not yazmaz. durumu olmayan öğrenci hayatı zor koşullarda yaşayan ve kendini buna adapte etmiş insandır. yumurta kırar, makarna yapar, ekmek peynir yer.

    hesap editi: paraları olmadığını iddia eden bi grup öğrenci tanesi 5 liradan 13 lahmacun söylüyor. üstüne 2 tane bedavadan almak için şirinlik kasıyorlar. olay bu.