hesabın var mı? giriş yap

  • önemli bir başarıdır.

    az bilgilinin az ve yanlış bilgiyi yüksek özgüvenle satması çok tehlikeli bir şey, çünkü konu hakkında hiç bilgisi olmayanı çok rahat inandırıyor ve yanlış bilgi virüs gibi yayılıyor.

    sözlük'te böyle bir yazarımız bu olaya sevinen yazarları gerizekalı addederek uluslararası emmy ödüllerini şahsiyet'in yapımcısının düzenlediğini, ödülü de kendilerine verdiklerini iddia etmiş. vay anasını, şahsiyet'in yapımcısı müslüm ve ayla'nın muhteşem yapımcısınından da önemli bir insan olmalı diyorsun böyle okuyunca, adamlar gitmiş koskoca uluslararası ödül töreni düzenlemiş kendilerine ödül vermek için.

    ama olay öyle değil, siz de gerizekalı değilsiniz sevinenler. uluslararası emmy ödülü ufak bir araştırmayla görülebileceği gibi 1973'ten beri düzenleniyor ve bu ödül törenine her sene dünyadan tv istasyonları ve yapımcılar sponsorlukta bulunuyor. ve bakın burası çok önemli (hayır çokomel esprisi yapmayacağım), sponsor tv ve yapım şirketlerinde çalışanların yarıştıkları kategorilerde oy hakkı yok. verilen bilgiye göre süreçte 40 ülkeden 600 jüri görevlisi yer alıyor ve süreç ernst & young tarafından denetleniyor.

    ha elbette yarışmaya katılan ve sponsor olan yapımcı şirketlerin belli lobi çalışmaları oluyordur, ama bu lobi çalışmaları tüm ödül törenlerinde oluyor zaten. oscar'da da oluyor, grammy'de de, orijinal emmy'de de. "tören düzenleyip kendilerine vermişler" değil yani olay.

    ek bir bilgi; geçtiğimiz yıllarda haluk bilginer'in aldığı ödülü alan isimler: christopher eccleston, sean bean, dustin hoffman, kenneth branagh, lars mikkelsen.

  • herhangi bir istismar (şiddet, zehirleme, zarar verme vb.) yoksa rezalet puanım 0/10.

    2 haftada bir 20 kilo çorbalık tavuk ve sınırsız bayat ekmekle mama hazırlayıp köpek besleyen bir hayvan manyağıyım. böyle saçma duyar görmedim.

    birçok starbucks ın ısıtıcılı bahçesinde uyuyan köpekler olur, kimse bir şey demez. biz hayvanseverlerin kalpleri de erir.

    bazen içeride de olur. örn, bahçeşehir üni. starbucks'ta bir eşşek var içeri girip koltukta sırtüstü yatıyor avznı yediğim. ancak, içeride olması gıda güvenliği açısından risklidir. buna da dikkat etmek gerekir. duyarın bokunu çıkartmayalım lütfen.

  • şimdi normal bir insan bu parayı bi şekilde ekonomide kullanır ve jilet gibi smokini çekip, george soros'tan bilderberg davetiyesi falan bekler. dünyayı yöneten 5 aile ile 4 çayı filan içer.

    lakin bu parayı babama versen, sahibinden sitesine girer, istanbul anadolu olarak filtresini yapar ve anadolu yakasındaki daireilerin hepsini alır. üzerine kalırsa da beykoz'dan 1-2 arsa çeker. her ay 30 milyon milyon tl kira getirisi ile, paranın kendini 250 yılda amorti etmesini bekler.

  • - abi eve hırsız girmiş.
    + laptoplar yanımızda mı?
    - evet.
    + o zaman değerli bir şeyimiz kalmadı içerde. kapıyı üstüne kilitleyin, açlıktan ölsün şerefsiz.

  • videonun özeti:

    en son çıkıp konuşan çocuk hayatı boyunca ekonomi sınıfı bile uçmayacak, videonun ilk 11 dakikasında oynayanların yüzde 90'ı ise akşam 6'da "ulan çıkarayak toplantı koymasalar", "yağmur başlamadan köprüyü geçsek" kaygılarıyla hayatlarının 25-30 yılını geçirecekler.

    iyi ki doğdun nezih barut, çok yaşa vahşi kapitalizm.

  • hem irademizi sınıyoruz diceksiniz, hem bir çift bacak görünce şeyinize sahip çıkamayacaksınız. bakma arkadaşım kızın bacaklarına, bakmak zorunda mısın yere bak pideye bak. irade sahibiysen bakmazsın o
    tarafa olur biter.

    edit: adam benim yazdıklarımı kapitalizme bağlamış. güler misin ağlar mısın. nefsini terbiye ediyorsan bakmayacaksın. oruçluyken " o bacakları kalçaları kimler çatır çutur yiyor " diye düşüneceksen ibadetinde samimi değilsin bir kere.
    ayrıca hem kadını 2. plana iticeksin, hemde " bizim çevremizde neden böyleleri yok " diye söyleneceksin.bu ne perhiz bu ne lahana turşusu.

  • woody allen'in insan iliskileri ve sevgililik uzerine yaptigi bu film, 90'lar ve 2000'lerdeki bircok film veya dizinin ilham aldigi bir senaryodan olusur. bundan 35 yil once yazilan diyaloglar sanki bugun yazilmis kadar gercekligini korumakta. her izledigimde daha cok sevdigim, daha cok gulumsedigim, renkli bir siyah-beyaz new york filmi.