ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
emine hanım'ın çakma çanta kullanıyor olması
-
tek bir sorum var.
eşinin dostunun yüzüne nasıl bakıyorsun hande fırat?
baba olmak
-
doğru kelimeleri bulamıyorum.. belki çok yanlış bi şekilde ifade edicem ama "ibnelik" gibi bir şey baba olmak. 22 saattir babayım ve ilk kez bir erkeğe aşık oldum. oğlum benim ya..
ilk buluşmada 1890 tl hesap ödeyen adam
-
hatunla olmasa da? bir "sikis" olayi yasamis orasi belli.
ailenizden biri ateist olursa tepkiniz ne olurdu
-
kanım dondu şerefsizim. nasıl bir cehalet nasıl bir ahlaksızlık bu? evladım olsa keserim, babam olsa öldürürüm... potansiyel katil çomar sürüsüyle yaşıyoruz, canımız pamuk ipliğine bağlı. normal bir hukuk devleti olsak, bu video kamu davası açılması için yeter sebeptir. toplayacaksın videodaki bu çomarları tek tek.
çılgın insanlar
-
çılgının kelime anlamına baktığımızda.... aklını kaçırmış, deli./ölçüsüz, aşırı davranışlarda bulunan (kimse). peki sizin yaptığınız en çılgınca şey ne?
neyse, siz bunu düşünürken bende size başka bir çılgınlık hikayesi anlatayım. floridalı reza baluchi; amerika birleşik devletleri'nde yaşayan iranlı bir atlet ve aktivisttir. işte bu arkadaşımız 26 ağustos 2023'te evinde tasarladığı hidro pod veya hidro baloncuğu2 adını verdiği hamster tekerleğine benzeyen bir gemiyle floridadan londraya doğru atlantik okyanusu üzerinden gitmeye çalışmış.görsel
fakat tybee adası'nın yaklaşık 70 mil (110km) açıklarında sahil güvenlik tarafından durdurulup yakalanmış. çılgınlığına hayran kaldığım bu arkadaş birde yakalanmış olmasına karşın üç gün boyunca yaptığı şeyden inmeyi reddetmiş.
ayrıca baluchi daha önce benzer şeyi üç sefer denemiş ve bunların hepsi sahil güvenliğin müdahalesiyle sonuçlanmış. kararlı bir insanı durdurmak zordur, bence bir gün başaracak....
kaynak:1
f.z.abdullah'ın y. güney'in ailesine verdiği cevap
dünyanın en kısa iq testi
-
matematik ile zeka veya ıq ölçenlerin, gerçek ıq'ları kaç test etmek lazım.
odanın toplama üzerine dağılma özelliği
-
bazı odalar vardır ki ne kadar toplansa da dağılmaları çok ama çok az zaman alır. genelde bu tip odalarda yatağın üzerinde giysiler, dolabın içinde kirliler, çalışma masasında boş tabak ve bardaklar, sandalye de ise bilimum spor eşyaları bulunur. işte bu tip odalar toplama üzerine dağılma özelliğine sahip olup, anne bu cebirde etkisiz eleman olabilmektedir.
ilk kez starbucks'a gideceklere tavsiyeler
-
9 tl'ye tall mocha frappucino içeceğinize 7.75 tl'ye tall coffee frappucino için. aradaki tat farkını vedat milor olsa anlayamaz.
(bkz: barista'dan tavsiyeler)
90'lı yıllara özgü problemler
-
cine5 şifresi.
sevdiğini gelinlikle görünce içten ağlayan damat
-
sonra kız demiş ki ne kadar da ağlamaklı bir erkek.
yemeksepeti sipariş notuna yazılanlar
-
sipariş verilen yer: cafe kazancı.
ön bilgi: sipariş verenler bir haftaya yakındır hastadır. cafe kazancı'dan ev yemeği menüsü söylerken telefonla siparişte çorba seçeneği bulunuyorken yemeksepeti üzerinden verilen siparişlerde o seçenek bulunmamaktadır. sipariş verildiği sırada restoranın kapanmasına 8 dakika vardır.
not: eve getirdiğiniz menüde yan ürün olarak çorba da söyleyebileceğimiz yazıyor ya, bu siparişimizde cacık yerine çorba gönderirseniz o kadar seviniriz ki anlatamam. yani son dakika siparişinde böyle bir şey isterken biraz çekiniyorum açıkçası ama bi evde iki hasta olmak da epey üzücü :(
sonuç: cacık yerine tek bir çorba beklerken, cacık+2 çorba gelir. çorbaların üzerindeki "geçmiş olsun!" notu da cabası. minnetle yaşaran gözler, öksürükler eşliğinde söylenen "insanlık ölmedi cafe kazancı'da yaşıyor" şarkıları...
potansiyelini kullanamamak
-
bir insanın kabiliyetini/yeteneğini/istidatlarını israf etmesi. gelişmemiş ülkelerde özellikle bol görülen bir israftır. iktisatta geçen ''tasarrufların etkin kullanılamaması'' gibi kalıplarda da akıllara gelmesi gerekir. kabiliyetleri yönlendirmemek gibi devletin ve toplumun sorumluluğu varsa da kişisel sorumluluğu da elbette ki yoğundur.
genelde bu tarz büyük potansiyellerin kaybı hiç yazılamamış ve bilinemeyen hüzünlü öykülerdendir. faydaya dönüşememiş potansiyel de bir anlam ifade etmemektedir. özellikle toplumumuzda bana göre yapılan bir hata da vardır ki iltifat olarak ''çok zeki'' sözünün kullanılmasıdır. bir insan gerçekten zeki olsa dahi bu başlı başına bir iltifat sebebi değildir bana göre. çünkü zeki olmak başarılmış bir şey de değil doğuştan gelen bir durumdur. önemli olan o zekayı işletebilmektir. bu da sabır, irade, zamanla yol, yöntem öğrenme gibi çeşitli yetenekler ister. önemli olan nokta da budur. bunun için çalışkan insan -hemen hemen- her zaman başarılı olabilirken zeki insan için çalışma olmadığı sürece önemli bir atılım yapabilmek mümkün değil. bu da emek olmadan hiçbir şey olmayacağının bir göstergesidir. bu dünyada ciddi manada bedelsiz hiçbir şey yoktur.
büyük miktarda miras bile kalsa şahsınıza parayı yönetemediğiniz sürece hazıra dağ dayanmayacak ve sermaye yok olup gidecektir. tıpkı akıl ve yetenek sermayeleri gibi. o yüzden bana göre kimse doğuştan çok şanslı değil de sadece farklı koşullarda ve farklı alanlarda bir sınav vermekte. sermayenizin çok olması şanslı olduğunuz anlamına gelmemekte hatta bazen sorumluluğunuzun daha ağır olduğu anlamına gelebilmekte.
onun için ne istediğine dikkat etmeli insan. bedelsiz olmaz.
ankara metrosu
-
bir keresinde "osman abi sen burda inceksin yengeye selam" şeklinde bir anons duyduğum metrodur kendisi...
hakan hatipoğlu'nun instagram açıklaması
-
bu açıklamadan sonra fazıl say' ın silahı masaya koyup "bilmiyordum, vur beni" demesini beklerdim.