ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
berkay'a görülmemiş büyüklükte bir dava açacağım
-
(bkz: dava adamı)
emil michel cioran
-
sanki friedrich nietzsche'nin söylemeyi unuttuklarını söylemiş olan edebiyatçı-felsefeci yazar.
"(...) shakespeare ve dostoyevski sizin içinize bir aziz ya da cani olamayışın pişmanlığını yerleştirdi. iki farklı öz yıkım tavrı... (...)"
des larmes et des saints (gözyaşları ve azizler), çeviren: ismail yerguz.
edit: (bkz: emil michel cioran/@invulnerable).
abdi ibrahim personelinin nezih barut videosu
-
3 sene önce tazminatsız işten çıkartılanlardan kontra beklediğim video.
ne lanet bir sektördür bu ilaç sektörü.
kasırga
-
kasırgalara hep kadın ismi verilmesi olayı kısmen doğru sayılabilir ancak durum gerçekte tamamen öyle değil. açıklayayım:
kasırgalar uzun süre, ta 1950'lere kadar isimlendirilmiyor aslında. abd'de kasırgaları birbirinden ayırmak için ortaya çıktığı yıllar ve düzenler kullanılıyor. haliyle bu sistem pek de mükemmel değil ve birçok karışıklığa yol açıyor. meteorologlar ve medya aynı anda birden fazla şiddetli hava olayını takip etmekte epey zorlanıyor.
dünyanın farklı yerlerinde, örneğin avustralya'da meteorologlar fırtınalara sevgililerinin isimlerini veriyormuş ikinci dünya savaşı'ndan önce. yani kadın ismi verme aslında 1950'lerden önce de varmış ama en şiddetli ve adını dünyanın en çok duyduğu fırtınalar hep abd'ye ait olduğu için sanırım 1950'lerden öncesi pek ciddiye alınmıyor.
zaten 1953'te abd'nin tamamen kadın isimleri kullanmaya başlamasıyla kasırgalara kadın ismi verme olayı tamamen yerleşmiş. abd yetkilileri, fırtınayla fonetik olarak daha iyi uyuşacağını düşündükleri kadın isimlerinin bir listesini yaparak onları kullanmaya başlamış.
meteorologlar tayfunlara kadın ismi verilmesinin nedenini ''çünkü tahmin edilmeleri, keşfedilmeleri zor; ne zaman ve ne kadar zarar verecekleri belli değil'' şeklinde açıklıyorlar. *
bu durum 25 yıl bu şekilde devam ediyor. feminist grupların artan itirazları sonucu 1978 yılında listeye erkek isimleri de ekleniyor; baş harfi q, u, x, y, ve z olanlar hariç. bir yıl içinde 21'den fazla sayıda kasırga olursa ekstraları isimlendirmek için yunan alfabesinden harfler kullanılıyor. yani bu kasırgaların isimleri kasırga yaklaşırken falan değil, çok önceden hazırlanmış listelerden sırası gelince verilen isimler. dünya meteoroloji örgütü bu listeleri altı yıllık yapıyor. yani altı yıl içinde gerçekleşecek kasırgaların ismi şimdiden belli.
sonuç olarak kadın ismi verilmesi olayı büyük bir tesadüf. en şiddetli kasırgaların isimleri tesadüfen sırası gelen kadın isimlerine denk geldiği için insanların ortak hafızasında bu yanılgıya yol açmış zamanla. en şiddetli, en çok zarar veren (ya da efsane) kasırgaların isimleri ise tahmin edilebileceği gibi emekliye ayrılmış durumda. (2023'te, 2017'deki kasırgaların isimleri, büyük olanlarının ismi çıkarılarak yeniden kullanılabilir halde olacak yani) hangimiz 2005'te new orleans'ı darmadağın eden katrina kasırgasını unutabilir ki mesela?
unutmadan, önümüzdeki kasırgaların isimlerine bu adresten bakabilirsiniz.
işte böyle sevgili sözlükçüler. bilgiyle kalın, esenle kalın efenim.
kaynaklar
http://mentalfloss.com/…-hurricanes-get-their-names
http://www.bbc.co.uk/newsround/41185315
bünyamin sürmeli, mavi misket, doğan yayınları / 2016
edit: bir iki anlatım bozukluğu düzeltildi.
çalışan kadın ukalalığı
-
kazandığı parayı harcaması bile ukalalık olarak görüldüğüne göre, bu ülkenin kadına bakış açısında kat etmesi gereken daha çooook yol var azizim.
yaran fıkralar
-
hakim: cumhurbaşkanına neden hakaret ettin?
sanık: süleyman soyu hakaret etti bakan oldu
numan kurtulmuş hakaret etti yardımcısı oldu. devlet bahçeli hakaret etti ortağı oldu. savcı sayan hakaret etti belediye başkanı oldu. benim de kendimce bir kariyer planım var.
olta balıkçılığı terörü
18 şubat 2015 istanbul metrobüs kuyruğu fotoğrafı
-
sanki metrobüs ölmüş de insanlar cenazesine gelmişler gibidir.
nasıl bilirdik? kötü bilirdik.
kız öğrencilerin ibretlik hafızlık kapışması
-
güldük eğlendik yeter, imam hatipler kapatılsın artık.
inşallah babam imanlı bir şekilde ölmüştür
-
insanlığın başına ne geldiyse zaten bu kader, kısmet, şükür inançları yüzünden gelmiştir. binlerce yıldır toplumu yönetenlerin istediği de bu; nolursa olsun sesini çıkarma, kısmet de, buna şükür de ve sus. bunlardan kurtulup sesini çıkartan bir toplum olduğu gün her şey daha güzel olacak.
faizsiz bankacılık
-
benim inandigim din olan zutturizm'de elma almak haramdir!!! tanri elmayi haram, armutu da helal kilmistir.
simdi iki secenek var.
1) manava gidiyorum. manava elma almak istedigimi soyluyorum. manav da bana kirmizi yuvarlak meyveler veriyor. bu haramdir!!
2) zutturist manava gidiyorum. manava elma almak istedigimi soyluyorum. manav bana elmanin haram oldugunu ama armut satabilecegini soyluyor. tamam diyorum. manav bana kirmizi yuvarlak meyveler veriyor ve bunlarin adinin armut oldugunu soyluyor.
benim icin degisen bir sey var mi? yok. her iki halde de kirmizi yuvarlak meyveler yiyorum. manav icin degisen bir sey var mi? her iki halde de kirmizi yuvarlak meyveler satarak ayni parayi kazaniyor.
ama iste bu yedigim armuttur. helaldir!!
tekrar soyluyorum, tanri armutu helal, elmayi haram kilmistir.
salam ve duga ile.
israil tohumlarını yere atarak tepki gösteren adam
tübitak'ın beğenmediği projenin birinci olması
-
(bkz: yine mi)
tübitak'ın bölge sergisine dahi çağrılmayan projeyi abd'deki genius olimpiyatları'na gönderen gençlerin, 2 bin 450 proje arasından dünya 1'incisi olarak dönmesi.
--- spoiler ---
antalya ted koleji'nden 10. sınıf öğrencisi mehmet can dursun ile 11. sınıf öğrencisi irfan efe boztepe, şeker hastalarının iyileşmeyen yaraları için atık yengeç ve karides kabuklarından yara bandı üretti.
oswego new york eyalet üniversitesi de yıllık 10 bin dolar burs vererek gençleri eğitimlerini burada sürdürmeye davet etti.
--- spoiler ---
tübitak beğenmez ise bilin iyi şeyler çıkabilir.
https://www.youtube.com/watch?v=vnhnhi36j6e
edit;
(bkz: minik eymen celep'e yardım ediyoruz kampanyası)
mahalle maçlarında kendi spikerliğini yapan velet
-
çok enteresan bir şeklini görmüştüm.
yolda yürüyorum, yaşları taş çatlasa 12-13 olan çocuklar top oynuyor. içlerinde aynen böyle bir çocuk, ama herkes gibi ronaldinho, alex, lincoln, delgado falan değil... fadıl vokri.
- fadıl vokri!.. fadıl vokri!... şuuuuttt!... hay amını skym...
ulan dedim, kimdi lan bu fadıl vokri? vardı böyle biri ama kimdi? sonradan hatırladım. takriben 15-16 yıl önce fenerbahçe' de oynayan sıradan bir futbolcuydu. peki bu eleman nerden biliyor fadıl vokri'yi? yaşı el vermiyor bir kere... efsane biri de değil herif. hadi bi yerden duydu diyelim, ulan başka futbolcu mu yok koca memlekette? ne düşündürmüştü velet beni o gün.