ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
11 temmuz 2019 avrupa birliği türkiye kararı
-
devletlerden ve uluslararası oluşumlardan "dürüstlük" bekleyen saf tipleri şaşırtmıştır. tüm bunlar çıkar ilişkisidir ve türkiye diplomatik hataları yüzünden yalnızlaşmıştır. kimsenin "bize karşı" olduğu yok. siz gerçekten eğitilmezsiniz. kurtuluş savaşı'nda ülkenin dört bir yanı paylaşılmışken direnç gösterdiğimizde ve mustafa kemal atatürk'ün önderliğinde klasik tabirle "henüz ölmediğimizi" ispat ettiğimizde ülkemizi işgale gelmiş olan italyanlar ve fransızlar dahi bir anda taraf değiştirirek ya bize yanlamış ya da toz olarak yunanları yalnız bırakmıştı. bugün sorsan herkes fransa'ya, italya'ya söver... e işlerine gelince yunanlara karşı bizi desteklediler ama? neden? bizi çok sevdikleri için mi arka çıktılar? bizi çok seviyorlarsa neden bir sene öncesinde ülkemizi bölmeyi ve paylaşmayı amaçlıyorlardı?
uluslararası ilişkilerde bunlar yok. diplomasi var. çıkar var. türkiye de bu konuda inanılmaz zayıf, cahil, beceriksiz kişiler tarafından yönetiliyor. ülkenin büyük bölümünün gazla çalışan, geçmişte yaşayan karbonhidratçı kitleler olması da tabii ciddi bir sorun.
ulan "bunlar karşı olduğuna göre iyi yoldayız" nasıl bir kafa, böyle saçma bir zihniyet olabilir mi? açıp baksanıza kaç senedir bu ülke ab yardımı alıyormuş, kaç yıldır çeşitli ab programları kapsamında belirli standartlar geliştirmiş ve birliğin önemli dış ortaklarından biri olarak yatırım almış?
ab kimseyi seviyor ya da sevmiyor değil. günü gelir ab türkiye'yi savunurken yunanları itin bir tarafına sokar. olmamış şeyler değil bunlar. yunanistan'a giderseniz onlar da ab'den ve diğer güçlerden şikayet edecektir türkiye'ye "hak ettiği ceza" verilmediği için. yani yunana sorsanız o da "bizi eziyorlar, türklere arka çıkıyorlar" diyor.
velhasıl bırakın bu suçluyu daima dışarıda arama zihniyetini, biraz yüzleşin kendinizle. yüzleşelim. petrol çıkarıyorsak çıkaralım da şu "tüm dünya bize karşı" saçmalığını bırakalım.. inanın kimsenin o kadar da umrunda değiliz. olsak dahi bu "türk düşmanlığı" kaynaklı değil, tamamen siyasi ve diplomatik bir mesele. sen bugün yunanistan'ın güçlenmesini istemiyorsun çünkü komşun. senin için risk oluşturabilecek bir ülke. di mi? "yunan" olmasıyla alâkası yok bunun. orada senin açından tehlikeli olabilecek başka bir ülke olsaydı yine aynısını söyleyecektin.
neyse ya sıkıldım. aynen kanka, ab karşı çıkıyorsa doğru yoldayızdır. böyle devam.
***
edit: "dürüstlük beklemeyecekmişiz ama hep türkiye mağdur oluyor" diyenler oldu, "hadi akdeniz'i açıkladık da fırat'ın doğusundakiler ne olacak" yazanlar oldu... açıklamaya çalışayım.
arkadaşlar öncelikle türkiye'nin hep mağdur olduğu yok. öyle bir dünya yok. bunu neye dayanarak söylediğinizi anlamıyorum gerçekten. türkiye cumhuriyeti neredeyse 100 yaşına basacak. öncesini de sayarsanız 700 küsür yıllık osmanlı devleti var. siz tüm bu süreçlerde hep bizim mağdur olduğumuzu ve düşman bellendiğimizi mi düşünüyorsunuz? öyleyse kusura bakmayın ama bu sizin cahilliğiniz oluyor, şimdi size 1299'dan beri "türklerin avantajlı çıktığı ve uluslararası kamuoyu tarafından haklı görüldüğü" konuları mı yazayım? sorun tam olarak bu işte: millet bizim arkamızdaysa, "biz zaten haklıydık!" deyip işin içinden çıkıyorsunuz. iyi de başkaları öyle düşünmüyor. bu konuda da yunan "biz haklıyız zaten" diyor mesela, bizse "avrupa birliği ikiyüzlülük yapıyor" diyoruz. bu tamamen bakış açısıyla ilgili bir durum. objektif değerlendirirseniz bu tarz onlarca, yüzlerce ve hatta belki binlerce "türk yanlısı" ve "türk karşıtı" tutum bulabilirsiniz. inanın bunların neredeyse hiçbiri türk olmamızla ilişkili değil, tamamen çıkar kaynaklı. açıp bakın o nefret ettiğiniz "emperyalist dıj güçler" son 200-300 yılda osmanlı ve türkiye'yi yerine göre nasıl desteklemiş. bunu büyük devletleri savunmak adına söylemiyorum. okuyan herkes abd'den ölesiye nefret ettiğimi bilir. demek istediğim şey sadece şu: "dünya bize karşı" düşüncesi gerçek sorunu görmezden gelen yanlı bir tutumun sonucudur.
hadi burası böyle, fırat'ın doğusunu ne yapacağız, adamlar resmen bize karşı diyen oldu... ben diplomasinin her şeyi çözeceğini söylemiyorum. bazen her şeyi doğru yapsanız da acı çekersiniz. biz öyle bir durumda değiliz. biz her şeyi yanlış yaptık. suriye'yi, iran'ı, amerika'yı, rusya'yı... hepsini kızdırmayı, kendimize düşman etmeyi başardık. böyle bir tabloda kimseyi durduramazsınız. abd süper güç olabilir ama bir halkı ve yönetim kadrosu var. vietnam'da neden boğuldular, güçsüz oldukları için mi? alâkası bile yok. siz de iyi ilişkiler geliştirir, iyi kozlara sahip olursanız amerikanlar size "çıkın gidin lan burdan" diyebilecek olsa dahi en azından iki kez düşünür bunu. "biz burada türkiye'yle bozuşursak iyi olmaz" diyebilir. sonuç itibariyle dünyayı yöneten bu haydutlara diplomasi zaten sökmez ama bunlar diplomasi olduktan sonra tartışılacak şeyler. bizde o yok. yalnızız ve bunu kendimiz yaptık, bu kadar basit.
babalarla girilen komik diyaloglar
-
babaların hepsi komik. hepsi.
football manager'ın championship manager olduğu zamanlar, 15-16 yaşlarımda olmam lazım, hafta sonu, sabaha karşı 5 olsa gerek saat, kaptırmışım kendimi, aghahowa, robben, okoronkwo falan yardırıyorum. ışığı kapatmışım, inceden tezahürat bile yapıyorum. babam helaya kalktı sanıyorum. koridordan geçerken beni gördü, durdu, kapıdan içeri baktı. beyaz slip donla yattığına göre mevsimlerden yaz, aylardan temmuz olmalı.
-ne yapıyorsun oğlum?
+eoo. internetten araştırmalar, detaylı bilgiler.
-oyun mu oynuyorsun?
+ee arada bakıyorum falan. ama araştırma da yapıyorum yani.
-yine mi şu yazıların oyunu lan?
+şimdi o tam öyle değil. taktik, hızlı karar vermek.
-şu oyunu oynayacağıma lambayı açar kaparım, inan dünyaya daha faydalı olurum.
sonra oyunu bıraktım, nükleer reaktör falan yaptım. soğuk füzyon. öyle. şimdi tantuniciyim. imkanlar güzel.
ilginç etimolojik bağlantılar
-
şimdi türkçe'nin muhteşemliğine şahit olun. yazık ki, bu tür kelime türetme usulü unutulmuş:
geriye doğru > kaçmak
ileriye doğru > koçmak/koşmak (koç da aynı kökten)
yukarıya doğru > kuçmak/uçmak (kuş da aynı kökten)
yana doğru > keçmek/geçmek (geçit ve keçi de aynı kökten)
aşağıya doğru > köçmek/göçmek (köçek ve göçük de aynı kökten)
****
geriye doğru > çekmek
ileriye doğru > çakmak, çokmak/çomak
dışarıya doğru > çıkmak
aşağıya doğru > çökmek (çökelek, çökelti)
***
takmak
tekmek/tekme
tikmek/dikmek(diken)
tokmak
tökmek/dökmek
tükmek/tükürmek
***
geriye doğru > sakmak(saklamak)
zemin üstünde sıçramalı > sekmek
dışa doğru, içeriye > sokmak
içten dışa > sökmek
iü konya dedeman otel hakkında basın açıklaması
telegol
-
erman toroğlu:
-(muzu sallar) salladıkça yumuşar bu muz gökmen.
gökmen özdanak:
-salladıkça sertleşmesi gerekmez mi?
iyice zıvanadan çıkmış program..
zor okunan kitaplar
-
ulysses kesinlikle, altı ay oldum okumaya başlayalı ve hala bitmedi. şöminenin üzerinde asılmış jartiyer çorabını birbucuk sayfada ve tek bir cümlede anlatmaya çalışmış adam.
türkiye'de milli gelirin 19 bin dolar olması
-
ahmet davutoğlunun son açıklaması.
http://www.aa.com.tr/…gelirimiz-19-bin-dolari-gecti
dindar olacaz diye türkiye'de matematik bilimini bitirdiler.
debe sonrası edit: türkiye dünyada 17. sıradaydı, 2014'te 19. sıraya düştüğü mart ayında ortaya çıkacak. seçim öncesi algı çalışmasıdır bu açıklamalar, g20'den düşsek bile dünya liderliğine oynadığımızı düşünen nefsine köle olmuş halkımız oldukça daha çok böyle açıklama duyarız.
göz altı morluğu çekiciliği
yaran facebook durum güncellemeleri
-
" cumhuriyetimiz artık 91 yaşında ve alzheimer oldu, maalesef kendini imparatorluk sanmaya başladı. hazineyi yiyip bitiriyor..ve artık altına da kaçırıyor :( "
william shakespeare
-
yıldızları süpürürsün , farkında olmadan
güneş kucağındadır, bilemezsin
bir çocuk gözlerine bakar arkan dönüktür
ciğerinde kuruludur orkestra , duymazsın
koca bir sevdadır yaşamakta olduğun ,
anlamazsın uçar gider , koşsan da tutamazsın
w shakespeare
hastası olunan sözler
-
"karıncayı bile incitmem" deme, "bile"den incinir karınca...söz söylemek irfan ister anlamak insan... *
not: ben rıdvan hakyemez'den duymuştum, ama sözün aslı fuzuli'ninmiş. "babaminselamivar" uyardı ve düzelttik, sağ olsun.