hesabın var mı? giriş yap

  • sigara değil tütün içmek.
    yemekhanede yemek yemek ve evde düzenli yemek pişirmek/kahvaltı yapmak.
    alkolü azaltmak, mümkünse dışarıda fazla içmemek.
    cidden ihtiyacın varsa bir şey almak. (kıyafet vs.)
    uçak biletlerini önceden almak, son dakikaya bırakmamak. kampanyaları takip etmek.
    kuaföre gitmemek, saçını kendin kesmeyi öğrenmek. (bu biraz da kuaförlerin her seferinde saçımı istediğimden fazla kesmesinden dolayı bir kaç yıldır uyguladığım bir yöntem)
    ağda gibi şeyleri de evde yapmak aynı şekilde. hatta mümkünse 1 yıl kısıp lazere para ödemek ama sonradan çok rahat etmek.
    dışarıda zırt pırt kahve içmemek. bir kahve 8-9 lira ve haftada 5 defa içseniz cidden benim gibi bir öğrenci için önemli bir para, bugün kahveye ne kadar çok harcağımı fark ettim.
    yandaş marketlerden alışveriş yapıp, onlara para kazandırmak istemiyorsanız ve aynı zamanda tasarruf da yapmak istiyorsanız migros, carrefour gibi marketlerin kendi üretimi ürünleri almak. baya uygun oluyor fiyatları hemde çok daha kaliteli olduğunu düşünüyorum.
    ha bir de son olarak aylık akbil kullanmak sanırım.

  • yazar kasa atan adam değil, yazar kasa atması için meclise gönderilen adam.

    aynı hafta içinde yazar kasa atma, hastane raporları, rahmetli ecevit'in ayakta duramadığı, meclis basamaklarının ecevit çıkabilsin diye kısaltılacağı haberleri medya tarafından pompalanmıştı. bunu organize edenler; rte liderliğinde siyasal islamcıları iktidara hazırlayan abd (büyükelçi yrd. temsilciliğinde) ve o zamanlar -maalesef- hükümet ortağı olan mhp (tuğrul türkeş temsilciliğinde) idi. haberleri köpürten de doğan medya grubuydu (aydın doğan temsilciliğinde).

    sonra da abd ile iş tutan mhp her nasılsa başka mecraları abd'ci olmakla suçladı. rte'yi iktidara taşıyan aydın doğan da rte tarafından çöpe çıkarıldı.

  • 15 temmuz sonrası darbe bahanesiyle ihraç edilen ve cezaevine atılan hatta işkence yapılan askerler yerine ordu bunlarla dolduruldu. çok şaşırmamak lazım. yakında tsk'dan asker yerine menzilci hacı hoca mezun olursa hele hiç şaşırmayın.

  • bugün hanımla pazara gittik. semiz otunun kilosunu sordum. pazarcı 15 lira dedi. pahalı olduğunu söyledik hanımla. pazarcı “al ya ne olacak” gibisinden bir cümle kurdu. sonra almadan ilerledik. arkamızdan “ cebinizde otuz bin liralık telefon var” gibisinden cümle kurdu. valla otuz bin dedi. yanlış duymadım. adamlar, ilkel tek argümanları olan “cebinizde şu kadar liralık telefon var” argümanına bile zam yapıp semiz otuna fiyatı uygun muamelesi yapıyorlar. ilginç hadise.

  • kaç gündür birbirimizi yiyoruz. ama ateş düştüğü yeri yakıyor ve yaktığı yerden bakın ne çıkıyor.

    "sevmekten başka bir çıkar yolumuz yok"