ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
1 kasım 2015 genel seçiminin tek cümlelik özeti
-
müslümanlar oy çalmasınlar diye ateistler nöbet tutuyor.
uzuneşekte adam paylaşılırken ilk seçilen çocuk
-
ekibin omurgasıdır, oyunun ortalarına doğru pantolonu yırtılır.
papanın elini çekiştiren kadına vurması
-
kutsanacağım diye laneti yemiş olan kadındır. al işte iyi mi oldu şimdi.
christopher lee
-
orc'ların, uruk-hai'lerin başı sağolsun..
bu sabah yağmur var isengard'da
gözlerim dolu dolu oluyor..
direkt ceo olarak başlamak isteyen yeni mezun
-
kıssadan hisselerde başrol oynayan kardeşimizdir.
şöyle;
"yeni mezun genç mühendis insan kaynakları bölümünden yetkili biriyle iş görüşmesi yapmaktadır. adam genç mezuna sorar, “başlangıç için ne kadar ücret düşünüyorsunuz?”
genç adam “yıllık 125 bin dolar” diye yanıt verir.
adam devam eder, “peki yılda 5 hafta tatil, ücretli izinler, tam sağlık hizmeti, her altı ayda %100 zam ve kırmızı bir corvette ile bu düşündüğünüz ücrete ne dersiniz?”
genç adam sevinçle çığlık atar “şaka yapıyor olmalısınız!..”
adam, soğukkanlı bir şekilde cevap verdi “evet… ama önce siz başlattınız!..”
yaran fıkralar
-
türkmen evine bir şıh misafir geldi. içeri buyur edip köylülerle birlikte odaya aldılar. köylüler "ne keramet edecek!" diye ağzının içine bakarken, şıh arada bir irkilir gibi yapıp “hoşt” diyordu.
köylüler bunun bir keramet olduğunu anladılar ama ne kerameti olduğunu anlayamadılar! merakla sordular: “ya şıh hazretleri, nedir o arada hoşt dediğin ?..”
şıh: “bir köpek kabe'nin duvarına işeyecek gibi niyetleniyor. onu görüyorum tabii ki, hoşt diye kovalıyorum…”
köylülerin itikadı bir iken bin oldu…
olanları kapının eşiğinden dinleyen evin hanım ağası sofrayı hazırladı. herkesin önüne üzerinde et olan pilav geldi…
şıhın tabağında ise sadece pilav vardı…
şıh bir süre etsiz tabağa baktıktan sonra, kapıda beliren hanım ağaya “benim tabağımda et niye yok, bunun bir sebebi var mıdır ey hatun?” diye sordu…
hanım ağa yaklaştı, tabağı ters çevirdi, onun etlerini pilavın altına koymuştu. pilavın altında etlerin gözükmesiyle elindeki kepçeyi şıhın kafasına indirdi:
“ulan tabağındaki eti görmedin de, kabe'deki iti mi gördün deyyus!"
not: fakir baykurt'un on binlerce kağnı hikaye kitabından alıntıdır
1m tl'si olanın her ay 15 bin lira faiz alması
-
reel enflasyon %40'tan fazla.
yani, faize koyarsan, o 1 milyon tl, seneye 600.000tl değerinde olacak.
(bkz: kayu ile 4 işlem öğreniyorum)
lionel messi
-
bir sporcunun kaç tane imza hareketi olabilir? bakalım messi'nin kaç taneymiş.
vücut çalımı - youtube linki
dönüş - youtube linki
bacak arası çalımı - youtube linki
ölümcül pasları - youtube linki
aşırtma golleri - youtube linki
(dünyada aşırtma gollerinden 10 dakikalık video yapılabilen tek kişi)
frikikleri - youtube linki
ceza sahası dışı golleri - youtube linki
bir de messi'nin ceza yayı civarında kaleye paralel bir şekilde 4 5 adamı geçtiği 30 tane maçı vardır herhalde. o da çok net imza hareketi. videosunu bulamadım.
hayatındaki gelişmeleri kimseyle paylaşmayan insan
-
öncelikle; "insanların çoğu cevap vermek niyetiyle dinliyor, anlamak için değil."
söz konusu gelişmeler olumsuz ise: anlattığınız kişiler ya bunu umursamayacak ya da bu olumsuz durumunuzdan haz duyacak olabilirler.
söz konusu gelişmeler olumlu ise: yine aynı şekilde umursamayan bir kesim olur ya da haset ederler. hatta kimisi çomak sokmaya kalkabilir bu işlere. veyahut malum türk insanı her şeye bik bik etmeyi pek sever. siz ne kadar olumlu görseniz de yaşadığınız gelişmeleri, burnunuzdan getirme olasılıkları vardır.
durum bu olunca ne diye paylaşasın? sevincini de üzüntünü de kendi içinde yaşa geç.
kuzey kore ateş ve öfkeyi hissedecek
-
ya ben nükleer kullanmasınlar diye nükleerle tehdit etmeyi anlamıyorum. kuzey kore boşuna paranoyak, içine kapanık, lidere bağımlı bir ülke oldu sananları da anlamıyorum. sırf abd istiyor diye bm'nin "ımı fizi dinimisi yipmis" diyerek zaten fakir bu ülkeye extra yaptırım uygulamasını da anlamıyorum. ya kimse silah kullanmasın ya da kimse başkasını silahla silah kullanmaktan vaz cayırmaya kalkmasın.
aynı şey mi elin manyak diktatörüyle abd'nin demokraaasisinin elindeki silah demeyin, kuzey kore'nin şimdiye dek birilerine gerçekten daldığını görmedim, abd'nin de kabadayılıktan bir gün vazgeçtiğini... uluslararası politikada abd çok daha psikopat, çok daha güvenilmez, çok daha diktatör. her düşündüğümde bu sistemi, kore'ye more'ye değil, dünya'nın kendisine demokrasi gerektiğini fark ediyorum.
seküler beyaz yakalı kızı erdoğan diye inletmek
işten eve gelince maskesini çıkaran insan
-
(bkz: walter white)
zam yapmak yerine ürünü küçültme prensibi
-
insanları aptal yerine koymanın, kandırmanın yeni yolu. epey de popüler.
eminim sizler de farkediyorsunuzdur bu gözü açık firmaları. her sektörde görmek mümkün ama ben bir kaç örnek vereyim.
- 300'den 250 grama düşürülen ekmek.
- 5'ten 4 buçuk kilograma düşürülen sıvı yağ.
- önceden 200'ken şimdilerde 150 mililitre su eklenmesi gereken hazır içecek türevleri.*
- paketin dibine bir avuç koyulan kuruyemiş türevleri.*
- gramajı düşe düşe fındık boyutuna getirilmiş hazır kekler.*
- 250'den 200 mililitreye düşürülen cam şişe içecekleri.*
- gramajı azaltılmış kişisel bakım ürünleri.*
bir çırpıda aklıma gelenler bunlar. insanların dikkatsizliğinden faydalanıp hiç zam yapmamış gibi görünmek, sinsi hesaplar peşinde koşmak ne kadar etik bilemem ama o markalardan uzak duruyorum. gidip pahalı da olsa diğer markayı satın alıyorum. adam olsun da varsın zam yapsın.
edit: birkaç ekleme daha yapmak istiyorum.
- büyüğünün fiyatıyla satışa sunulan bir alt boy yumurtalar.
- cips, bisküvi, çikolata türevleri.
- 750'den 650 mililitreye kadar düşürülen şampuanlar.
- makarna, dondurulmuş gıda türevleri.
- adeti azaltılmış temizlik ürünleri.*
- dondurmalar.
evet ben de biliyorum bunlardan sağlıksız olanları, üzerinde gramajının yazdığını, bunun bir pazarlama stratejisi olduğunu. ama bu ürünlerin çoğu çocuklara hitap ediyor, kandırsınlar mı yani daha muhakeme yeteneği bile gelişmemiş yavrunu? sen ekmek yemiyorsun diye yiyenleri aldatsınlar mı? paketi bile değiştirmeyip daha da mı azaltsınlar ürünleri. akıl fikir diliyorum böyle düşünenlere.
evlilikte osuruğu sıradanlaştırma süreci
-
ilk ayin sonu > fiss
üçüncü ayin sonu > pirt
ilk yilin sonu > zirt
üçüncü yildan sonra > zart zort hobaa tey tey tey