hesabın var mı? giriş yap

  • istihbarat teşkiltları arasında yarışma yapılıyormuş. finale kgb(şimdi fsb), cia, mossad ve mit kalmış.
    demişlerki ormana bir zürafa sakladık kim önce getirirse o birinci olacak. cia gitmiş 2 saat sonra zürafa ile gelmiş, kgb gitmiş 1,5 saat sonra gelmiş, mossad gitmiş 1 saat sonra zürafa ile gelmiş. mit gitmiş yarım saat sonra fil ile gelmişler ama filin kafa göz yarılmış.
    - adamlar yahu bu fil demişler.
    fil hemen atılmış:
    - abi valla ben zürafayım

  • başka bir başlıkta yazmıştım, buraya da yazayım;

    dursun, temel'e demiş ki:

    -temel bil bakalım: arama fasilitesi var kullanmaz, yazılanı okumaz...

    temel durmuş,

    -skeyim öyle yazarı... demiş.

  • yeğenime alacaktım ancak 17 tl olduğunu duyunca şok oldum ve farklı arayışlara girdim.

    küçük prens de büyümüş de adam s*kiyor. zalım kapitalizm.

    edit (2015): galiba teliflerle ilgili malum süre geçmiş ve fiyatı 5-7 lira gibi mantıklı seviyelere inmiştir.
    edit (2022): düşünün o zaman için 17 lira o kadar saçma bir fiyattı ki şu an bile 11-12 liraya alınabiliyor.

  • elit olmak için para gerek şarttır ama yeter şart değildir. elit olmak için daha farklı şeylere ihtiyaç var.

    bunların başında uzun bir süre boyunca uzmanlaşmayla elde edilen gelire ihtiyaç var. bu kişilerin sizin iki üst nesliniz olması gerekiyor, hem de anne-babanız tarafının ikisinden birden.

    sadece uzmanlaşmaya açık olmaları yetmez, aynı zamanda gelişmeye açık olmaları gerekiyor. yani tüketime aç bir şekilde senelerce stabil bir kariyer döngüsü yaşamamaları gerekiyor.

    bu süreçte yetiştirecekleri çocukların, yani anne babanızın, hem yüksek standartlarda hem de bu standartların normalize olduğu alt toplum bileşenlerinde düzgün bir eğitimden geçmeleri gerekiyor.

    böylece yetişecek olan çocukların sosyal mobilite gereği yükselmesinin mümkün olması ve aynı zamanda entelektüel uğraşlara maddi beklentilerden azade bakabilmeleri sağlanmış olacak. mobilite odaklı çaba harcanan uğraşların genellikle tüketime saplanıp kalması ya da sosyal hiyerarşiyi içselleştirerek durağanlaşması ihtimali ancak üst neslin sağladığı imkanlarla mümkün olabilir.

    böylece kendi neslinize gelen miras, buradaki vurgu maddiyata değil muhteviyata, içinde hem entelektüel sermaye, hem uzmanlaşma, hem de başarıyı sindirmişliği ihtiva eder.

    tabii sadece bu yetmez. nihayetinde insan toplumla yaşayan bir canlıdır. bunların mümkün olması ancak ve ancak böyle bir alt toplum yapısının teşekkül etmesiyle mümkün olabilir. yani sizin gibi birçok üst nesil kırılımı içinden gelmiş bir alt toplum bileşeni olmak zorundadır.

    türkiye yıllarca bunun eksikliğini çekti. 1961 anayasası bu toplum yapısını devlet içinde kurumsal olarak cumhuriyet senatosu ile aşmaya çalışsa da bunu başaramadığının vesikası 12 eylül darbesi ve 1982 anayasasıdır.

    bugün gündeme gelen beyin göçü, özellikle ikinci ve kısmen birinci nesli kapsamaktadır. bir başka deyişle koca cumhuriyet tarihi boyunca zaten elekten süzülerek gelen ve üçüncü nesil olması beklenen elitler sınıfı yıllar boyunca ülkeyi terk etmekteydi.

    stabil bir refah üretimi için belki de 2000'lere kadar ikinci neslin varlığı yeterliydi. bu yüzden zaten üçüncü nesil ya üst düzey bürokrat ya da akademisyen olarak neşet etmişti. günümüzde gelinen noktada bu da kırılıyor. uzmanlaşmanın insanlığı getirdiği noktada stabil refah üretimi için gereken üst düzey gelişim tüm dünyada orta sınıfı sarsmaya başladı. türkiye bunu en derinden yaşayan ülkelerin başında geliyor.

    türkiye'de tekil elit örnekleri olsa da, bir sosyal sınıf olarak elit yok. devlet bu sınıfı yok etmek için elinden geleni yaptı, duracağa da benzemiyor. elite ihtiyaç var mı derseniz o da başka bir yazının konusu olsun.

  • bir galatasaraylı olarak bu sene şampiyon olmayı hak ettiğine inandığım ve olmasını istediğim kulüp.

    hak ediyorlar çünkü; koca sezon bir maç bile iç sahada oynamadan buralara geldiler ve tüm takımlardan daha çok maç oynadılar.bir de arada liverpool'u elediler.

    istiyorum çünkü; gezi olaylarında delikanlılığın kitabını yazan çarşı mutlu olsun istiyorum.

    yemişim 4. yıldızı, yürü be kara kartal!

  • şüphesiz dünyanın en mal insanları tarafından yönetilen ülkedir. adamların becerebildiği tek şey, halktan alınan korkunç orandaki vergileri ayakkabı kutularına doldurabilmek.