ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
proteo
-
insanlara karşılıksız sevgi ve özveriyi anımsatan ve maalesef deprem bölgesinde hayatını kaybeden meksika arama kurtarma ekibinin bir üyesi.
insan hayatını kurtarma yolunda kendisine eşlik eden eğitmeni villeda, afet bölgesinden yaptığı duygusal konuşmada, “seninle gurur duyduğumu söylemek istiyorum, çünkü sen her zaman güçlü, çalışkan ve asla pes etmeyen bir köpektin. elimden beni buraya getirdiğin için sana teşekkür etmekten başka bir şey gelmiyor. maalesef benimle geri dönemeyeceksin, seni hep hatırlayacağım. umarım tüm meksika seni her zaman hatırlar, seni asla unutmazlar. bir gün tekrar görüşeceğiz” dedi.
bizler de yaptıklarını hiç unutmayacağız proteo. seni hep sevgi ve minnetle anacağız.
ekşi sözlük kızlara özel ankara whatsapp grubu
420
-
ozellikle abd de ev ararken bu tabir ilanlarda cok kullanilir. insanlar 420 friendly ev arkadasi aradiklarini ilanlarda belirtirler ki, bu ben sik sik esrar iciyorum bu durum senin icin rahatsiz edici olmamali anlamina gelir.
ılk olarak 1970 li yillarda kendilerini waldo olarak tanimlayan kafadar genclerin okul cikisi saat 4:20 gece bulusmalari sebebiyle ortaya cikmistir. ayrica 4:20 de 4. ay olan nisanin 20 sini de temsil eder. insanlar bu sebeple gunu kutlamaktadirlar.
6 ağustos 2018 pilotların çıkışa gel kavgası
-
başka bir pilot : arkadaşlar bu bir virüs olabilir mi?
14 mart 2008 şampiyonlar ligi kura çekimi
-
genelleme yaparsak bayanlar futbolla ilgilenmez. ama dünya kupası, avrupa şampiyonası veya şampiyonlar ligi maçları olduğunda uzaktan da olsa muhabbete katılmaya çalışırlar. az önce şampiyonlar ligi kura çekimi ile ilgili olarak işyerimdeki bayanların konuşması:
nazife- fenerbahçe'ye roma çıkmış
ben - kızım hangi internet sitesine bakıyorsun sen, chelsea çıkmış.
nazife- hangi ülkenin takımı o?
ben - ingiltere.
şeyda - roma da ingiliz takımı mı?
ben - yok ebesinin örekesi ali sami
şeyda - ne?
ben - kızım roma italyan takımı ama fenerbahçe'ye ingiliz takımı chelsea çıkmış. italyan takımı roma çıkmamış. hem roma italya'da bir şehir.
bu sırada bayanlardan biri olan melike telefonda birisine anlatıyor.
melike - fenerbahçe'ye italya'dan bir takım çıkmış çelsi'miymiş neymiş adı
baba kurtarın beni allaaaşkına ya!
"hacım nerde sizin şirket, ben gelir anlatırım onlara ofsaytı" diye mesaj atacak suserlere peşinen edit: ablalar 40 yaş üstü, geçimsiz, bekar ve kapıdan yan geçiyorlar.
düzeltme 2: her bitli baklanın bir kör alıcısı varmış hakikaten
18 mayıs 2013 vegan/vejetaryen onur yürüyüşü
-
kopegini getirenler olmus. köpegi neyle besliyorsun kardes. brokoli ile mi?
bezini açtık kanımız dondu
-
asil dehsete dusuren kendi aralarinda gulup eglenmeleri. bir manyagin başının altindan cikan birsey olsa ruh hastasi deyip gecersin. fakat oradaki grup bunu normallestirmis. el kadar bebek olmasina ragmen. simdi cocugunuzun bunlarla ayni otobuse binip ayni markete girdigini, ayni asansorde tek basina kaldigini dusunun. aklima tek birsey geliyor. hepsini tek tek yok etmek. başka cikar yolu yok cunku. kanunlarimiz bizi korumuyor artik.
pazar banyosu sonrası soba yanında oturmamış çocuk
-
sobanın üstüne tükürüp "tıpıstttt" sesini duymamış bi' çocuk. yazık. evet.
topla saçlarını rapunzel deyyus merdiven kullansın
istanbul'da 26 eve sahip olmak
-
şu anki ev sahibimin içinde bulunduğu keyif verici durum.
bizim sülale hep artist, okumuş insanlar. kanundan korkarlar, nizama uygun harekette bulunurlar hep. böyle ahlaki, (namuslu) davranarak vatan için, millet için toplum için faydalı bireyler olduklarını düşünürler. beni de maalesef böyle yetiştirdiler. bunların hepsini "medeniyet" çatısı altında yaptılar.
ama ben şu an kimin evine kira veriyorum?
60-70 li yıllarda istanbula gelip, hazine arazisine gecekondu dikip ilk seçimde tapu alan ve şu an bu arsa yüzünden 26 dairesi olan malatyalı ilkokulu bitirmemiş birine. 3000 lira da kiram var. ev sahibimi görseniz gider bir lokantada karnını doyurursunuz.
ben kimim? yüksek lisansını yapmış biri maaşımın yarısı direkt bu insana gidiyor yani. evet bazılarınızın o meşhur vergileriyle aldığım maaş.
peki bu insanın vatana millete ne gibi bir katma dağeri var, ben görmedim. belki gizliden gizliye bir şeyler yapıyordur ama şahit olmadım.
şimdi aileme dönelim, medeniyet çatısı altında vatana millete hayırlı olsun diye yetiştirdikleri çocuk, kirasıdır marketidir yoludur yemeğidir bir tiyatroya bir sinemaya bile ayıracak bütçeye sahip değil. hayatı metroda, metrobüste, tramvayda ayakta yolculuk yaparak geçiyor. çok meraklı olduğu tarih için türkiye dışına dişinden tırnağından arttırarak nadiren çıkabilmiş, vatana millete bir entelektüel olarak dahi katkıda bulunamıyor. fikirleri hiç olmuş öyle solup gidiyor.
bunu kendim için söylemiyorum, burada bu yazıyı okuyan binlerce insan benim gibi. benden çok daha kaliteli insanlar ulan akşam ne yiyeceğim diye düşünüyor. ticari, ekonomik fikirleriyle istihdam yaratacak, ülke ekonomisine katkı sağlayacak pırıl pırıl binlerce genç, beylikdüzünden levent'e metrobüsle geliyor.
her neyse başlığa dönelim.
harika bir olaydır evet.
istanbul'da 26 evim olsa ne olurdu? aylık 80 bin lira kazanç demek. hadi 10bini düşelim aylık 70 bin. kendi açımdan söylüyorum, ben dünyayı gezerdim. sağlığım oldukça da harika bir hayat sürerdim.
bunları neden yapamıyorum. ailem medeni, kanuna saygılı bir aile olduğu için.
hayat mı merhametsiz, biz mi, bilemedim.
herkese, başar sabuncu'nun namuslu filmini önererek entrymi sonlandırıyorum.