hesabın var mı? giriş yap

  • biri bugün şöyle bir şey yazmış paylaştığı yazıya "can yücel yine döktürmüs" . şimdi kendisine can yücel in öldügünü söylesem, çektiği acılara yenisini eklemenin vebalini alacağımdan direkt listemden çıkardım. sanırım buna dayanabilir. çünkü o güçlü bi kadın ve bir lafa bakar laf mı diye....

  • bak cahil arkadasim, kimse bu ulkede bedava yasamiyor. her insanin annesi, babasi, akradasi vs.. esek gibi vergi oduyor.

    ondan dolayi sacmalamak otesinde birsey soylemiyorsun. okuyan insanlari devlet degil anne babalari okutuyor.

    kaldi ki kimse sen hakaret et diye senin agiz kokunu cekmek zorunda degil.

  • nike'ın logosunu 35 dolara çizen üniversite öğrencisi. hikayesi şöyle:

    "swoosh" olarak da bilinen nike logosu, 1971'de carolyn davidson adlı bir grafik tasarım öğrencisi tarafından tasarlandı. 1964'te kurulan nike (o zamanki adıyla blue ribbon sports), ürünlerinde kolayca yeniden üretilebilecek basit ve akılda kalıcı bir tasarım istiyordu ve davidson da farklı fikirler denedikten sonra, şimdilerde herkesin aşina olduğu swoosh'u buldu. carolyn davidson bu çalışma için nike'tan 35 dolar ödeme aldı ve swoosh o zamandan beri dünyanın en tanınmış ve ikonik logolarından biri haline geldi. (35 dolar günümüz parasıyla yaklaşık 260 dolar falan ediyor.)

    carolyn davidson, nike'ın kurucusu phil knight'ın da hocalık yaptığı portland eyalet üniversitesi'nde bir öğrenciydi. phil knight, nike'ı japon koşu ayakkabılarını ithal eden ve satan küçük bir şirket olarak kurmuştu, şirket için bir marka kimliği yaratmak istiyordu. knight, üniversitede verdiği muhasebe dersi esnasında davidson'un yağlı boyaya parasının yetmediği bir sohbete kulak misafiri oldu ve ondan şirketin ürünleri, ambalajları ve pazarlama malzemeleri üzerinde kullanılabilecek bir logo tasarlamasını istedi.

    davidson, tasarım üzerinde çalışarak, farklı fikirler ve eskizlerle denemeler yaparak birkaç hafta geçirdi. sonunda, sivri uçlu tik işareti şeklindeki bir çizgiden oluşan basit bir tasarım olan swoosh'u buldu. phil knight tasarımı beğendi ve resmi nike logosu olarak kullanmaya karar verdi. davidson, çalışması için 35 dolarlık bir ödeme aldı ve swoosh, o zamandan beri dünyanın en tanınmış ve ikonik logolarından biri haline geldi. davidson'un da bu başarıdan sonra önü açıldı ve grafik tasarım alanında birçok işe imza attı.

  • ertesi gün erken kalkmayacağını bilme hissi. rahat rahat, gerile gerile, os... neyse. "yatacam" duygusu.

  • tarih : ocak 2005
    mekan: eskisehir tramvay, nam-ı diğer estram

    tramvay aniden yavaşladı. her daim kalabalık olan araçta bulunan insanlar bu yavaşlama sonrası istemsiz adımlar attılar. derken birileri bişeyler dedi gel görelim ne dedi:

    -(birisi) tramvay birine çarpıyodu son anda durdu *
    -(bir kız) evet evet ama olsun tramvayın her ay 4 kişi öldürme hakkı varmış *

    akabinde dayanamadım koptum gülmeye başladım. çevremdeki insanlar da gülüştüler. ama onların gülme sebebi az önce kızın söyledikleri değilmiş. onları güldüren kızın konuşması sonrası oturan yaşlıca bir bayanın şu sözleriymiş:

    - iyi olur valla zamanla şu kalabalıktan da kurtuluruz. (tramvay ayda 4 kişiden zamanla eskişehiri yutar diye düşünüyor hanfendi) *

  • (viskiden hiiç anlamayan ben ve zihni bulanık tekel şop adamı arasında geçer)

    - viski alıcam, neler var?
    - old mac satmıyoruz canım.
    - old mac ne? viski mi?
    - evet ama burda yok, aşada market var oraya sor.
    - neler var peki başka?
    - ucuz viski olarak old mac var..
    - amca hani yoktu old mac?
    - aşağıdaki markette var dedim ya evladım.
    - off boşver yaa... cube var mı?
    - bilmiyorum canım, aşağıdaki marketin sahibiyim ben, arkadaşın yerine bakıyorum.
    - ooooldu...