hesabın var mı? giriş yap

  • borris becker'in öldürücü servislerini nasıl karşılamayı başardığını anlattığı bir röportaj var. bu adamın dehasını anlamak için izlemek gerekir.
    o video
    youtube linki

    video uçarsa ya da ingilizcesi olmayanlara özetleyeyim;

    becker kendine has bir teknikle servis atıyor ve karşısındaki kimse bu servisleri doğru dürüst karşılayamıyor. agassii de becker'le karşılaştığı ilk 3 maçtan mağlup ayrılıyor. sonra bu maçların kasetlerini defalarca izliyor, izliyor, izliyor.

    en sonunda şunu fark ediyor, becker'in servis atmadan önce bir rutini var. vücut hareketleri ile yaptığı bu rutin'in bir parçası olarak topu havaya atmadan önce dilini bir parça dışarı çıkartıyor. dilini bazen öne doğru bazen de yana doğru çıkartıyor. dilini hangi yöne çıkarttığı da atacağı servisin yönüne işaret ediyor aslında. bu noktadan sonra ne kadar sert servisler atarsa atsın agassi hangi yöne atılmasını önceden bildiği için servisleri karşılamaya başlıyor. agassi'nin açıklamasına göre en zor şey dilini takip etmek değil bunu bildiğini saklamak olmuş. her servisi karşılamıyormuş. kritik anlardaki servislerde bu bilgisini kullanıyormuş ki becker uyanıp bu ipucunu kapatmasın. agassi buna uyandıktan sonraki 11 maçın 9'unu kazanır.

    yıllar yıllar sonra ikisi de emekli olduklarında meşhur oktoberfest'de biralarını içerken agassi becker'e bu arada servisleri atarken dilini çıkartıyordun ben de bu sayede ne tarafa atacağını her zaman biliyordum diye itiraf da bulunmuş. becker ise tam anlamı bir şok yaşamış. o da agassi'ye yıllarca maçlardan sonra eve döndüğünde eşine agassi'nin sanki onun zihnini okuğunu ve her zaman becker'den bir adım önde kalabildiğini ve buna delirdiğini anlattığını söylemiş.

    edit: bu entry'yi sabah saatlerinde girdim. öğlene ekşişeylere taşıdılar. bu entry'lerin ekşişeylere taşınması ile alakalı bir meramım var. zaman ayırıp okursanız sevinirim. (bkz: #121607422) bu editi de muhtemelen debe'ye taşınacağını düşündüğüm için yazdım.

  • ee bu isler boyledir iste. sen turban yasagini okul tarihin boyunca uygulamayip islamcilara kol kanat gererek demokrat oldugunu zannedersin ama ayni turbanli bacilar iktidari ele gecirince butun kurumsal kulturunu yerle bir edip universiteni cezaevine cevirirler. ha bu turkiye'deki sol liberal salaklarin daha da salagi icin:

    (bkz: tudeh)

  • nba.com'dan rakamlarla kobe'nin performansi :

    1 best scoring performance in lakers' history (1: lakers tarihinde bir macta en cok sayi atma performansi)

    1.1 bryant's scoring average jumped 1.1 points from 34.8 to 35.9. (1.1: bryant'in mac basina sayi ortalamasi 34.8'den 35.9'a cikarak 1.1 sayi artti)

    2 where bryant's performance ranks all-time, 19 points behind wilt's historic 100 (2: nba tarihinin en iyi 2. performansi, 100 sayi atan wilt chamberlain'in 19 sayi gerisinde)

    5 times the lakers have scored 81 points or fewer this season (5: lakers bu sezon 5 kez 81 sayi ve altinda sayi atti)

    7 where kobe's 35.9 average would rank on the all-time single-season average list (7: 35.9'luk sayi ortalamasi tum zamanlarda 7.sirada olacakti)

    10 differential between wilt's field goals and free throws made in his 100-point game vs. bryant's 81-point game (36 fgs vs. 26 and 28 fts vs. 18) (10: wilt'in 100 sayilik oyunundaki ile karsilastirildiginda basarili oldugu sut (36'ya karsilik 26) ve serbest atis (28'e karsilik 18) adedi farki )

    11 kobe's point total against the raptors on dec. 7, 2005 (11: kobe'nin 7 aralik 2005'te toronto raptors'a karsi attigi sayi)

    12 points kobe scored in the second quarter (12: kobe'nin 2.ceyrekte attigi sayi)

    14 differential between kobe's second half output (55) and toronto's (41) (14: kobe'nin ikinci yarida attigi sayinin (55) toronto'nunkinden (41) farki)

    14 points kobe scored in the first quarter (14: kobe'nin 1.ceyrekte attigi sayi)

    18 the lakers' largest deficit against the raptors (18: lakers'in toronto karsisinda geride kaldigi en cok sayi)

    18 free throws kobe made (18: kobe'nin attigi serbest atis adedi)

    27 points kobe scored in the third quarter (27: kobe'nin 3.ceyrekte attigi sayi)

    28 free throws wilt made when scoring 100, an nba-record (28: wilt'in 100 sayi attiginda attigi serbest atis adedi - nba rekoru)

    28 points kobe scored in the fourth quarter (28: kobe'nin 4.ceyrekte attigi sayi)

    41 points the raptors had in the second half (41: toronto'nun ikinci yarida attigi sayi)

    45.5 bryant's scoring average over the last 10 games (45.5: kobe'nin son 10 mactaki sayi ortalamasi)

    53 points bryant had at the end of three quarters, tying allen iverson's season high for 2005-06 (53: kobe'nin 3.ceyrek sonuna kadar attigi sayi - allen iverson'in bu sezon attigi en cok sayiya esit)

    55 points bryant had in the second half, which would be good for the second-highest scoring game of the season. (55: bryant'in ikinci yarida attigi sayi - bu bile sezonun 2. en cok sayi atma performansi olacakti)

    .571 wilt's shooting percentage from the field (36 for 63) in his 100-point game (.571: wilt'in 100 sayi attigi mactaki sut yuzdesi (36/63))

    59 points scored in second half by wilt during 100-point game, an nba record (59: wilt'in 100 sayi attigi macta 2.yarida attigi sayi - nba rekoru)

    59.2 percentage of team's points when wilt scored 100 (the philadelphia warriors scored 169) (59.2: wilt'in 100 sayi attigi macta takiminin sut yuzdesi - philadelphia warriors 169 sayi atmisti)

    .608 bryant's shooting percentage from the field (28 for 46) (.608: kobe'nin bu mactaki sut yuzdesi (28/46))

    66.4 percentage of lakers points bryant scored (66.4: lakers'in sayilarinin %66.4'unu bryant atti)

    71 former lakers' single-game record, held by elgin baylor (71: lakers'in tarihindeki bir macta en cok sayi performansinin onceki rekoru, elgin baylor'a aitti)

    80 combined points of the raptors' starters (80: raptors'da maca baslayanlarin attigi toplam sayi)

    88 nba teams to have scored fewer than 81 points this season. (88: nba takimlarinin 81 veya daha az sayi attigi mac sayisi)

    122 highest lakers' point total of the season (122: lakers'in bu sezon bir macta attiklari en cok sayi)

  • tam olarak; rusya'nın türkiye'den tarım ürünleri, sebze ve meyve ithalatını yasaklaması.

    30 kasım 2015 tarihinde rusya başbakan yardımcısının açıkladığı yasaklamadır. tıkla.

    dönen tavuk etlerinin, yolu kesilen tırların, alınmayan meyve sebzenin acısını ilerleyen günlerde daha da derinden hissedeceğiz. biz mandalina yetiştiricisiyiz, ürünümüzü uçak olayından 3 gün önce sattık, çeklerimizi aldık. uçak düşünce yüreğimiz ağzımıza geldi çünkü tüccar bu malı rusya'ya satıyor. telefonla görüştük, bir şekilde romanya'ya satabileceklerini ama bundan sonra mal almayı durdurduklarını söylediler.

    aynı tüccarla bu hafta pazarlığa oturacak çiftçilerin görüşmeleri iptal oldu, mal ellerinde. romanya'ya satabiliriz diye 95 kuruşluk mala 60 kuruş fiyat veren tüccarlar dolanmaya başladı. hemen hepsinin narenciye satılınca ödemek üzere vadesi ayarlanmış banka kredileri var.

    güney komşularımızla ilişkilerimiz bitince o yöne ihracat büyük darbe almıştı zaten. ırak`a olan turunçgil ihracatımız 2013 yılında %22,3 oranında azalmış ve 236 milyon dolardan 183 milyon dolara gerilemişti.
    ziraat odası'nın raporuna göre 2013 yılı itibarıyla %4`lük bir artış kaydederek 933 milyon dolara ulaşan turunçgil ihracatımız içerisinde rusya federasyonu 297 milyon dolar ile ilk sırada yer almakta ve sektörün vazgeçilmez pazarı olma niteliğini sürdürmekte idi.

    sadece antalya değil, adana, mersin, ve hatay'ın kaliteli malı rusya'ya gidiyordu.

    ortadoğu pazarı kapandı, büyük alıcı rusya kapandı, bu kadar malı 2016'da çiftçi satamayacak, kredisini, borcunu ödeyemeyecek.

    neden?

    edıt:

    takip eden entrilerde bir kaç nokta tekrar tekrar vurgulanmış. bakalım;

    1. bu sene meyveyi ucuza yeriz, güzelini yeriz.

    hayır yiyemezsiniz.

    bu sene malını satıp, borcunu ödeyemeyen üretici bankadan da önce veresiye mal aldığı ziraii ilaç bayi ve gübrecinin parasını ödemez. ilaçcı, gübreci de kendi borcunu ödeyemez bankaya. veresiyeyi azaltır, birikmiş alacağını almak üzere diğer üreticilerin üstüne yürür. domnio taşı gibi hepsi devrilir. kriz dediğin budur zaten. bunlar hep gelecek üretimleri etkiler.

    daha da önemlisi, üretici malını kaçtan verirse versin, sizin ödeyeceğiniz parayı kabzımal, tüccar belirler. aradaki fark kabzımalın, halcinin lehine artar. sen yine aynı paraya yersin.

    bu arada, o ince kabuklu, sulu, lezzetli malı yine sana yedirmeyecek tüccarlar, doğu avrupa bağlantılarını kuracaklar yavaş yavaş, üzerine ekleyip rusya’ya satacaklar. sen yine kalın kabuklu, susuz, lifli mandalinayı yiyeceksin.

    2. yıllarca yerli tüketiciye geçirdiniz.

    hayır geçirmedik. sizin 3-4-5 liraya yediğiniz mandalinanın bahçeden satış fiyatı 55-65 kuruştur. sizin yazın 7-8 tl’ye yediğiniz limonun bahçe satış fiyatı 50-70 kuruştur. aradaki fark kabzımal mafyası, dağıtıcı ve marketlere gider.

    3. akp’ye oy verdiniz, daha beter olun.

    en haklı olduğunuz konu bu ama bildiğim kadarıyla medeniyetin beşiği iç anadolu’da mandalina yetişmiyor, mandalina üreticisi illerimiz adana, antalya, mersin ve hatay. şu son seçime kadar akp’nin alamadığı, akp’ye en zor teslim olan kırmızı boyalı iller buralar değil mi?

    edit 2: bu da seracı gözünden. #56617615

    debe editi: türk üreticisinin derdiyle dertlendiğiniz için teşekkür ederim. bu başlık sayesinde ülkemizdeki en adi, en şerefsiz, en haysiyetsiz 3. grubun, doktorlar ve öğretmenlerden sonra, mandalina üreticileri olduğunu da anlamış olduk.

  • bir adam ile kızının ilişkisini kızından daha iyi bilip kızı hakkında ahkam kesebilecek adamlar da varmış, bunu da gösteren beyan.
    her boku bilen ekşiciler vardı hep eyvallah da, bunun bu boyutlarda olabileceğini tahmin etmemiştim yahu.
    -hayır o iyi bi babaydı tamam mı! bütün filmlerini izledim ben.

  • yılmaz özdil'in mustafa kemal kitabı, özel baskıyı saymazsak bir milyondan fazla sattı. diğer kitaplarının da az buz satmadığını biliyoruz.

    toplu satış vs. saymazsak türkiye'nin en çok satan gazetesinin, en çok okunan yazarı.

    severiz, sevmeyiz ayrı. kitaplarını beğeniriz beğenmeyiz ayrı. bunlar subjektif şeyler. evinde kaçak yapı varmış yokmuş; o da kendi sorunu ve eğer yaptıysa yanlıştır, cezası normaldir.

    lakin bu adamın 4-5 milyona ev almasına şaşırmak, temel iktisattan, arz-talepten, popülerliğinin nasıl bir maddi karşılığı olduğundan anlamamaktır.

    tokiden ev kurasına girse mutlu mu olacaktınız?