ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
günde 8 saat ders çalışmak
-
insanı hem çok geriyor, hem de çok rahatlatıyor. aylardır günde altı saate sabitlemiştim, sınavlar yaklaştığı için sekize çıkardım. her kahve-sigara molasında da sözlüğe bakınıyorum. tek eğlencem bu. özellikle iki haftadır, hafta sonları keyifli bile gelmeye başladı. sabah kalkıyorsun, balkona masayı atıyorsun, bir demlik de çay getiriyorsun yanına. kuş sesleri eşliğinde, yüzüne hafif rüzgar vururken pek sıkılmıyorsun da. bu saatlerce ders çalışma olayı ilk başta çok zor ama sonra mutlu ediyor insanı notlar açıklandıkça. tabii kafanı duvarlara vurasın geliyor, niye yıllardır yapmadım ben bunu diye o ayrı.
thy'nin 5.5 saat rötarı üzerine çıldıran yolcu
-
uçaktaki iki normal insandan biridir. o uçakta 5.5 saat bekleyip ses çıkarmayanları incelenmesi gereken vakalar olarak görüyorum.
sözlükçülerin ölüme en çok yaklaştığı an
-
eski kayinpeder, kizim ve ben sofradayiz. kayinpeder habire bir seyler anlatiyor, anlatiyor, anlatiyor. dinlemek istemiyorum, nefret ediyorum ondan, sesi bile beni delirtiyor -ki o donem bizimle yasiyor; yaslidir diye ben cagirmisim ustelik. sesi kesilmek bilmiyor. yemek yiyoruz ve onun soyledigi bir seye itiraz etmek icin agzimi aciyorum. once derin nefes alip sakinlesmek ve oyle konusmak istiyorum; ama...
nasil oldugunu anlayamadigim bir sekilde hık diye kaliyorum, lokmam bogazimi kapatiyor. nefes alamiyorum, veremiyorum, panige kapilmamaya calisiyorum. kizim karsimda korkmasin istiyorum, ama yok. bogulmak uzereyim. kendimi yere atiyorum, kollarimla gogsume, sirtima vurmaya calisiyorum. fayda yok. en son allah'a sigindigimi hatirliyorum, "noolur kizimin gozleri onunde olmeyeyim."
sonra birden nefes almaya basliyorum. sakinlesince kalkiyor ve yerime oturuyorum. bu sure icerisinde, kendimi yere attigim an dahil, kayinpeder kipirdamiyor bile yerinden. ben oturunca anlatmaya devam ediyor, sormuyor ne oldugunu. kizim kalkip kucagima geliyor, onu opuyorum.
ben bu yuzden pek buyuk lokma yiyemem, hap vs yutamam cok.
sezen aksu
-
gezi için şarkı yapmış, ali ismail'den de bahsetmiş. bu saatten sonra gözümün önünde toma taşlasa ne fayda, benim için sıfır bir insan. sıfırın altında diyemem, o da bir değer.
bari o çocuğu kullanma be sezen.
ameliyat olan hastaların amansız soruları
-
ne zaman yürürüm, ne zaman yemek yerim sorularından muzdarip olan beyleri gösteren sorulardır..
peki ben başka bi soru sorayım: ne zaman insan olmayı düşünüyorsun?
lan cerrah da olsan, ne olursan ol, özünde varoş bi ortadoğulusun işte..
egosuna tükürdüğüm.
predestination
mehmet aurelio
-
brezilya vatandaşlığına geçip ismini marco aurelio olarak değiştirmiştir.
edit: son spekülasyonlara göre doğu roma vatandaşlığına geçmiş. marcus aurelius olmuş.
debe editi: (bkz: #10452781) (bkz: #40234121) (bkz: #5401728)
debe sosyal mesajı: (bkz: #40563711)
31 aralık 2020 bim'in milli gazeteye sansürü
-
türkiye'nin en bilinen marketlerinden biri reklam verdiği gazetede bir haberi sansürlemek istiyor. talepleri reddedilince verdikleri reklamı geri çekiyor.
tweet
edit: kaldırılmak istenen haberi araştırınca şok oldum. önce devletin temin ettiği ucuz eti değil de kendi satamadıkları kalitesiz etleri halka sattıkları ortaya çıkıyor. daha sonrasında da devletin verdiği ucuz etleri satmayıp fiyat yükselterek bu yolla yaklaşık 100 milyon lira gelir elde ettikleri anlaşılıyor. gazete haberi sonrası soruşturma açma talebi bakan tarafından red ediliyor. akp ülkesinde her şey normal artık.
haber
ercan taner'in küçüklüğü
-
-rıza konuştu.. rıza konuştu.. örtmen bakıyor.. örtmen sınıfın tahtaya bakan kale tarafına doğru yürüdü..örtmen döndüü.. tebeşir geliyor.. sekerse tehlikeee.. sekmediiii.. sekmedii..