hesabın var mı? giriş yap

  • insanın kaybetme duygusunu kaybettiğinde nasıl özgürleşip çevresindeki şerefsizleri maymuna çevirebileceğinin kitabını yazmış bir idoldür.

    limonla ayı abbas'ı madara etmişliği vardır.

  • türklerin bulgaristan'da anadilde eğitim hakkı yoktur, türklerin bulgaristan'da anadili öğrenimi hakkı vardır. türkçe dersleri kırcali, razgrad gibi türklerin yoğun olarak yaşadığı şehirlerde haftada 2 saat seçmeli ders olarak okutulur.

  • kaçılın (bkz: kaçıl) ben de laf söylemeye geldim. bu arkaaş kimdir, necidir daha önceden görmüşlüğüm/bilmişliğim yoktu. taaa ki kapı komşumuz olana kadar. kendisinin az ünlü olmasında değil, ben alakasız birisiyim bu isimlerle. kimseyi tanımam genelde.

    bahçeli bir evde oturuyordu kendisi. hani şu yan komşusunun (bkz: nursel ergin) duvara kulağını dayayıp kavgalarını dinlediğini ayan beyan televizyonlarda söylediği evden bahsediyorum. demiştim ki "ulan yazık insanlara, özel hayat denen bir şey var. nasıl bunu yapabilirsin". çok net hatırlarım. ben de o sitede oturuyorum efem. site dediysek öyle mütüş bir yer de değil. yanlış anlaşılma olmasın.

    sonrasında bir köpek geldi bu arkaaşın bahçesine. dalmaçyalı gibi. sevimli bir şey. zaten köpeklere bayılan bir çift olduğumuz için uzaktan seviyoruz eşimle biz. duyduğum kadarıyla sahiplenmiş barınaktan. araştırıp bakmadım. doğrudur.

    köpek sürekli havlıyor. sürekli ama. çünkü dışarıda kalıyor. artık ilgi mi istiyor yoksa içeri girmek mi bilmiyorum. ama mütemadiyen ben köpek sesiyle yaşadım uzun bir süre. çok da sorun değil. diğer komşumun küçük köpeği çok daha fazla havladığı için :) alışkınım zaten bu sese. artık umursamıyordum bile.

    sonra bu köpek gitti. yerine bir tane golden geldi. goldenlar zaten default olarak aşırı sevimli oldukları için biz eşimle daha da seviyoruz bunu uzaktan. diğer köpek neden gitti bilmiyoruz. sonrasında farkettik ki bu köpek de bahçede yalnız... kimse yok ilgilenen. biz "yok canım öyle şey olur mu" falan diyoruz ama oluyor öyle şey işte. hayvan yalnız...

    yazın hava leş gibi. oturduğumuz yere güneş günün belki 8-9 saati direkt olarak vuruyor. aynı şekilde o bahçeye de. hayvan yine yalnız. garibim gölge buluyor falan küçük bir yer oraya yatıyor. gölgede bile 35 dereceyi bulan sıcakta hayvan bunalıyor. saatlerce. günlerce. haf-ta-lar-ca...

    işim gereği evden çalışma lüksüm var ve geçtiğimiz yaz bizzat şahit oldum bu duruma. birisi gelip muhtemelen suyunu ve mamasını veriyordu o hayvanın ama mevzu su ve mama değil. mevzu o hayvanın haftalarca o kavurucu sıcakta yalnız başına yaşamaya bırakılması.

    hani hayvansever falan diye biliniyorsa söyleyeyim dedim. benim gözlemlerim tam olarak o değil çünkü.

    konuşmasını da dinlemedim (dediğim gibi hiç alakam yoktur ama gündemden düşmedi günlerdir) ve dinlemeyeceğim de ama eğer herhangi bir yerinde hayvan sevgisinden bahsediyorsa aklıma hemen zamanının meşhur videosu geliyor. hatırlayan hatırlar...

    - hass...tr demek istiyorum.

    bunu da çok düşündüm yazsam mı yazmasam mı diye. sonra dedim ki sonuçta ben kulağımı duvara dayamıyorum. ortada eziyet çeken bir hayvan var. birileri de -bir şekilde hayvan sevgisi üzerinden prim yapıyorsa- en azından bu saçmalığı bilsin bir kısım insan istedim.

    ne de olsa sadece konuştuklarımızdan değil, sustuklarımızdan da sorumluyuz.

    lanet olsun debe editi: bir ton mesaj geldi. inanan inanmayan. tek bir entrymin olduğundan yola çıkarak yalan söylediğimi sananlar. sözlük zamanında çok güzel yerdi ama sonrasında bu hale geldi işte.

    (bkz: 28 şubat 2016 ekşisözlük direnişi)
    (bkz: bütün entry'lerini silen yazarlar listesi)

    bi bu kadar da yerin altında vardık. peeeeh. (dede efekti)

  • ilkelerini ivan pavlov'un koyduğu ilk öğrenme kuramıdır. organizmada hiç bir tepki yaratmayan nötr bir uyarıcının, organizmada doğal olarak bir tepki yaratan bir uyarıcıyla uzun süre birlikte verilmesi sonucu artık nötr uyarıcının da organizmada doğal uyarıcı gibi bir tepki yarattığı temel mantığından hareket eder. yeni bir davranış kazandırmaktan çok zaten var olan bir davranışı, başka ve ilgisiz bir uyarıcının da ortaya çıkarması sağlanır. türklerin yazdığı psikoloji kitaplarında "insanda klasik koşullanma pek yoktur" kandırmacasına rağmen bilakis son yıllarda insan zihnini kontrol etmede en çok başvurulan yöntemlerden birisi olarak kullanılmaktadır. örnek mi? hemen:

    örnek 1: cnn international, tv5 ve bbc world gibi kanallardan haber seyrederken çoğu kez "ortadoğu'da patlama 12 asker öldü" ya da "afganistan'da/irak'ta amerikan askerlerine saldırı" gibi haberlerde önce bir süre islami bir öge görürsünüz. ezan sesi ya da dinci olduğu belli bir adam görüntüsü, daha sonra ise patlama ya da dehşet verici olay ile ilgili görüntüler gösterilir. oysa haberin orjinalini seyretmek üzere irak ya da afgan kanallarına giderseniz olay esnasında ezan sesi olmadığını farkedersiniz.

    orjinale gitme gibi bir derdi olmayan çoğu kişiye bu haberler öyle sık tekrarlanır ki bir süre sonra islam ile ilgili ögeler terör ve şiddeti çağrıştıran ögelere dönüşür.

    örnek 2: belirli ürünlerin reklamı yapılırken çok sevilen ve insanlarda eğlence düşüncesi yaratan kişiler (örneğin sanatçılar vs.) bu ürünleri tanıtır. ürün--> sanatçı; ürün--> sanatçı; tıpkı zil-->et gibi, bir süre sonra böylece o kişilerin yarattığı eğlence düşüncesi o ürün tarafından da bizde oluşturulur hale gelir. ürünün satışları artış gösterir.

    örnek 3: politik liderler toplumda önem verilen ögelerle birlikte görülmeye dikkat ederler. örneğin bayramlarda toplumun önem verdiği değerleri çağrıştıran resimleri kendileriyle birlikte çektirirler. bu resimleri her yere astırırlar. bir süre sonra bu kişiler, aslında o değerlerin yarattığı güven ve huzur duygusunun aynısını tek başlarına oluşturabilir hale gelirler.

  • akşam yemeği için marketten 250 gram kıyma almıştım. eve gelirken kapının önünde duran sevimli yavru kediye birazını vereyim dedim, baktım annesi de geldi ve her ikisi de verdiğim kıymayı iştahla yediler, kedileri o halde görünce dayanamadım ve kıymanın hepsini onlara yedirdim. çok sevindiler, benim de içimi huzur kapladı. akşam da makarna yedim.

  • kullanıcı profilinden troll olarak işaretlediğiniz yazarların sadece mesajlarını almamakla kalmıyor, yazdıkları entry'leri de görmüyorsunuz. o kişi sizin için sözlükten uçmuştan farksız oluyor. beter oluyor. bedbaht oluyor. kısmeti kapanıyor.

  • "doktorların doktoru metin abimiz" dedi acun.
    adam 120 gün kırık çıkık yanık yırtık bulantı grip herşeye su ve buzla müdahale etti.
    gururlu edit :
    bu sene doktor sprey kullanıyor.
    ekşinin gücü :)