ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
17 mayıs 2000 galatasaray arsenal maçı
-
istanbul'da öğrenci evindeyiz, her nasılsa annem de bize gelmiş, kız arkadaşım da var. hep beraber izlemiş, sonrasında sokaklara dökülmüştük. maça dair birçok detayı unutmuşum... demin biraz nostalji yapayım dedim, uzun özetini izledim.
adams denen şerefsiz, uzatmalarda 3 defa hagi'nin yüzüne dirsek atıyor, hagi de sinirlenip dirseğiyle adams'ın sırtına vuruyor. sonuç; adams sarı, hagi kırmızı görüyor. adams'ın yaptıklarına çok sinirlendim. resmen tekme tokat dövmüş hagi'yi...
bu adaletsizlik sonucu 10 kişi kalmamıza rağmen kupayı kazanmak çok güzel bir kapak olmuş hakeme.
bütün arsenal savunması ofsayt diye durduğunda arif ve hakan kaleciyle başbaşa kalıyorlar, arif belki de pozisyon ofsayt sandığı için ciddiyetsiz bir şekilde topu auta vuruyor. aradan 15 sene geçmesine rağmen hayıflandım lan.
hakan şükür çok güzel top oynuyor. alıyor basıyor top dağıtıyor koşuyor. şimdi burak'ı düşündüm de... neyse o konuyu geçelim.
capone yağ gibi akıyor. nasıl ve nerden bulmuşuz lan bu adamı...
fatih terim henüz italya görmemiş, o yüzden biraz daha türk gibi. saçları kıvır kıvır, ceketi bol geliyor, gömleği çıkmış filan...
ümit davala canavar gibi...
arsenal'in kadrosu da efsane..
bizimkilerin 10 kişi kalmışken bile yaldır yaldır oynayıp pres yapması, arsenal'in boş kaleye top yollayamaması, son dakikada armut kafalı thierry henry'in kafa topunu taffarel'in doksandan çıkarması , bülent korkmaz'ın omzundan sakatlanıp saha ortasında kolunu bedenine sardırması, hakemin bu işlem esnasında bülent'i saha dışına göndermek istemesi, bülent'in son dakikalarda bir kolu bedenine yapışık oynaması, yine son dakikada kullandığımız frikik topunda ümit davala'nın "ya hak" deyip 80 metreden kaleye abanması, kalecinin topu tutmasıyla son düdüğün çalması ve maçın penaltılara gitmesi.
bizim çocukların penaltıları şiir gibi kullanması, özellikle hakan'ın 90'a takması. arsenal'in topu direğe nişanlaması, ve en sonunda "haydi popescu haydi oğlum" nidalarıyla gelen zafer... herkesin gözyaşlarına boğulması. her şey kusursuz, her şey mükemmel..
çiğ köfteci ali usta'nın gitarcılara saldırması
-
3 kuruşluk adama 5 kuruşluk değer verilmesinin sonucudur.
göklere çıkardınız ibneyi.
çiğköftesi leş gibiydi, kendisi de öyleymiş demek ki
kendi kendini karıştıran çay bardağı
-
hiç tutmadığım buluş..kendi karıştırmaya başlarsa, kaşla göz arasında çayımı da içer bu ipne.
yüzüklerin efendisi'ndeki unutulmaz replikler
-
''yaşayanların bir çoğu ölümü hak eder; ölülerin bazılarıysa yaşamı. yaşamı onlara geri verebilir misin?''
kıdem tazminatının kaldırılması
-
beceriksiz siyasilerin, ekonomiden anlamadan ülke yönetmeleri sonucu "sıcak para nerden buluruz amk" sorusuna buldukları yanıt...
kıdem tazminatının tüm kontrolü devlete geçecek ve dolayısı ile çalışanlar kıdem tazminatlarını taaa emekli olduklarında anca alabilecekler. yani işveren işçiyi çıkarsa dahi kıdem tazminatını ödemeyecek işçiye, o hakkın bizde saklı merak etme diyecek devlet ve o parayı işverende değil kendinde biriktirecek.
yasanın çıkmasıyla beraber tüm kıdem tazminatlarının tamamı ya da kısım kısım bir şekilde kendine ödenmesini sağlayacak.
böylece sıcak para gelecek ki krizi öteleyebilsinler.
kriz kapıda değil artık, kriz başladı ve krizin deliği büyümesin diye önlem almaya çalışıyorlar.
iç güvenlik paketi olsun kıdem tazminatı kaldırılması olsun.
hep bunlar kritik planlar.
hele olur da kriz çıkarsa diye suçlanacak adam da hazır. faizi düşürmeyen erdem başçı.
ülkeyi belediye başkanı yönetirse daha çok şeyler göreceğiz.
dini inanışlarının kurbanı olan türk halkı bazı şeylerin farkına varır mı merak ediyorum ama gün geçtikçe şemsiye daha derinlere doğru ileriyor ve korkuyorum ki mutlaka açılacak...
ingilizlerin istanbulu terk etme nedeninin belgesi
-
ülkeyi kurtarması yetmezmiş gibi
stratejisiyle dominyonlara da bağımsızlık dağıtmış atam.
avam kesimin çocuklara koyduğu sikimsonik isimler
arda turan
-
kendisine hayırlı yolculuklar ve atletico madrid yedek kulubesinde başarılar diliyorum. türkiye'nin gelmiş geçmiş en yetenekli futbolcusu diyenler rıdvan dilmen'i tanju çolak'ı sergen yalçın'ı izleyememiş bahtsızlar olsa gerek.
hiç sürpriz yapmayan bir öküze aşık olmak
-
kadın-erkek ilişkilerine dair kafamda son zamanlarda bir soru işareti var. kadınlar neden ilişkide bekleyen taraf oluyor? sürpriz bekler, hediye bekler, ilgi bekler vs. erkek ne kadar verirse versin hep "az yapıyor" oluyorken kadın 1-2 kez yapsa "çok sürprizli" olabiliyor. bunun mantığını bilen, anlayan beri gelsin.
140journos'un seküler göç videosu
-
insanların kaçtığı tiplemeler gelmiş başlık altında yazıyor. ironi gibi ironi.
kola cips ve çikolataya reklam yasağı getirilmesi
-
coca cola reklamsız ramazan nasıl olur diye düşündüren haber