ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
4 adımlı suriyeli sığınmacı gönderme planı
-
50 sene sürer bu planın gerçekleşmesi, suriyeliler 20 milyona çıkar o zamana kadar.
34 plaka ile ege'ye tatile gitmek
-
ilk dakikasindan son dakimasina kadar kufur yemenize sebep olur.
şu arabalari istanbul bok çukurunda kullandiginiz gibi kullanmayin.
emniyet şeridine dalmayin,
aralara kaynayip şerit sayisini arttirmayin,
ondeki araca yakin takip yapmayin
ondeki araci taciz etmeyin
hiz limitinde giden öndeki araca habire sellektor yapmayin,
ana yola çikarken gelen arabayi göre göre aniden yola atlamayin,
serit degistirirken arkadaki araca sıfır geçmeyin, en az 2 metre mesafe birakarak degistirin.
kisacasi insan olun. bu olaylari bok çukurunuza donunce doya doya yaparsiniz ama egede yapmayin. alişik degiliz bunlara.
34 plakanin egede karizmasi sifirdir. gene geldi a. koduklarim denir sadece.
taksim karakolunda polisin tecavüz ettiği kadın
-
devletin başbakanı*, "kürtaj cinayettir" der.
devletin polisi*, gözaltına aldığı kadına tecavüz eder.
belki kadın gebe kalır ve kürtaj yaptırmak zorunda olur.
devlete göre bu kadın, artık cinayet işlemiştir, dolayısıyla katildir.
nereden bakarsan bak, işin içinden çıkamazsın.
böyle bir paradoksun yaşandığı ülke, 2012 yılının türkiye'sidir.
alex de souza
-
kendisinin kel kafasını öptüğümü söylemiş miydim?
fenerbahçe'den kovulduktan sonra, türkiye'den ayrılmadan 2 gün önce acarkent'te yer alan evine gittim. zar zor ulaşabildiğim aslanlı ev tariflerinden yola çıkarak evini buldum. kapıda nakliye için bir kamyon, 3-4 tane taraftar, bedri baykam ve asistanı vardı. benim boynumda boyunluk, 10 gün önce talihsiz bir kaza ile boynumu kırmıştım. sağa sola robocop gibi bakınıyorum. sonra kamyona eşya taşıyan alex de souza geldi kapıya, ayağında terliklerle.
tanıştım. alex de souza ile tanıştım. ben adımı söyledim. merhaba ben alex dedi. mütevazı kelimesinin içini dolduran bir adam. kendisine dert yandım, başkan aziz yıldırım ve aykut kocaman hakkında serzenişte bulundum. problem yok dedi. sanki kovulan benmişim gibi, o kadar sakin ve vefalıydı. o kadar fenerbahçeliydi. ve bir o kadar mutsuz ve üzgündü.
ben aslında ingilizce konuşuruz diye düşünüyordum ama başından itibaren bütün sohbet türkçe gelişti. çocukları, eşini falan sordum. alex de souza'ya bildiğin halini, hatırını sordum yani. kendisi için hazırladığım ufak bir hediye verdim. sonunda nasıl oldu bilmiyorum, bir anda eğil kafandan öpücem dedim. güldü ve kafasını eğdi. ben alex'in kafasından öperken, bedri baykam'ın asistanı fotoğrafımızı çekiyordu. sanki iki eski arkadaşmış gibi tokalaştık, beraber atkı açtık, sarıldık ve vedalaştık.
o anlar hayatımın unutulmaz anları arasında yerini aldı. gecenin bir vakti fitbol dergi'de samet güzel'in yazısını okurken geldi aklıma ve yazmak istedim. bu adam kesinlikle bir futbolcudan fazlası. ciddi anlamda duygusal ve iyi bir insan. saha içi ve saha dışında kesinlikle aynı yapıda olan, hayatımda arkadaşım olarak temasta kalmasını isteyebileceğim bir insan. yolu hep açık olsun.
gold digger
-
para avcısı.
kriterlerine bakmaksızin, parası için bir erkekle birlikte olan kadınlara denir. çiftin, muhtemelen aralarında yaş farkı fazlacadır.
umarım çevremizde yoktur.
ideal erkek kilosunun 70 boyunun 1.75 olması
yolculuklarda mutlaka rastlanılan mola yeri objesi
-
isim yazılı kalp şeklinde tahta anahtarlık
teoman şarkılarında geçen acımasız sözler
doksanları en iyi ifade eden otomobil
-
farları açılıp kapanan mazda.
depremde ölüyorsak niye evleri betondan yapıyoruz
-
ayni soruyu california'lilar da sormus yillar once. o yuzden konutlarin ezici cogunlugunu ahsap yapmaya, sadece depreme dayaniklilik raporu alabilecek dayaniklikta binalari betonerme yapmaya karar vermisler.
bugun california'da evlerin cogu ahsap, yollarin cogu da betondur (asfalt sicaktan eridigi icin).