hesabın var mı? giriş yap

  • çocukların yüzüne resim yapan bir arkadaşıma "beni sütlaç yap" gibi bir istekte bulunulmuş bir kız çocuğu tarafından.bir çocuk neden sütlaç olmak isteyebilir?

  • kadın kötü bir şey söylemediği halde birazdan modern çomarlar tarafından linç edilir.

    kendi görüşüdür, selda bağcan öyle giyinmeyi seviyorsa istediği gibi giyinebilir. ama gidip de kimseye "sen niye açık giyiniyorsun," diye saldırmadığı sürece ki böyle biri değil problem teşkil eden bir durum yok ortada.

    ayrıca yukarıda biri öyle bir vücudum olsa ben de kudururdum diye karşısındaki insanı aşağılayıcı tutumda bir yorumda bulunmuş. eminim selda bağcan kazandığı onca başarı ve geldiği o konumda senin gibi modern köylüyü çok kıskanıp kuduruyordur.

  • korku duvarını aşmış haberci.

    bu kadar cesur söylemleri ancak artık kelle koltuğa almış birisi yapabilir. demek ki silivri falan çok takmıyor.
    takdir ediyoruz.

  • sevmeye ve özümsemeye kendimi çok zorlasam da bir türlü bende oturmayan grup. yani gerçekten çok denedim ama olmuyor. rica ediyorum ki bana kızmayın.

    ya tamam. bohemian rhapsody gerçekten bir klasik, under pressure müthiş bir parça, we are the champions aşırı damarlı falan. ben de dinlemiyor değilim zaten, you don't fool me belki top 10 listemde yer alabilecek bir parça. müzikten az çok anlarım. okuyan takip eden bilir. freddie mercury'nin yeteneğini de tartışacak değilim.

    ancak ben bu grubun hikayesinde gerçekten ilgi çekici bir yan göremiyorum. çok denedim, filmini izledim, filmi yapamamışlardır dedim; oturdum araştırdım, bilirkişiler tarafından yazılanları okudum. yine de sonuç aynı kaldı.

    işi, şükelada beni oldukça rahatsız eden fanatikliğe de çevirmek istemiyorum ancak dünyanın en iyi grubu olduğunu dogmatik bir şekilde savunmak falan, saçma yani. müziğini çok sevebilir ve beğenebilirsiniz ancak grubun bence kimseyi kendine bağlayacak ve etkileyecek bir hikayesi yok. freddie'nin aids'ten ölmesi falan harbi etkilemiş milleti şaşırdım.

    grubun içerisinde tartışmalar olsa da ayrılmadıkları, beatles ve pink floyd üzerinden kıyaslanarak gösterilmiş misal. kötü örnekler yani bunlar. vokalisti öldükten sonra konserlere devam eden insanlardan bahsediyoruz, e vefa nerde? lütfen burda türk kafasında düşünüp “olm adam ekmeğini kazanmak zorunda ama” cevabını vermeyin, o adamlar o dönemler istedikleri her işi yapabilecek konumdalar o ündeyken. sidik yarışına da sokmak istemem ancak bonzo öldükten sonra hatıra konseri dışında birlikte çalmayan led zeppelin'in falan bahsi geçmiyor üzülüyorum. grubun hiç dağılmamış olması anlamlı mı yani?

    sektörde ayrı bir çağ açtıklarına ben de katılabilirim ancak burada kıyasladığınız adamlar ile de aynı müziği yapmış kişiler değiller, queen bambaşka bir tarz. queen'den hiçbir adam ne shine on you crazy diamond'ı ne de stairway to heaven'ı yazabilirdi, tarzları değil zira.

    müzikal anlamda sevilesi bir grup olsa da en iyisi değil. sahne konusunda rakipsiz olabilir ama en iyisi değil işte. tarafsız olmak adına kendi en iyimi eklemeyeceğim ama cevap belli zaten.

    her şeye rağmen hikayesini benimsetmediği için bir şekilde eksik benim gözümde. made in heaven'daki şarkılar dışında dinlerken bi bağ yok.

    bağışlayın beni…

    debe editi: ya gençler beyler bayanlar romalılar lütfen sakin olalım. entry baştan sona ben ve queen ilişkisinin olamaması ile alakalı. ne müzikalliğine ne de başka bir şeyine laf ediyorum, sadece söylenenin aksine içi boş bir hikayesi var bence grubun, mevzu bundan ibaret. bohemian rhapsody izleyip “vay ag gruba bak nereden nereye” deneyecek bir mevzu yok yani. sizin yazdıklarınız queen'in değil freddie'nin hikayesi. en nihayetinde müzikle içli dışlı biriyim, queen'e alenen laf etmek zaten mümkün değil. çok sevgiler herkese öpüyorum gözlerinizden.

  • bir yemek öğünü değil de daha çok "espresso içmeden önce bir şeyler atıştıralım" modundadır. italya' daki ilk sabahınızda önünüzdeki reçel ve kruvasanları görüp de hassiktir (kahvaltıda şekerli şeyler sevmeyenlerdenim) dedikten sonra, birlikte geldiğiniz ekipteki abinin yanında getirdiği poşetten peynir, zeytin ve bursa domatesi çıkardığı an, aslında ne kadar dandik bir kahvaltı olduğunu daha iyi anlarsınız.