ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
tayyip erdoğan'a soyadı önerileri
-
(bkz: recep tayyip 15 temmuz)
ateistlerin cevaplayamadığı soruyla dalga geçmesi
-
şu arkadaşa birisi lütfen yörüngesi güneşe venüs'ten daha yakın olan merkür'ün yüzey sıcaklığının venüs'ten düşük olduğu bilgisini yüklesin.
bunların hastalığı bu zaten. her şeyin kendilerinin anlayabilecekleri kadar basit açıklaması olsun istiyorlar.
olmayınca da ben anlayamıyorum demek yerine tanrının işine sual olmaz diyorlar.
(bkz: aklı yok fikri var)
edit: arkadaşlar hepinizi yanlış bilgilendirdiğim için özür dilerim.
ayrıca "sobaya yaklaşınca daha sıcak olur" tekniği ile beni aydınlatan çaylak arkadaşıma sonsuz teşekkürlerimi ve minnetimi sunarım. maalesef konu hakkında bu kadar detaylı düşünebilecek birikime sahip değildim. kendisi sayesinde artık sahibim.
adam dalga geçmiş ironi yapmış diyenler için edit: ben de ilk başta ironi yaptığını düşünüp komik buldum ve profiline girip başka neler yazmış acaba diye inceledim. ciddi ciddi yazdığını anlayınca da dayanamayıp yapıştırdım girdiye.
(bkz: kimin troll olduğunu anlayamamak)
%60'lık blok bize göre boş laftır
-
devlet bahçeli'nin ve burdaki tek siyasi görüşü kürt düşmanlığından oluşanların anlamadığı ülkenin çok ciddi bir rejim değişikliği tehlikesi ile karşı karşıya olduğu.
kimse bu %60'lık kesim bir olsun 4 yıl ülke yönetsin ve sonra zamanında seçime gitsin demiyor zaten. bu imkansız. yapılması gereken koalisyon kurup restorasyon sürecine girmek, yolsuzlukları ve erdoğan'ı yargılamak. daha sonra erken seçime gitmek.
bahçeli 99 yılında yaptığı gibi yine erdoğan'nın yükselişine sebep oluyor şu an. olası bir erken seçimde akp bir daha öyle ya da böyle iktidarı vermez. şu seçim türkiye'nin tek şansı idi ki görüldüğü kadarıyla siyasi vizyonsuzluk ve geri kafalılık yüzünden harcanıyor.
geçmiş olsun.
unutulmayan garip arkadaşlar
-
çok tuhaf bir arkadaşım vardı. adı kazım. durumları pek iyi değildi ama hayatı boyunca bunu bir gurur meselesi haline getirmemişti çocuk.
ilkokuldayız işte. bir gün okula lüks bir araç girdi. top oynarken top gitti arabanın tamponuna mı ne bi yerine vurdu. bu gitti topu almaya. adam buna bi şeyler söyledi. bu başladı bağırmaya. arabanı buradan çıkartttt diye... adam bağırışlara dayanamayıp arabasını çıkarmıştı da müdür gelmişti o derece yırttı kendini.
- oğlum niye bağırdın o kadar?
- hem arabasını buraya getiriyor hem arkadaşım topu attığında çarpınca kızıyor.
ben tabii yıllar sonra kendisini gördüğümde ve beni evine davet ettiğinde bu anımızı anlatıp o zaman anlamıştım google gözlük olan arkadaşımın hak arama inancını. şu an bir holding'in uluslararası davalarına bakıyor. babası vefat etmiş. o kötü durumdan tüm ailesini kurtarmış. kardeşlerine bile neler neler yapmış, almış.
ve o kadar paranın içinde yüzmesine rağmen lüks evi, lüks eşyaları olmasına rağmen hiçbir zaman lüks araç almamış.
yurt dışındaki ilginç seçim sonuçları
-
isvec, norvec, almanya, hollanda gibi ulkelerde gocmen isciler digerlerinde ise expat muhendis ve yoneticiler oldugu icin son derece normal bir durum.
thy kokpitinden skandal fotoğraf
-
ben de kokpitte alem diye geldim balta çıktı, olsun o da olumlu.
ahu yağtu'ya aylık 186 bin tl nafaka kararı
-
acun bir bu iki, sorsan çok zekiler...
2090'da uyanılsa google'da aranacak ilk şey
hırsız yakalayan polise 6 maaş ikramiye
-
bir polisin meclise girip 550 kişiyi yakalamasıyla; istanbul'da hem de güzel bir semtten 3 + 1 ev alabileceği yasa.
22 yaşındaki kızın gece kulübünde ne işi var
-
çok doğru bir açıklama. çünkü gece klubü denilen yerin tadı en çok 50 yaşlarında çıkar wtf?
kardeş ben 22 yaşında üniversiteyi bitirmiş, işime güce bakıyordum. sanki bana 15 lik kızdan bahsediyor..
bir yerin barzo mekanı olduğunu anlamanın yolları
-
gündüz vakti dangır dangır türkçe pop müzik çalması.
bir kafede insanlar birini duyamıyorsa orası kafe değildir.
hatırladıkça iç burkan garibanlık anıları
-
babamın bi kez anlattığı, benimse her aklıma geldiğinde içimi dağlayan anıdır.
dedemi kaybetmişler, babam 6-7 yaşlarındayken. rahmetli babannem 5 erkek çocukla kalakalıyor. bi ara memlekete gidiyor, babam evde yalnız, ilkokul falan. para yok pul yok, aç kalıyor evde. ertesi gün okulda, derste öğretmeni anlıyor, bu çocuk aç. çağırıyor tenefüste, git bana tost yaptır diyor, bi tane de kendine yaptır. babam nasıl koşuyor, nasıl soluğu kantinde alıyor, hatırlamıyor bile. tıpkı 2 tostu birden nasıl yediğini hatırlamadığı gibi. yedikten sonra farkına varıyor, öğretmenin tostunu da yedik. bahçede dolanıyor, utancından geri dönemiyor. bi arkadaşıyla para yolluyor öğretmeni, git bunu halil'e ver diyor. babam bu kez 2 tostla geliyor gönül rahatlığıyla. öğretmeni dönüp, sen ye ben bişeyler atıştırdım deyip o 2 tostu da babama veriyor.
yıllar sonra babam işi gücü eline aldığında ziyaretine gidiyor öğretmenin. babam hikayeyi hatırlatıyor. ikisinin de gözleri dolup sarılıyorlar.