hesabın var mı? giriş yap

  • milli değerleri varmış gibi görünen ahlaki değerleri olmayan hırsızdır. tanıdık geldi değil mi?

  • 1- laikliğin toplumun her alanına adapte olması
    2- düşünce özgürlüğünün toplumca kabul görmesi
    3- önyargılardan kurtulmak
    4- tipik ortadoğulu köylü kurnazlığı/köşeyi kolayca dönme yerine emeğin hakkıyla kazanma mentalitesi

    kısaca olacak iş değil. anca atom bombası atılıp özenle seçilmiş 1-2 milyon birey dışında kimse kalmaması gerekir.

  • masa başında bir olayla ilgili bilgiler ruza babaya anlatılırken, bir cümleyi bütün polislerin parça parça söyleyerek tamamlaması.
    "annesi bir lokantada çalışıyor"
    "liseye giden de bir kardeşi var"
    "babası ile annesi 3 yıl önce ayrılmış"
    "babası ayrılmak istememiş ama" gibi.

  • "sanırsın 1 lira 2 dolar olmuş, bu neyin sevinci amın feryadı" diye cevap verme hakkını saklı tutan ekşicidir herhalde.

  • charlie chaplin'in yaşadığı dönemdeki basında yer almış olan taklit yarışmadır.

    hikayeye göre charlie chaplin bir gün amerika birleşik devletlerinde düzenlenen bir fuarda dolaşırken charlie chaplin gibi yürüme yarışması düzenleyen bir stand görüyor ve ne kadar charlie chaplin gibi yürüyebildiğini görebilmek adına o dönemler çok meşhur olan makyajı, bıyığı ve ayakkabıları olmadan yarışmaya katılıyor. yarışmanın sonuçları açıklandığında chaplin yarışmada kesin olmamakla birlikte 20. ya da 25. sırada yer alıyor.

    hikayeyi anlatan bazı gazete görselleri:

    görsel 1

    görsel 2

    "kimse de tanımamış mı bu adamı arkadaş" diyenler olacaktır.

    makyajlı ve makyajsız hali görseli

    olayın şehir efsanesi olup olmadığını kontrol etmek isteyen bir sitenin yazarı gidip charlie chaplin derneği gibi bir yere bu hikayenin şehir efsanesi olup olmadığını sormuş ve "yapardı öyle şeyler, belki gerçektir" cevabını almış.

    yazı linki

  • yok böyle bi$ii. gerçekten de yoktur böyle bir maç. aslında oynanması gerekirken oynanamamıştır demek aslında daha doğru olacaktır. 1974 almanya dünya kupasına katılmak için şili ve sovyetler birliği barajda eşleşirler. ilk maç golsüz berabere sonuçlanır eski kıtada. rövanş ise iki ay sonra oynanacaktır şili'nin başkenti santiago'nun estadio nacional'inde. sovyetler birliği sahaya çıkmaz ülkedeki karışıklık nedeniyle. kan kokan bir sahaya çıkmayı reddeder sovyetler. şili hükmen kazanır karşılaşmayı. sembolik olarak başlama vuruşu yapılır hatta fileler bile havalandırılır...
    yıl 1973. allende devrilir pinochet tarafından. 11 eylül 1973 ile 7 kasım 1973 tarihleri arasında binlerce insan estadio nacional'de tutulmuş, işkence edilmiş ve öldürülmüştür. 7 kasımdır bu insanlık dışı dramın estadio nacional'de son kez sahnelendiği tarih. iki hafta sonra eski stad, yeni toplama kampında futbol oynatılmak istense de, sovyetler buna alet olmaz ve hükmen mağlubiyeti tercih eder. şili'nin süperstarı carlos caszely'nin de sahaya çıkmak istemediğini de ayrıca ekleyelim. oynanmamış bir maçtır bu baraj maçı. oynanmamasına rağmen oynanmış birçok maçtan çok daha iyi hatırlanır. binlerce ceset düşüyor gözümün önüne, fonda victor jara çalıyor, göbekli caszely koşmayı reddediyor...
    (bkz: futbol asla sadece futbol değildir)

  • ne yapsın insanlar. ayda en iyi ihtimalle 2.500 lira alırken bir spor ayakkabıya 400-500 lira mı versinler?