hesabın var mı? giriş yap

  • bolu'da her yere izzet baysal dendiğini öğretmiş olay. habaerden bi bok anlamadım. şimdi izzet baysal meslek liseli öğrenciler izzet baysal caddesinde diğer izzet baysal meslek lisesine doğru yürümüşler. sloganlar atıp izzet baysal dondurmacısının önünden geçip izzet baysal kaldırımlarına basmışlar.

  • çeşitli sosyal etkenler sebebiyle "ortalamanın epey bir üstü" şeklinde de karşımıza çıkabilen ruh hali. bildiğim en güzel örnek at binme geleneğine sahip bir neslin bireylerinin araba kullanmak konusunda, -gerçekten çok kötü kullananlar ve samimi olanlar dışında- çok iyi bir araç sürücüsü olduklarını iddia etmesidir.

  • erkek adamın 2 kotu olur biri yıkanırken diğerini giyer, yırtılınca gider aynısından alarak yerine ikame eder. buna katma değerli erkek denir.

  • türk erkeklerinin de büyük bir kısmının çirkin oluşuyla dengelenen durum. yine kaldık mı baş başa?

  • hürriyet internet sitesi güzel ifade etmiş bu cümleyi.

    "bu sözün ağırlığı türkiye'yi aşar" diyerek yorumlamışlar haberi. hakikaten de öyle.

    bu sözü kaldırmak çok kolay değil. enerji bakanı, çalışma ve sosyal güvenlik bakanı bu cümlenin ağırlığını hissetmeliler her an. ben bu ülkeye gerçekten inanamıyorum. ilahi takdir, iş bilmezliğin kamuflajı olmuş, çatal dillerde pelesenk olmuş. canlar gittikçe garabet diyarı türkiye'de rutin ölümlerin acısını tehlikeli bir biçimde normalleştiriyoruz.

    bir ülke düşünün, madenine dalgıçlar iniyor. başka yapacak yorum var mı ki?

    bir ülke düşünün madenine dalgıçlar iniyor.

    ve ekleme...

    muhafazakâr demokrat taife için rem'den gelsin...

    (bkz: using my religion)

  • - teyze şimdi benim adım pelin'miş, bu da bebeğim. öyleymiş gibi konuşalım tamam mı?
    - tamam. merhaba pelin hanım. bebeğiniz ne kadar da güzel.
    - evet. adı da ağaç.
    - aaa ne değişik bir isim öyle?
    - gözleri kahverengi diye öyle koydum. sarı olsa bal koyacaktım.
    - pelin hanım canınız sıkkın gibi. eşinizle mi tartıştınız?
    - benim eşim yok.
    - hmm ayrıldınız demek.
    - hayır hiç evlenmedim ben.
    - bu çocuğu nasıl yaptınız peki?
    - büyük bir cesaretle :ı

    oy dağlar.

  • sıradışı bir araştırma örneği. entry sahibine olumsuz laf söyleyen taş olur. her insanın yapabileceği bir iş değil. araştırma var, sonuçlardan anlam üretme var, bağlantı kurma var. aklına, emeğine sağlık yazar kardeşim. inşallah araştırman ahmet hakan veya tayfası tarafından çalınmaz ve yılın araştırmacı gazetecilik ödülünü alırsın. ne olursa olsun cüneyt özdemir’den iyi araştırmacısın.

  • oğul - kardeşim
    anne - benim de annem olan kadın.

    oğul kişisi havuzda çalışmakta, bu yüzden hergün işe parmak arası terlik giyerek gitmektedir. terlikleri çok eskimiştir ve her bir tekinin altında delik bulunmakta yürürken ayağının ufak bi kısmı yere değmektedir. oğul kendisine yeni terlik almıştır, terliklerle eve gelir ve olaylar gelişir...

    oğul - ben bu yeni terlikleri yolda giymeyeyim, işe giderken eski (altı delik) terliklerimle gideyim işte yenilerini giyerim.
    anne - oğlum sen evlenince karına da eskimesin diye haftada bir atlarsın.

    (100% gerçek)

  • burdaki amac ogrenciye bildigi seyin aslinda hic bilmedigini gostermektir. boylece ogrenci eksik ve yanlis bilgiye sahip oldugunu dusunur ve arastirmaya yonelir. kalabalik siniflarda uygulanmasi guc olabilir. bana gore ideal kisi sayisi en fazla 5 kisi sinirli olmalidir.
    ozellikle saglam matematik bolumlerinde uygulanir. birinci kisim olan ironide ogrencilerde bilmiyorum hissi uyandirilan asamadir. ogrenci sorulara bogulur. burda ogrenci tabiri caizse bilgi anlaminda yerden yere vurulur. ogrenci aslinda hic bir sey bilmedigini anlar. ornegin, matematik testinden full cekerek matematik bolumune yerlesmis bir ogrencinin ispatlar karsisindaki hali gibi. ikinci bolum olan dogurtmacada ise ogrenci soru ve yonlendirme ile dogru bilgi sahibi olur. (bkz: ogrenmeyi ogretmek)
    sonuc olarak, ogrenci aklini kullanmayi ogrenir. (bkz: ogrenmeyi ogrenmek)