ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
a
-
küçük "a" harfi neden bilgisayarlarda ve kitaplarda elle yazdığımız şekilde yazılmıyor? çünkü eskiden a harfi farklı farklı yerlerde çeşitli türde yazılıyormuş. matbaaya geçişte dizgilerin eskiyip a'nın o ile karışmasını engellemek için şu anda gördüğünüz a varyasyonunu kullanmayı tercih etmişler. o hali de baskı yazıtiplerindeki değişmez seçenek olmuş. el yazısında ise öbürünü yazmak daha kolay olduğundan yerini el yazısında sağlamlaştırmış. bunlar asla kavuşamamışlar.
küçük g harfi de benzer bir örnek dikkat ederseniz.
vefa küçük'ün rte'den aidat yatırmasını istemesi
-
türkiye’de canlı yayında bu cümleyi kurabilecek insan sayısı bir elin parmaklarını geçmez.
yıllarca yetiştirilen elemanın işi bırakması
-
bu ülkede on yıllarca sömürülen, günde 16 saat hayvanlar gibi çalışıtırıp 2 kuruş ekmeğe muhtaç edlien, sonrasında sırf patron istediği diye kapının önüne konan milyonlarca insan varken japonya ile karşılaştırılmasına oldukça güldüğüm beyanat. japonya'daki işçi özlük hakları ve hayat standartları türkiye'de olsa hiç kimse işini bırakmak istemez.
edit: imlâ
muharrem ince'nin anıtkabir'de fatiha okuması
-
allah'ı kendi tekellerinde sananlara dert olmuştur.
odtufans
-
bedenin sansürlenmesine karşılarmış. belli bir ücret karşılığında sanırım...
ablacım madem karşısınız bedavaya göstersenize. hayır merak ettiğimden değil, argümanları saçma.
beyin yakan sjw saçmalıklarının bir diğeri.
ek: bir de demişler ki "bağışlar" yüksek lisans eğitimimizi destekleyecek. bu kadınlar dilenci değilim diye lafa giren dilenciler gibi mi yoksa düpedüz beden satıcısı mı bilemedim.
1 haftalık sevgilinin 17 bin 250 tl borç istemesi
-
bulgaristan'dan bekledigim sevgilim gibi ayni. ver kardes ver, ihtiyaci var kizin.
19 nisan 2020 taksicilerin yardım feryadı
-
şey değil mi bunlar ya ubercileri müşteri gibi çağırıp, köşede sıkıştırıp döven; havaalanı saldırısı olduğunda milleti soymaya çalışıp insanlığı ayaklar altına alan topluluk?
hmm itfaiyeli bi söz vardı hatırlayamadım şu an.
edit: bir üstteki arkadaşla hemen hemen aynı entariyi giymişiz. ben yazarken o entry yoktu. bence çok güzel olmuş, ne kadar yazılırsa o kadar hatırlamış oluruz.
emilie nereng
-
(bkz: şu an ağlıyorum biliyor musun)
bu kızla değil sevgili olmak rastgele bir şekilde konuşsam benimle konuştu diye sevinçten ağlarım lan.
bitaksi'ye bahşişli çağır özelliğinin gelmesi
-
yetmez, bu böyle olmayacak bir de dönelim özelliğinin de gelmesi lazım.
hayata dair iç burkan detaylar
-
dün akşam kızımı okulundan alınca her zamanki gibi gün içinde yaşadıklarını konuştuk, kreşte erkek çocuklardan biri çantasını kız çocuklarından birinin suratına atmış.
kızın gözünün altı kızarmış ve muhtemelen bugün morarmıştır, kızım çantayı atan çocuğun çok şımarık olduğunu ve hep böyle şeyler yaptığını anlattı.
sabah okula gidip öğretmeniyle konuyu konuşmak istedik, sonuçta sınıfta şiddete meyilli bir çocuk varsa ailesini uyarsinlar ve gerekli tedbirleri alsınlar diye.
öğretmen erkek çocuğunun aşırı derecede şiddete düşkün olduğunu kendisine dahi abuk subuk kelimeler kullandığını anlattı, laf bir an gözü moraran çocuğa geldi. ailesi ne tepki verdi diye sorduk ve öğretmen kız çocuğunun annesinin ve babasının olmadığını sosyal esirgemeden geldiğini anlattı, hani hayatımda hiç böylesine şiddetli şekilde boğazımın düğümlendiğini hatırlamam.
bu yaşta bile canım yandığı zaman ah anam derim düşünün ki bir çocuğun canı yandığı zaman hayatında sığınacağı bir ailesi yok...
neyse uzun süredir eşimle kızıma bir kardeş yapıp yapmamayı düşünüyorduk ama sanırım artık kızımın bir kardeşi oldu bile.
bugünden sonra hayatımızda yeni şeyler öğreneceğiz, sırasıyla çocuk esirgeme ile görüşüp koruyucu aile konusunda bilgi alacağız.
henüz kızlarımızın bundan haberi yok, sanırım ailemiz çok güzel şekilde büyüyecek.
sabah içimiz buruktu ama şimdi eşimle beraber karnimizda kelebekler uçuyor.
debe edit; öncelikle güzel duygularını paylaşıp mesaj atan herkese teşekkürler.
koruyucu aile olma konusunda herhangi bir bilgimiz veya tecrübemiz yok ama insan yaşamı boyunca öğrencidir ve her yeni gün bir derstir, dün akşam ilk adımı biyolojik kızımızı bu duruma hazırlamak için attık, oyun oynadığımız sırada ufak ufak ona yeni kardeşiyle ilgili sorular sorup sınıfta aralarının nasıl olduğunu anlamaya çalıştık. konusunda uzman ve kızımızla ilgili konularda sürekli görüştüğümüz pedagog doktorumuzla önümüzdeki günlerde görüşmemiz var, bu görüşmede her iki kızımıza nasıl yaklaşmamiz konusunda bilgi alacağız.
önümüzdeki hafta sosyal esirgeme ile ön görüşme yapıp kızımızın durumu hakkında bilgi edinmeye çalışacağız, yani sonuç ne olursa olsun bu yola baş koyduk ve çok heyecanlıyız.
18 nisan 2024 fenerbahçe olympiakos maçı
-
fenerlilere harbiden üzülüyorum lan. adamlar en çok hangi senaryoda üzülecekse o şekilde yeniliyor her zaman
d&r'ı kazıklamanın dayanılmaz hafifliği
-
kul hakki yemenin onlenemez agirligini da yaninda getirir.