hesabın var mı? giriş yap

  • japoncada, okula gitmeyi reddetme, okula gitmeme durumu. aynı konuyu anlatabilecek ''school refusal'' teriminden farklı olarak, japon sosyal hayatına ait bir tabir.
    günlük hayatta anne, babasıyla yeterli zaman geçiremeyen, bu sebeple japoncası, günlük hayatını sürdürmeye yetse de, okulda, derslerde güçlük çeken çocukların, okula olan reddini tanımlamakta. bu çocuklar, işçi sınıfı ailelerde sık görülmekte. bu sosyal sınıfta anne, baba genelde eve çok geç gelmekte olup, beraber yemek yendikten sonra sosyal yaşam alışveriş merkezlerinde, kısıtlı verbal ilişki kurulan yerlerde sürdürülegelmekteymiş.
    bir diğer etken ise, brezilya'ya göç etmiş japonlar. bu özel gruba ait çocuklar da japonya eğitim sistemine tam olarak alışamadıklarından, okula gitmeyi istememekteler. daha ayrıntılı bilgi için;
    (bkz: brezilya'ya göç etmiş japonlar/@dontgetanybigideas)
    yine bu okula gitmek istememe haliyle ilintili, sosyal çekilme hastalığı bağlamında;
    (bkz: hikikomori/@dontgetanybigideas)

  • özellikle türklere has olduğunu düşündüğüm selam verme şekli. mana ve anlam veremesemde devamlı maruz kaldığım..

  • atamın, binlerce kitabı boşuna okumadığını, günümüz siyasileri ile bir tartışmaya girse hepsini bilgisi ile döveceğini gösteren sözleridir.

  • açılış sahnesinde kıyıya vurmuş di caprio hakkında arkamda oturan yurdum genç kızının yaptıgı yorumu aynen aktarıyorum:

    "canım benimmm ölmemiş işte titanic batıncaaaa!!"

  • bir fps manyaklığı. takıntı bir yerde. şarjörü illa 30 görecek. 29 olursa öleceğini düşünür. counter'ı çok oynamış kişilerde görülür. tek mermiyle adam öldürmüşlüğü vardır.

  • - ülke bölünmedi.
    - apo hapisten çıkmadı.
    - hdp verdiği sözlerden dönmedi.
    - selo onu başkan yaptırmadı.
    - küçük enişte ya koalisyon ya muhalefete mecbur kaldı.
    - rte 2 gündür sarayından çıkamadı.
    - selo emanet oylara teşekkür etti.
    - meclis'te kadın milletvekili oranı ilk kez yüzde 18 oldu

    (bkz: ben tatmin oldum)

  • 1558-1594 yılları arasında yaşamış japon kanun kaçağı. zenginden çalıp fakire vermesi ile bilinir.

    goemon, orta rütbeli bir samuray ailesinin oğlu olarak dünyaya geliyor. 15 yaşındayken babası shogunluk tarafından suikaste kurban gittiğinde intikam yemini eden goemon, yaşlı bir ninja ustası olan momochi sandayu altında ninjutsu eğitimi almaya başlıyor. ancak ustasının karısıyla kırıştırdığı ortaya çıkınca şehri terk etmek zorunda kalıyor. kaçarken ustasının değerli kılıçlarından birini çalarak kayıplara karşıyor. bu goemon'un bilinen ilk vukuatı oluyor. daha sonra kansai bölgesinde bir hırsız örgütü kurarak başlarına geçiyor.

    babası shogunluk tarafından öldürüldüğü için her türlü despotizme ve otoriteye karşı olan goemon, yönettiği bu güruh ile birlikte varlıklı toprak beylerini, tüccarları ve din adamlarını soyup soğana çevirirken, yağmaladıkları para ve eşyaları da yoksul köylülerle paylaşıyor. bir süre sonra işlediği suçlar yüzünden kötü bir üne kavuşan goemon'un evi, kendisinin evde olmadığı bir vakit, hükümdar toyotomi hideyoshi'nin emriyle basılıyor ve karısı öldürülüp bebek oğlu esir alınıyor. bunu öğrenen goemon, toyotomi'yi öldürmek üzere kalesine sızıyor. suikast girişiminde başarısız olan goemon yakalanarak oğlu ile birlikte kaynar kazanda infaza mahkum ediliyor. oğluyla birlikte kazana atılan goemon ölürken, bebeğini başının üzerine kaldırarak yanmasını engellemeye çalışıyor. bu manzaradan etkilenen toyotomi, bebeği bağışlıyor.

    goemon'un mezarı, bugün kyoto'daki daiun'in tapınağında bulunmaktadır. ayrıca günümüzde kazan şeklindeki geleneksel japon küvetlerine "goemonburo" (goemon küveti) denmesinin sebebi de bu hadise ile doğrudan alakalıdır. video oyunları, diziler ve filmler gibi popüler kültür eserlerinde de bolca yer edinmektedir. (bkz: goemon)