ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
dune (film)
-
bu başlığı yıllar önce açan fanatik dune sevdalısı arkadaşımın, sözlük yöneticisinin nişanlısının kaprisini protesto etmesi nedeni ile uçurulmuş olması ne üzücü!
gsm şirketlerinin whatsapp konuşma ücreti alması
-
yarrami yesinler dediğim uygulama. lan olm sim kart girisi dahi olmayan tabletime whatsapp yukluyorum, evdeki wifi'dan nete girip istedigimle sesli - goruntulu sabah akşam konusabiliyorum. buna kim napabilecek ?
melek isimleri
-
azrail, cebrail, israfil, mikail, rıdvan.
ben bu rıdvan'dan kıllanıyorum. sonradan araya kaynamış gibi duruyor. akp'nin adamı olabilir.
kıdem tazminatının kaldırılması
-
beceriksiz siyasilerin, ekonomiden anlamadan ülke yönetmeleri sonucu "sıcak para nerden buluruz amk" sorusuna buldukları yanıt...
kıdem tazminatının tüm kontrolü devlete geçecek ve dolayısı ile çalışanlar kıdem tazminatlarını taaa emekli olduklarında anca alabilecekler. yani işveren işçiyi çıkarsa dahi kıdem tazminatını ödemeyecek işçiye, o hakkın bizde saklı merak etme diyecek devlet ve o parayı işverende değil kendinde biriktirecek.
yasanın çıkmasıyla beraber tüm kıdem tazminatlarının tamamı ya da kısım kısım bir şekilde kendine ödenmesini sağlayacak.
böylece sıcak para gelecek ki krizi öteleyebilsinler.
kriz kapıda değil artık, kriz başladı ve krizin deliği büyümesin diye önlem almaya çalışıyorlar.
iç güvenlik paketi olsun kıdem tazminatı kaldırılması olsun.
hep bunlar kritik planlar.
hele olur da kriz çıkarsa diye suçlanacak adam da hazır. faizi düşürmeyen erdem başçı.
ülkeyi belediye başkanı yönetirse daha çok şeyler göreceğiz.
dini inanışlarının kurbanı olan türk halkı bazı şeylerin farkına varır mı merak ediyorum ama gün geçtikçe şemsiye daha derinlere doğru ileriyor ve korkuyorum ki mutlaka açılacak...
karate filmi izledikten sonra kardeş dövmek
-
jackie chan koprunun uzerinde hatunu opup yazilar kaymaya ba$larken, yerlere minderler serilir. sonra kucuk karde$ cagirilir ve filmdeki figurler karakterimizin uzerinde bir bir uygulanmaya ba$lar. olay anne-baba ikilisinden birinin karde$in $ikayeti uzerine buyuge giri$mesiyle son bulur.
(bkz: hadi boks)
yaran inci sözlük entry'leri
bağdat baharat'ın göktaş hukuk'a borçlanması
-
çok fantastik diyaloglara gebe olay.
g: borcunu öde adamı hasta etme tırrek!
bb: delikanlı, biz şimdi sana 1 ay ödeme yapmayalım, sonra yumurta olarak ödeyelim?
(bkz: göktaş hukuk bürosu)
(bkz: bağdat baharat)
türk dizi tarihinin en iyi sahnesi
-
cennet mahallesi'ndeki yunus'un akrostişle pembe'ye "polonezköydeyim" yazdığı sahnedir.
fatih terim'in volkan'ı milli takıma almaması
-
- hocam neden böyle bir karar aldınız ?
- milli takımı insanlardan oluşturuyoruz.
- ok.
mızıka kullanılmış şarkılar
ölü bedene dokunmak
-
gecenin kör bir vakti vefatını öğrendiğim babam, evin küçük bir odasında soğuk beton üzerinde yatıyor. beyaz bir örtüye sarınmış, kefen değil. dudağının kenarında bir tebessüm var, hala aklımda... her daim çatılmış kaşları ve kesmeye kıyamadığı sakalları yok. yanakları kırmızı. sanki her an olduğu yerden kalkıp "öğlene ne yiyeceğiz" diyecekmiş gibi, uyuyor gibi, şekerleme yapıyor gibi yüzüne bakınca. ama kımıldamıyor, konuşmuyor, susuyor.
odanın kapısından bakıyorum. o yerde yatıyor ben onu izliyorum. hala bir rüyanın içindeyim gibi hissediyorum. biri beni dürtüp uyandırsın istiyorum. orda bekliyorum. çatılmış kaşları gevşemiş, dudağının kenarındaki tebessüm büyüyor gibi baktıkça.
birileri omzuma dokunup dostça gelip geçiyor. kapıya dayanıyorum hala, bir yere dayanmam lazım, yıkılırım yoksa...
hastalandığımız zamanlarda "durun ben sizi bir terletirim bişeyciğiniz kalmaz" diyen babam, buz gibi yatıyor. yanına sığışmak istiyorum. usulca yaklaşıyorum. elimi tereddütlü. korku değil bu, onun öldüğü gerçeği ile yüzleşmek. hani filmlerde görürüz ya öyle işte, dokunmakla, dokunmamak arasında kalıyorum. gözlerimi kapatıp elimi yüzünde gezdiriyorum. hala sıcak... bembeyaz, pırıl pırıl parlayan saçlarına dokunuyorum. bir ölüye dokunmak gibi değil bu. ölü gibi değil, ölmüş gibi değil. gözlerimi açıp saçlarını düzeltiyorum, kaşlarını. o kesmeye kıyamadığı sakallarından arta kalanları seviyorum. belki yaşarken sevemediğim kadar çok seviyorum babamı. o yatıyor, ben ağlıyorum. usulca çekiyorum elimi, elimde onun sıcaklığı, içimde ölümünün soğukluğu... ılık ılık ağlıyorum...
yaran facebook durum güncellemeleri
-
'belki benim kağıt param, bi şekilde döne dolaşa senin cebine girmiştir. çalmışsındır demiyorum. ihtiyacın vardır. olamaz mı? olabilir.'
hayatında hiç uzi dinlememiş 30 yaş üstü boomer
sıdıka
-
bir sıdıka ile safiye saka diyaloğu...
- kız doğru dur şu evde bi dakka doğru dur... o radyoyu kıs, elindeki sopayı da bırak... otur bi kenara!
- nabzımı da durduruyım mı anne?
- çeneni kapa!
- iyi bari... müsait bi yerde ölücek var...