ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap
ağzının suyu akarcasına rafael nadal'ı süzen kadın
-
kıza nadal değmesin, çok güzel.
ayşe özyılmazel
-
herhangi bir foruma üye olurken veya bilgisayara bir program yüklerken formalite olarak karşıma çıkan kullanım şartlarını okudum kabul ediyorum'a tıklamadan önce kullanım şartlarını gerçekten de okumak kendisinin yazılarını okumaktan çok daha büyük bir haz vermektedir.
sevgilinin ilk kez görüldüğü an
-
asistan olarak başladığım klinikte ilk iş günüm, sabah saat 8 sularıdır. günaydın dedim, işe yeni başlayan, henüz kimseyi tanımayan ama tanışmak isteyen hevesli kız olarak, sadece soğuk bir günaydın dedi. ne asık suratlı nemrut bir adam dedim içimden.
büyük konuşmamak lazım demekki, kocam oldu sonra.
üstün dökmen
-
gozlerim dolu izledim, sana helal olsun hocam. diger helallik isteyene haram olsun. "mutasyon mutasyon diyorsun, evrimi koymuyorsun kitaba, ogretmene anlattirmiyorsun" dedi. ben o ogretmenim iste.
a'nın b'yi eleştirmesine sana ne diye çemkiren c
-
bazı d'leri rahatsız etmiştir. demek ki zamanında iyi k.
yaran fıkralar
-
memleketin birinde 3 kere camiye gitmeyenleri idam ediyorlarmış. usulen idam edilmeden önce 3 dileğini yerine getiriyorlarmış. adamın teki 3 kere gitmemiş ve tabi yakalanmış. idam edilmeden önce sormuşlar:
- ilk dileğin ne ?
- vezirin karısıyla beraber olmak istiyorum!
vezir "olmaz" dese de padişah "mecbur" demiş. ve adam vezirin karısıyla beraber olmuş.
adam ikinci dileği olarak padişahın karısıyla birlikte olmayı seçmiş. bu sefer padişah "hayır" dese de herkes itiraz edince padişah mecbur kalmış.
- son dileğin ne?
adam bir vezire, bir padişaha bakmaya başlamış. aradan 5 dakika geçtikten sonra vezir bakmış namus elden gidecek:
- ben bunu sanki camide gördüm gibi geldi, deyince padişah da:
-ne gibisi lan! yanımda kılıyordu!
teknosa 4 liralık usb rezaleti
-
bizim miletin gerçekten de mal olduğunun göstergesi. yani ürün 4 lira değil de 400 lira olsaydı mı "rezalet"i hakedecekti? adam ürün almış mı, almış. mağdur olmuş mu, olmuş. olay bu bence.
camiden kovulan kadınlar
-
bu kadınlar iktidara taşıdıkları bu zihniyetten, bu adamlardan ne bekliyorlardı acaba?
kpss türkiye 3. sünün mülakatta 55 alıp elenmesi
-
yedikleri kul hakkının haddi hesabı olmamıştır.
pizza.it school italy
-
pizzanızın hamuru nasıl olsun istersiniz?
-ince
-klasik
-kalın
-ince kömürlü
-klasik kömürlü
-kalın kömürlü
gibi seçenekler sunabilen pizzacı.
ingilizcedeki en güzel kalıplar
-
1-guess what- bil bakalım ne oldu?
2-be right back -hemen geri döneceğim
3-in other words-yani, başka bir deyişle, başka bir ifadeyle
4-hit the road-yola düşmek
5-thanks to me-benim sayemde, sayemde
6-how dare you-bu ne cürret
7-have a seat-buyrun oturun, oturun
8-time to go-gitme zamanı, gitme vakti
9-give up-vazgeçmek, pes etmek
10-run away-kaçmak, firar etmek
11-about to--mak üzere
12-dig in-yumulun (yemeğe)
13-more and more-giderek daha fazla
14-keep the change-üstü kalsın
15-tell the difference-ayırt etmek, farkı anlamak
16-you have the right--e hakkın var
17-most of us-çoğumuz, birçoğumuz
18-get it-anlamak
19-carry on-devam etmek, sürdürmek
20-do mind-dikkat et
21-what do you mean?-ne demek istiyorsun?
22-long time no see-görüşmeyeli uzun zaman oldu
23-ıt's a piece of cake-bu çok kolay
24-away-uzak
25-take care-kendine iyi bak
26-what a shame!-ne ayıp
27-watch your mouth-sözlerine dikkat et
28-more or less-aşağı yukarı
29-here you go-buyrun, al bakalım
30-never better-hiç bu kadar iyi olmamıştım.
31-run out of-bitmek, tükenmek (süt, şampuan, zaman vs.)
32-ıt's up to you-sana bağlı, sana kalmış, sen bilirsin.
33-by all means-elbette (kuşkusuz)
34-that makes sense.-mantıklı
35-give me a hand-bana yardımcı ol, bana yardım et
36-ı will see to it.-ilgileneceğim, bakacağım, o işi halledeceğim.
37-get out-defol
38-don't get me wrong-beni yanlış anlama
39-it's beyond me-bu beni aşar
40-lets get to the point-sadede gelelim
41-you know what-ne diyeceğimi biliyorsun
42-it's my turn-benim sıram
43-give me five-çak bir beşlik
44-like ı said-dediğim gibi
hinterkaifeck cinayetleri
-
31 mart 1922 gecesi, almanya'nın münih kentinin 70 mil kuzeyindeki küçük gröbern kasabasının hemen dışındaki gözlerden uzak bir çiftliğin sakinleri korkunç şekilde katledildi. basına hinterkaifeck cinayetleri olarak yansıyan bu dava bugüne kadar çözülemedi.
hinterkaifeck adındaki çiftliğin sahibi andreas gruber, karısı cäzilia, 35 yaşındaki dul kızları viktoria gabriel ve küçük çocukları cäzilia ve joseph ile birlikte yaşıyordu. yakındaki kasabada iyi şekilde tanınan ailede andreas'ın şiddet ve istismarcı doğasının olduğu da bilinen bir gerçekti.
saldırıdan yaklaşık altı ay öncesine kadar ailenin çiftlikteki yaşamı normal bir şekilde devam ediyordu. derken ailenin ve evin etrafında garip şeyler yaşanmaya başladı. ilk olarak çiftlikte hizmetçilik yapan maria, çiftliği derhal terk etmesi gerektiğini açıklayarak işini bıraktı. maria garip bir şekilde evin etrafında tuhaf sesler duyduğunu ve geceleri çatı katından ayak sesleri geldiğini söylüyordu. aileye, bir çeşit kötülüğün evi ele geçirdiğini ve daha fazla duramayacağını söyledi.
ailenin babası andreas bir gün çiftliğin etrafında gezerken karın üzerinde orman tarafından çiftlikteki makine odasına giden izler buldu. üstelik makine dairesinin kapısının kilidi de kırılmıştı. ama andreas’ı asıl şaşırtan, makine dairesinden dışarı doğru çıkar pozisyonda hiçbir ayak izinin olmamasıydı. ilerleyen günlerde çiftlik evinin anahtarları ortadan kayboldu ve çiftlikte (hatta civarda da) kimsenin abone olmadığı bir münih gazetesi bulundu. cinayetlerden bir gün önce ise aile çatı katından gelen bazı ayak sesleri duydu. ancak andreas çatıya çıktığında çatı katının boş olduğunu gördü.
31 mart sabahı gruber'ların kapısı çalındı ve yeni aile hizmetçileri maria gaumbartner ile tanıştılar. maria çiftliğe kız kardeşi ile birlikte gelmişti. kız kardeşi evine döndüğü için aileyi canlı olarak gören son kişi oldu. yaşanan her ne idiyse o gece yaşanacaktı.
ertesi sabah kahve satışı yapan hans ve eduard schirovsky sipariş almak için çiftliğe gittiler. kapıyı çaldılar ve kimse cevap vermeyince evin çevresini dolaştılar ama kimseyi bulamadılar. gelgelelim makine dairesinin kapısının açık olduğunu fark ettiler. üç gün daha geçti ve takvimler nisan 3’ü gösterirken postacı josef mayer, hinterkaifeck'e posta teslim ettiği sırada cumartesi gününden o yana teslim ettiği postaların hiçbirinin posta kutusundan alınmadığını fark etti. buna şaşırsa da bir müdahalede bulunmadı. bu esnada kasabada hayat normal seyrinde devam ediyordu. genç cäzilia'nın okula gelmeyi kesmesi dışında ailede hiçbir sorun yok gibiydi.
hatta bir ara, cinayetlerin ardından sorguya çekilen albert hofner, bir makine motorunu tamir etmek için hinterkaifeck çiftliğinin içine kadar girdiğini açıkladı. bu esnada hiçbir aile üyesini görmediğini ve ahırdaki çiftlik hayvanlarının sesleriyle köpeğin havlamalarından başka bir şey duymadığını belirtti. bir saat kadar bekledikten sonra makineyi tamir etmeye başladı ve yaklaşık beş saat sonra tamiri bitirerek oradan ayrıldı. öğleden sonra gröbern'de köy rehberi lorenz schlittenbauer'in kızlarıyla karşılaştı ve onlara hinterkaifeck'teki onarımları hallettiğini söyledi. hofner ayrıca wangen belediye başkanı georg greger'e hinterkaifeck'in boş olduğunu, hayvanlardan başka hiçbir canlı görmediğini anlattı.
o günün ilerleyen saatlerinde rehber lorenz schlittenbauer iki oğlundan çiftliğe gitmelerini ve çiftlik sakinlerinden birini bulmalarını istedi. oğlanlar geri döndüklerinde hiç kimseyi göremediklerini söyleyince schlittenbauer, yanına aldığı iki adamla çiftliğe doğru yola koyuldu.
çiftliğe zor kullanarak girdiklerinde andreas, viktoria ve cäzilias'ın cesetlerini buldular. yaşlı cäzilia'nın vücudunda boğulma belirtileri ve kafasına aldığı darbelerin neden olduğu çatlaklar vardı. andreas o kadar kötü biçimde dövülmüştü ki elmacık kemikleri yüzünden dışarı fırlamıştı. viktoria'nın kafatası ise tamamen parçalanmıştı ve yüzünde birçok yara vardı. genç cäzilia'nın çenesi kırık, saçları ise ellerinde öbekler halinde bulundu. dehşete kapılan genç kız, panik hali yüzünden saçlarını yolmuş olmalıydı. yeni hizmetçi maria yatak odasında, joseph ise karyolasında bulundu. ikisi de kafalarına ve yüzlerine aldığı darbelerle feci şekilde öldürülmüştü. ailenin her üyesi kazma kullanılarak katledilmişti.
işin daha garip yanı aileyi öldüren kişi her kimse muhtemelen dört gün daha evde kalmıştı. zira birkaç gün daha çiftlik evinin bacasından yükselen dumanlar görülmüştü. bu esnada çiftlik hayvanları beslenmiş ve inekler sağılmıştı. katil ayrıca çiftlikteki yiyecekleri de tüketmişti.
polis başlangıçta aileyi para için veya çiftlik evini kullanmak için öldürmüş olabilecek civardaki serserilerden şüphelenmişti, ancak bu teori çiftlik evinde dokunulmamış hâlde duran büyük miktarda para bulununca hızla çürütüldü. bugüne kadar polis 100'den fazla şüpheliyle görüştü ve son sorgulama 1986'da yapıldı. ne yazık ki sorgulamaların hiçbiri kesin bir sonuç vermedi ve aileyi kimin ve neden katlettiği asla bulunamadı.
ek bilgi: prime video’da yer alan lore adlı yapımın ikinci sezonunun üçüncü bölümü de bu olayı işliyor.