• btcdown nedir onu da anlatsın biri lütfen!
    te allahım ya.
  • düşmesi önemli değil önemli olan buralarda kalıcı olması
  • ön edit: poritin rumuzlu yazar cevap vermiş. okumanızı öneririm: (bkz: #128844056) ayrıca tartışmaya özlediğimiz katkıyı sağladığı için teşekkür ediyorum. bir de lütfen coin sormayın! "şunu alayım mı, bunu alayım mı", bunlar tam da çıkmanızı istediğimiz kafalar.

    anlamayanlara ben anlatayım. neden bu teknolojinin bir devrim olduğu söyleniyor, neden önünün alınamayacağı düşünülüyor hep beraber bakalım. gerçi hap kadar bilgiye alışık olanlar okumazlar biliyorum da bize okuyanlar lazım...

    öncelikle belirteyim, kripto varlıkların geleceği ne olur bilmiyorum. bazıları gibi büyük büyük "uçar, kaçar, sıçar" diyemem.

    google ile başlayalım. dünyanın en değerli şirketlerinden biri. "gel yarın işe başla" deseler çoğumuz koşa koşa gideriz. milyarlarca dolarlık sunucu yatırımı, binlerce çalışan... düşünsene, bu kadar yatırım yapmışlar, yarın bir gün internet çökerse ya da elektrikler kesilirse ne olacak diye düşünmemişler. hani "network çöktüğünde görecez sizin bitcoin'leri" diyorsun ya, google ne yapacak? bunun daha facebook'u var, amazon'u var... binlerce çalışan, onların aileleri var. sen bitcoin'in olmadığı için öyle bir krizden etkilenmeyeceğini mi sanıyorsun? (bkz: lehman brothers)

    google nedir? yazılımdır, değil mi? işte bitcoin'de bir yazılım. üstelik windows gibi değil, açık kaynak kodlu. indirme linki

    peki mahkemelik bir coin olması dışında ripple (xrp) nedir? yurt dışına para gönderirken swift yapıyoruz değil mi? ödeme merkez bankasına gidiyor, globale çıkıyor, alıcının olduğu ülkenin merkez bankasına gidiyor vs. ripple diyor ki, "bankandan parayı gönderirken xrp seçeneğini seç, paran birkaç saat içerisinde karşıya ulaşsın". özetle iddiası bu... akbank ile anlaşmalılar. daha bir çok banka ve çeşitli ülkelerin merkez bankalarıyla da anlaşmalılar.
    konuyla ilgili akbank lab linki
    anlaşmalı olduğu bankaların listesi

    vechain (vet) nedir biliyor musun? tedarik zinciri takibi. atıyorum sen otomobil üreticisisin ve aldığın parçaların orijinalliğinden emin olman gerek. bu hizmeti veren çeşitli şirketlerden yararlanabilirsin. vechain diyor ki "biz bu işi blockchain ile çözüyoruz". partnerleri: bmw, bayer, penfolds şarapları... şarabın barkodunu uygulamaya okutuyorsun, üzümün hasat tarihinden asiditesine kadar tüm bilgi önüne dökülüyor.

    dent nedir biliyor musun? diyelim iş için çok gezen birisin. gittiğin ülkeden memleketi aramak pahalıya gelecek. dent uygulamasını indiriyorsun, dent coin'i yüklüyorsun. o ülkede satın alabileceğin paketlerden birini seçip arama yapıyorsun. (bkz: e-sim) yükleyince türk telekom'u da göreceksin, sakın şaşırma. şu linkten bak bakalım kaç tane operatörle anlaşmaları var. ekşi'de millete akıl vermekten adını duymadığın samsung blockchain ile partnerler.

    iota nedir biliyor musun? iddiaları şu: nesnelerin interneti (internet of things) hayatımıza girdiği zaman (yani buzdolabın süt siparişi verdiğinde) cihazların birbirlerine mikro ödemeler yapması gerekecek, işte onu biz yapacağız. anlaşmaları kimlerle bir bakalım: bosch, jaguar, dell... okuma linki

    gelelim visa'ya.
    "2021 yılının ilk yarısında kripto para bağlantılı visa kartlarına 1 milyar dolardan fazla yatırım yaptı. ödeme hizmetleri sunan firma, müşterilerinin dijital para birimlerini harcamasının önünü açmak için 50’den fazla kripto para şirketiyle ortaklık kurduğunu açıkladı." kaynak

    demem o ki, madem gelecekten o kadar eminsin, git anlat visa'ya, bosch'a... "değeri yok" de. "ben geldim, rumuzum nautilus overload, manyak mısınız siz, bu kadar yatırım yapıyorsunuz, elektrik kesilince ne yapacaksınız?" diye akıl ver. belli ki kafaları basmıyor, senin aklına ihtiyaçları var...

    son olarak adını bile duymadığın iki tane şirketten bahsedeyim. biri de beers grup. dünyanın en büyük elmas şirketlerinden biri. bu elmas şirketlerinin sahtecilik ile bir dertleri var. elmasın çıkartılmasından, işlenmesinden, müşteriye ulaştığı ana kadar her aşamayı takip etmek istiyorlar. bunun için de blockchain kullanıyorlar. beş büyük elmas üreticisi bu iş için tracr adlı blockchain platformuyla anlaşma yaptılar. link

    bir de everledger var. bunlar ibm ile beraber hyperledger isimli bir blockchain yazılımı geliştirdiler. "şu anda everledger'ın blok zincirinde depolanan yaklaşık 1,6 milyon elmasın her birinin yüksek çözünürlüklü bir görüntüsü, 40 adet meta veriyle beraber işlemlerin saatinden, zanaatkarın ismine kadar her türlü bilgi kayıtlı." bu makale 2018 yılına ait: dıamonds and the blockchaın

    bütün bunları olumsuzluklarını konuşmayalım diye değil, neyin gelmekte olduğunu biraz anla diye yazdım.
  • an itibari ile kısmen yatay giden yatırım aracı. ay sonuna kadar sakin sakin takılmasını beklerken, 20-30 ekim arasında sec e yapılan başvuruların birisinin dahi kabul edilmesi durumunda , hayaldi gerçek oldu denilecek seviyelere gelebilir *

    durmak yok yola devam..

    millete hayal gelen 100 k bandı iken, biz hala yılbaşındaki 140-160 k hedefinde ısrarcıyız.
  • 2014-2015 yıllarında ismine teknoloji dergilerinin satır aralarından aşinaydık da bu kadar büyüyüp dünyayı kasıp kavuracağını, hele ki bu kadar değerleneceğini hiç öngörememiştik be kardeşim. bilseydik kyk bursumuzla kızlara bira ısmarlayacağımıza beşer onar alır kenara atardık her ay.

    belki başka bir hayatta...
  • biraz yukarıda bazı coinlerin projelerini anlatan arkadaşın ( redknight) yazısına cevaben, ben de olumsuz bir analiz yazayım. o arkadaşın yazısının aksine, bu yazının fav almayacağından eminim ama insanları bir konuda uyarmak zorundayım. kendisi de bu arada güzel açıklamış projeleri teşekkür ederim.

    öncelikle benim az sonra yazacağım yazı bu coinlerin fiyatlarından bağımsız bir konu arkadaşlar. şu anda dünyada coin çılgınlığı var ve marketin belirlediği fiyata direnilmez. yani btc 500bin de olsa farketmez. bunu bir kenara koyalım.

    şimdi arkadaşın yazısına gelelim. öncelikle bu mükemmel projelerin hepsinde blockchain altyapısının olması ve blockchain teknolojisinin hayatımıza yeni kolaylıklar, faydalar getiriyor olması ayrı bir konu, bunların birer finansal enstrüman olması ayrı konu arkadaşlar.

    bakın tekrar ediyorum. x coin şu olacak deyin ama buna gerekçe olarak o coin teknolojisini sebep göstermeyin. şu anda bu gerekçelerin hepsi, zaten yukarı trendde olan bir markette marketing ve marka çalışmasından öte değil. proje önemli çünkü herkes bir değer ürettiğini hissettiği projeye girmek ister. ben de birara arz edilen coinlerin projelerini inceleyip güzel projelere gireyim dedim ama arzlardan yakalayamayınca hiç bulaşmadım( bkz. casper ve mina). ikisi de arz edildikten hemen sonra 15-20 kat yaparak açıldılar zaten. avax gibi bir projeyi arz olurken keşfetmediğime de çok pişmanım.

    her neyse; konumuza dönelim. bu projelerin hepsi platform ve altyapı projeleri, canım arkadaşlarım. iot projesinde kullanılacak olan coin ne amk? iot projesinde coini kullanacaksan dersin ki, “her coin'in ya da transaction'ın ya da veri boyutunun sabit x usd karşılığı var.” olur biter. buzdolabım hala 1 usd'den alır o sütü ama altta sen platformda napıyorsan yaparsın.

    ne güzel dünya. süt almak için x coin, bilmem ne yapmak için y coin. ya normalde böyle bir parasal sistem mi olur arkadaşlar?

    ya adamlar usdt diye birşey çıkardı, fiyatı 1 usd dediler oldu bitti. yani abiler finansal bir kural koyup takılıyorlar, siz de bize teknolojisi şusu busu diye anlatıyorsunuz. “x parası çıkardık değeri 1 dolar” demeyip isteseler “değeri değişecek” de diyebilirlerdi. bu sefer gelip “usdt usd'yi ortadan kaldıracak değeri de 1000 usd olacak” güzellemeleri yapardınız.

    gelip, bize tedarik zincirinde daha güvenli ve takibi kolaylaştıracak diye blockchain güzellemesini anlatıyorsunuz. label ya da tag olarak kullanılacak birşey neden alınıp satılıyor?

    internet protokülünü bulan adamlar geri zekalıymış gerçekten. az akıllı olsalarmış, bize şimdi tanesi 30-40 bin dolardan ip adresi satıyor olurlardı. bakın ip adresi gibi arzı sınırlı olan ve hayatımızın her alanında ihtiyacımız olan birşey bile böyle para etmedi. yetmedi de ipv6 çıktı.

    uzun lafın kısası, blockchain'nin nimetlerini anlatıp da, sonra üstüne btc ya da bilimum coin'in değer kazanıyor olmasını böyle rasyonelleştirmeye çalışmayın lütfen. bu saydığınız projelerin hepsinde o coinler hala o hizmeti sunmak için kullanılabilir ama bu borsada işlem görmelerini yani değer kazanıp kaybetmelerini gerektirmez.

    bu saydığınız herşey bir platform özelliği ve normalde servis olarak sunulması gereken özellikler. bu servisi de normalde ya transaction fee ile sunarsın ya da coin başına sabitlenen bir ücretle. ideal olan iş modeli budur.

    ama adamlar btc üzerinden güzel bir hype yakaladılar. bütün servis projelerini coin olarak satmaya başladılar. ben de olsam böyle yapardım. ne uğraşacağım servis geliriyle. daha satılmamış işlere çat diye 100-200 milyon dolar toplayarak girdiler.

    ya adamlar casper coin çıkardılar. dediler ki, “hemen satılabilecek olanı 0.5 usd, 1 yıl kilitli kalacak olanı 0.3 usd.” arzdan sonra borsalarda 15-20 kat değerden işleme açıldı. bakın, belki bu size şu günün dinamikleriyle saçma gelmiyor ama böyle bir halka arz modeli finans tarihinde bugüne kadar yaşanmamıştır.

    birara bu blockchain yeni yeni revaçtaydı. ben de çalıştığım şirkette, otomotiv sektörü için blockchain'in uygulama alanlarını araştırırken birkaç proje fikri çıkarmıştım. araç bilgilerinin ve sigorta, kaza, parça seri nosu gibi tüm verilerinin blockchainde saklanması ve bu sayede güvenilirliğinin artması filan gibi bir projeydi. bir dre araçlar için bütün harita ve firmware güncellemelerini bu teknolojiyi kullanarak yapmak gibi fikirler sallamıştım. ya biz bu tip bir projeyi yapsak müşterisi bmw, audi gibi otomobil üreticileri olacaktı. gelir modeli de ancak yukarıda dediğim modellerden biri olurdu. yani normal it dünyasında, ben bunu “markete coin başına 0.5 usd'den arz edip sonra 50 usd'den okuturum” şeklinde projelendirmezdim ki? ama şimdiki çılgınlık ortamında, ben bunu size böyle pazarlar, yukarıda dediğim rakamlardan da 50-100 milyon coini ilk günden satardım. sonrasında o coinlerle sizin ne yapacağınızla da hiç ilgilenmezdim. sonra siz de buraya gelir “geleceğin projesi bakın; bmw ile anlaşmışlar; bütün araçlar bu teknolojile ile …” diye anlatır dururdunuz.

    ya arkadaşlar nft çıktı. bunca yıl her türlü piyasaya girdim. oturup bu nft'ye millet neden para veriyor anlamadım. ha ukalalık yapıp da, ben anlamıyorum diye para etmez diyemem ama anlamadım işte. yorumlara baktım. adam “geleceğin dünyası” demiş. “özel koleksiyonlardan şimdiden parça almak önemli” demiş. ne koleksiyonu abi? dijital birşeyin sahibi nasıl oluyorum amk? ya da adamın twitini niye satın alıyorum? şimdi bu sorularıma cevap bulamamam ya da cevapların saçmalığı önemli değil. ama blockchain üzerinden coin güzellemesi yapmanız da bundan çok farklı değil; anlayın istedim.

    umarım derdimi anlatabilmişimdir.

    bırakın yükseliyorlarsa yükselsinler. siz de daha fazla kazanın ve zengin olun inşallah. ama lütfen buna blockchain'i alet etmeyin.
  • fiyat tekrar yükselişe geçtiği için tekrar ilgi oluşacak ve yeni yatırımcılar gelecektir. bu yüzden tekrar ilgi gösterenlerin ya da yeni yatırım yapacak olanların herkesin yaptığı hataları yapmaması için kripto para piyasalarında işlem yapacak olanlara tavsiye vereyim dedim.

    herkesin benzer hataları yaptığı ve ilk denemelerde hep başarısız olduğu, kazanmanın en büyük sırrının yatırım psikolojisi olduğu bir mecra bu.
    ben de 9 yıl borsa, 5 yıl kripto deneyimi olan ve bu konuda iş kuran iktisat mezunu biri olarak yazmak istedim.

    bir çok kişinin hayatını değiştiren, bir çok kişiyi de bu cazibesiyle etkileyip daha sonra bilgisizce içine girenleri pişman eden bir dünya bu kripto para dünyası. bu piyasada başarılı olmak sanıldığından daha zor ancak şu da bir gerçek ki dünyanın geri kalanına nazaran başarının mükemmel derecede ödüllendirildiği bir yer.

    dünyanın tüm sektörlerinde kendini geliştiren, çok çalışan, hem bilgisiyle hem karakteriyle örnek gösterilen insanların nasıl harcandığını, asla hakettiklerini kazanamadıklarını çok gördüm. ama kripto dünyası kendini geliştirene, kurallarına uyana ve ne yaptığını bilene gerçekten yeni bir hayatın kapısını açabiliyor.

    klasik borsadan farklı olarak 7/24 işlem görmesi, sürekli bir devinim içinde olması, piyasa işleyişinde yatırımcıları da kendi mekanizmasına farklı rollerde (mining, farming, referans vs ) sürekli entegre etmesi yüzünden insanın hayatına sirayet eden bir dünya. o yüzden burada başarılı olmak için bir kurallar bütünü oluşturmak lazım.

    ben kendi tecrübeme göre bu dünyada başarılı olabilmek için iç içe girmiş 5 ilkeyi aynı anda taviz vermeden uygulamak gerektiğine inanıyorum ve anlattığım her başlıkta, yaptığınız hatalarla kendinizi bulacağınızdan eminim.

    1-kendini tanımak
    2-disiplin ve sabır
    3-duygusallaşmak
    4-portföy yönetimi
    5-vizyon

    1- kendini tanı,
    arkadaşlar başarılı bir kripto para yatırımcısı olmak için öncelikle bu piyasadan beklentinizi, yaşam tarzınızı, trade yapmanın sizin hayatınızda ne kadar yer kaplayağını, özel hayatınız ve iş hayatınızla uyumunu tespit etmeli ve son olarak ağzınız yanmadan önce piyasanın gerçeklerini kabul etmelisiniz.

    bunlar arasında bir uyumsuzluk varsa ya da karakterinizin zaaf olan noktalarıyla uyuşmayan yerler varsa en az bir iki kere rekt olacağınızı (yani tüm bakiyenizi kaybedeceğinizi) bilin.

    öncelikle trade yapmak sizin asıl işiniz mi olacak, hayatınız artık kripto piyasası üstüne kurulu mu olacak?
    yoksa bu sizin için sadece bir ek iş ve yatırım mı? pek çok kişi doğal olarak 2. seçenekte. ancak para kazanma hırsından gözü dönenler daha başlangıçta 1. seçeneğe göre işlem yapmaya başlıyor.

    trade yapmanın sizin için ek iş ve yatırım anlamını taşıdığını kabul etmeniz çok önemli. böylece asla gün boyu grafik başında duran, her gün bir çok defa işleme girip çıkan biri olmamanız gerektiğinin farkına varın. bu şekilde yaparsanız hem özel hayatınızı hem iş hayatınızı etkilersiniz, öte yandan trade işinde de işler kötüye gittiğinde (ki bu şekilde aralıksız işlem yapan herkes rekt olmaya mecburdur) hem trade’de kaybetmiş, hem de iş ve özel hayatınıza zarar vermiş olacaksınız.

    bu noktada bunun, sizin için bir ek gelir olduğunu kabul etmeli, bir anda zengin olma hayallerinden çıkmalı, zamana yayılmış bir plan içinde yavaş yavaş ve mümkün olduğunca az riskli bir şekilde para kazanmaya odaklamalısınız. kaynağı belirsiz yerlerden duyulup da aklınızda oluşan o "1 ayda parasını 10 katına çıkardı" söylentilerindeki kişi olma hayallerinden vazgeçin yoksa hayatınız kabusa döner...

    2- disiplin ve sabır:
    disiplin ve sabır bir biriyle iç içe olan iki etmendir. biri olmazsa diğeri de olamaz, o yüzden ben ikisine tek başlıkta değinmek istedim.
    disiplin, kulağa en sıkıcı gelen ama hayatın her noktasında en çok başarıya sebep olan etmendir. nasıl bir vücut geliştirme sporcusu uyku saatine, aldığı kalorilere, antrenman süresine ve setlerine hep dikkat ediyor ve bu disiplini bozmuyorsa yatırımda da aynı böyledir. evet belki sıkıcı, belki acı veriyor ama faydasını uzun zaman sonra benzersiz bir şekilde göreceksiniz.

    yatırım bir eğlence ve hobi değildir aksine kurallar bütünü olan bir iş’tir. bu bir iş ve iş hayatında eğlence ve hobi yoktur. evet, kazanmak zevkli bir şey. ilk başlarda kazandığınız zamanlarda bu size zevk verecek. bu noktada bu zevkin bağımlısı olursanız işi kumara dönüştürür ve uzun vadede kaybedersiniz. ben 14 yıldır casino sektöründe çalışan birisiyim ve uzun süredir yöneticiyim. kumarda kaybetmenin en büyük sebebi oyun süresinin uzunluğudur. ne kadar çok uzun süre oyun içinde olup işlem yaparsanız o kadar çok kaybedersiniz.

    bu yüzden kripto piyasasında bu yaptığınızın bir iş olduğunu kabul edip, kurallarıyla yapmaya çalışmalısınız. "her an işlemde olayım, adrenalin hissedeyim" mantığında olmamalısınız. çok bekleyip az işlem yapmalısınız. ve hem tecrübeliler tarafından verilen genel kuralları, hem de kendi hatalarınızdan çıkardığınız derslerin kurallarını harfiyen uygulamaya çalışmalısınız.
    tekrar ediyorum, bu bir iştir. iş yerinizde yukarıdan dayatılan kuralları duygularınızı karıştırmadan nasıl yapmak zorundaysanız, burada da öyle. dünya’nın her işinde kurallardan çıkmak ve işe duyguları karıştırmak işi bozmanıza ve bir süre sonra işinizden olmanıza sebep olur.

    başarılı olmak istiyorsanız kurallarınıza disiplinli bir şekilde uymanız gerekir. aksi takdirde başarısız olursunuz. kurallardan uzaklaşmaya başladığınız anda (örneğin bir önceki işlemde kazandınız diye işlem yaptığınız miktarı 2 katına çıkarmak, stop olmanıza rağmen devam etmek, alış yapmak için desteğe gelmesini beklememek, satış yapmak için dirence gelmesini beklememek, yada rr oranı 2’den aşağı olan bir işleme girmek) ya her zamankinden daha fazlasını kaybedersiniz ya da beklentinizden fazlasını kazanırsınız. böylece sonraki işlemlerde kontrolsüzlüğünüz artar ve ilk kaybınızda psikolojinizi yıpratacak bir sorunla karşı karşıya kalırsınız. bir kez olsun psikolojinizi bozmak, “bakiyemi aynı yere getirmeliyim” ile başlayan ve bakiyenizi eriten hatalar silsilesini getirir.

    1 lafım var. toprak bile 12 ay aralıksız mahsül vermiyor. insanların doğa anadan daha cömert olduğunu düşünüyor olamazsınız. o halde sürekli borsadan kazanç gelmesini beklemeyin. bazen haftalarca vermez, bazen bir anda verir. sadece sabırla şartların olgunlaşmasını beklemelisiniz. bakiyenize günlük değil daha uzun vadelerde bakmalısınız.

    ayrıca bir işlem açtığınızda gün boyunca 5 dakikalık grafikleri izlemenin faydası yok zararı var. grafikler sizi strese sokar. 5 dakikalık hareketler sizi içine çeker ve kararlarınızda 5 dakikalık hareketler etkili olmaya başlar ve işlemlerinizi etkiler. unutmayın küçük hedefler peşinde olanlar büyük hedefleri asla yakalayamaz. bir trade’e girdikten sonra grafikleri günde birkaç kez kontrol edin, alarm kullanın ve hayatınıza, işinize, arkadaşlarınıza, maçlara, flörtlerinize bakın.
    alım noktanız ile satım noktanız arasında fiyat binlerce dalga çizebilir. siz sonuca bakın, eğer ki o dalgalara bakarsanız dalgalarda boğulursunuz.

    tek bir trade sonucunda gelen para sizi zengin etmez, sizi fakir de etmez. daha doğrusu etmemeli! eğer ki 1 işlem sonucu kazanma ihtimaliniz olan para sizin maddi durumunuzu etkiliyorsa zaten o işlem en baştan yanlıştır, riski yüksekti.
    yatırım işinde de para kazanmak uzun vadede 10 tane yapıp bunların 4-5 tanesinde kazanmakla oluşur.
    yani bunun bir maraton, uzun vadeli bir iş olduğunu bilin. o yüzden her gün bir trade için uykusuz kalıp, sosyal hayatınızı ve iş hayatınızı ihmal etmeyin. bunun sonu gelmez.

    belki evet tek seferde büyük bir kazanç sağlayabilirsiniz. çok volatil bir işleme çok büyük para yatırıp başarılı olma ihtimalinde muazzam para kazanabilirsiniz. aynısı rulette, pokerde, sayısal lotoda, iddia’da da var. orada da yapabilirsiniz. ama siz borsadasınız ve adı üstünde bu bir “yatırım”. borsayla kumar arasındaki farkın zihin kontrolü olduğunun ve şans etmeninin daha az etkisi olması gerektiğinin bilincinde olun ve düşünerek hesaplanmamış hiç bir işleme girmeyin .

    3- duygusallaşmamak:
    trade işlemlerinizden duygusal olarak yıpranmamanız çok önemli. yukarıda da çok bahsettim. bu işi getirdiğiniz noktada uykusuz kalıyorsunuz, yüksek meblalar sizi heyecanlara, streslere sürüklüyorsa, 2-3 işlem ile zararı çıkarmaya ya da kâra geçmeye çalışıyorsanız, sosyal hayatınızı iş hayatınızı ihmal etmeye başlamışsanız bir bataklığa düşmüşsünüzdür. ve eninde sonunda tüm paranızı kaybedeceksinizdir. her yeni işlemde , eski hatalı işlemin etkisiyle yine hatalı karar vereceksinizdir.

    piyasa çoğu dönemde bir verir bir alır. grafikler testere gibidir. hem longlar hem shortlar sürekli patlar. böyle dönemler cambazların dönemleridir. çok az kişi para kazanabilir. bu noktada duygularınıza hakim olamayıp her an işlemde olmak zorunda hissedip gereksiz işlemlere girerseniz çok yıpranırsınız.
    başka bir duygusallaşma ise; boğa tabir edilen dönemlerde de piyasa delicesine verir, herkes kazanır. başkalarının sizden daha çok kazandığını gördükçe hırslanıp kıskanırsanız, siz de o kadar para kazanmak isterseniz limitlerinizi aşabilir, destekten uzaklarda işleme girebilir zarar görebilirsiniz. en kötüsü de bu agresiflik yüzünden piyasanın terse döndüğü ilk hafta her şeyinizi bir günde geri veririsiniz.

    4- portfoy yönetimi:
    -her işlem için kaç dolarlık pozisyon açacağınızı (ünitenizi) en baştan belirleyin. bu kuralı netleştirin ve sadece yıldan yıla ya da 6 aydan 6 aya bakiye limitlerinizi değiştirin.
    -kâr/zarar durumunuza aylık bakın. günlük haftalık bakmanız çok büyük bir hatadır, sakın bunu yapmayın. mesela kâr zarar oranınıza günlük bakarsanız ya da kendinize günlük hedefler koyarsanız piyasanın üst üste ters gittiği 2-3 gün olduğu zaman çok büyük hasar alacaksınızdır. örneğin kendinize günde 100 dolar kazanma hedefi koymuştunuz ve bir gün 100 dolar zarar ettiniz. ertesi gün yatırım psikolojisi yüzünden zararı çıkarma mantığıyla 200 dolar hedefleyeceksiniz. ve 200 dolar için daha çok işleme girip daha büyük üniteler açacaksınız. halbuki dünya’nın en yetenekli trader’ı da olsanız piyasanın verdiği kadarını alabilirsiniz ve piyasa o günlerde testere gibiyse bu kez zararınız 400 dolara çıkar. 3. gün bu durum devam ederse en iyi ihtimalle 800 dolar zarardasınızdır. ki böyle durumlarda genelde insanlar kontrolü kaybeder ve “ne de olsa bir yerden dönecektir” diye çok daha büyük üniteler işleme sokarlar. sonunda 3. gün batarsınız. 4. ya da 5. gün ise piyasanın bir anda düzeldiğini görüp çıldırırsınız. ne de olsa illa ki bir yerden dönecekti. ama siz çok aceleci davrandınız. günlük ya da haftalık hedefinizi tutturmaya çalışmak sizi kötü giden normal bir haftada rekt yaptı.

    -hedefleriniz ve hesaplarınız minimum aylık olmalı. ay sonu kârdaysanız bakiyenizin fazlasını çekin. başka bir yere aktarın. muhtemel zarar ettiğiniz aylarda buradan oraya ekleme yapın.
    piyasanın iyi gittiği günlerde bakiyenizde gördüğünüz kâr sizin değildir, piyasa dibe vurduğu zaman bakiyenizde kalan sizin kârınızdır.

    bir ay içinde %100 bile kâr ettiyseniz ertesi ay işlem miktarlarınızı arttırmayın. bir sonraki ay ters giderse sistemi bozmuş olursunuz.işlem miktarlarınızın kararını yıllık ya da 6 aylık vermelisiniz. borsada her şey bir süreç/dönem/döngü. iyi giden bir dönemde hemen işlem miktarlarınızı arttırırsanız, döngü icabı ters dönemde kârınızı fazlasıyla verebilirsiniz.

    tekrar ediyorum bu sizin duygularınızı karıştırmamanız gereken bir iş! bu bir nevi kendi şirketiniz. bir şirket kursanız ilk haftadan para kazandığınızda hemen harcar mısınız? ya da elinizdeki mal stoğunu işler 1 ay iyi gitti diye hemen 2-3 katına çıkartır mısınız?
    yoksa envantere, bilançoya, işlere uzun dönem mi bakarsınız?
    tabi ki uzun dönem bakarsınız...

    yatırım işinde de ortaya koyduğunuz bir sermayeniz var. neden kendi şirketinizmiş gibi yönetmek yerine oyun oynamaya meyilli olasınız ki?

    5- vizyon:
    uzun vadede orta seviye bilgiyle bile büyük olasılıkla işlemlerinizin %60’ın zararla stop edip, %40’ında kazansanız yine de kârda olacaksınız. tabi rr oranını bilerek sistemli işlem yaptığınızı varsayıyorum.

    5.000 dolarlık potansiyel bir bakiyeniz olduğunu ve ayda %5 kazanmayı hedeflediğinizi varsayalım. hesabınız bir yıl sonra 9000 $ olur. bu %80 kâr demektir. ve dünya’da yıllık %80 kâr sağlayan hiçbir yatırım aracı yoktur. kaldı ki biz kripto dünyasındayız. uygun zamanlarda bir ayda 2x yapabileceğimizi biliyorsunuz. 10 ay bekleyip, o 10 ayda %5 kâr hedefi için mücadele edip kalan 2 ayda boğa döneminde %50 hatta %100’lük kârlar elde edebiliriz. önemli olan o 2 aylık boğa dönemi gelene dek sermayeyi bitirmemek. yani, hafif bir kayıpla kötü bir ay geçirdiyseniz, bu pek sorun değil. aylık olarak genelde kâr elde ediyorsanız ve yanlış işlemlerle sermayenizi eritmiyorsanız bundan birkaç yıl sonra yeni bir ev araba alabilirsiniz. yeter ki disiplinden kopmayın, bunu bir iş olarak şirketiniz olarak görün ve uzun vadeli düşünün.

    sonuç;
    bu tecrübeleri edinmek için 2 yol var.

    ya okuduklarınızı ciddiye alıp, tecrübeli uzmanların yolundan uzun vadede, sindire sindire gidersiniz; ya da siz de bir servet verip uygulamalı öğrenmiş olursunuz.

    karar sizin.

    ayrıca
    https://twitter.com/…lek/status/1385884302718685184
  • dengesiziz artıyor gibi.
  • bugün nfp günü olduğunu hatırlatayım.
    bilmeyenler için;
    bugün saat 3:30'da tarım dışı istihdam rakamı açıklanacak, bu haberin sonucuna göre aşağı veya yukarı ani bir hareket olacaktır, aman dikkat.
  • şurdaki yorumları okuyacağınıza random bir btc telegram grupuna girip orda dönen goygoya katılmanız daha faydalı. yorumların %90'ı ülkenin btc konusundaki ortalama bilgisinin bir tık üstünde
hesabın var mı? giriş yap