• yeni başlayanlar için yazıyorum :
    1 - kesinlikle bir moda akımı değildir. "çekerim siyahı, gezerim aslanlar gibi!" dedin mi, olmuyor, örgüt rencide oluyor.
    2 - "black metal dinleyen kız kesin verir!" demekle, "dedemin arsasında 20 inekle seviştim!" arasında fark yoktur. black metalci kız da insan! *
    3 - caravan da kesişmeler, 2 biraya fit olmalar hayaliyle gorgoroth-tristania dinlemeye gidersen, kafan şişer gelirsin, yazık olur.
    4 - ebeveyn ile sorunu olan her insana black metalci denmez, annesine kafa atana da black metalci değil, hayvan denir.
    5 - rock ve tüm türleri kendisine öz ideolojisi olan yaşam biçimleridir. gençlik icadı olan bu akımlara saygı duyunuz!
  • her black metal grubunun da oldugu gibi ormanda klip cekmek veyahut ormanda klip cekmek (veyahuttan sonra bir sey bulamadim) konseptlerinden de anladigimiz gibi, ziyadesiyle cevreci bir muzik turudur... her defasinda yesili sevelim; "bakin ne kadar da yesil, ne kadar da orman oyle degil mi.. ama gozukmuyor lan karanliktan o da baska mevzu" konseptiyle gonullerimize girerler bir zeki muren edasiyla. severim, sayarim..
    - lan! tema vakfi klibe sponsor oldu, orman gozukmuyor karanliktan.
    - biraz acsak mi premier'de isigi?
    - yok lan! olmaz oyle.
    - evet lan olmaz... hay a.q.
  • icra eden kisiler yuzlerini boyamak, gulunc hareketler yapmak, cokpissatanikkorkunc goruneyim derken maymun olmak geleneginden vazgecmedikce dalga gecilmeye, hakkinda sakalar ve komiklikler yapilarak kari kiz ortaminda sahlanilmaya devam edilecektir. cunku komikler kardesim. malzeme bu. nasil dalga gecmeyeyim?
  • ülkemizde black metal tam manasıyla ilk kez 1988 yılında ankara-demetevler'de venom ve bathory hayranı olan ve daha sonra kendine katana adını veren tarkan'ın, yanına 3 kişi daha alıp witchtrap'i kurmasıyla ortaya çıktı. witchtrap, 1 yıl boyunca stüdyoda piştikten sonra konserler vermeye başladı. grup, öncülerin her zaman karışılaştığı bir takım tepkilerle karşılaşmıştı. enstürman çalmayı bilmedikleri, müziklerinin gürültüden başka hiç bir şey olmadığı, hatta dünyada black metal diye bir şey olmadığı, bunu kendilerinin uydurdukları bile söylendi...

    witchtrap bunların hiç birine kulak asmadan yoluna devam etti. oldukça hatırı sayılır bir seyirci kitlesi ile birlikte türkiye'de black metal piyasasının ve hayran kitlesinin oluşmasını sağladı. aynı zamanda türkiye'nin tüm dünyada dağıtılacak olan ilk yasal black metal albümü de witchtrap'e aittir...

    daha sonra istanbul'da ebonsight diye bir black metal grubu kuruldu (1993). bu grup satanist tavırlarıyla dikkat çekiyordu. aslında gruba gösterilen ilginin en büyük sebebi ise ne müzikleri, ne de felsefeleriydi. tek neden bir kız grubu olmalarıydı. ebonsight bir demo kaydedip piyasaya sürdü ve oldukça iyi bir satış grafiği çizdi. demo başarılıydı; ama ebonsight sahneye çıktığında gerçekler de ortaya çıktı. sahneye witchtrap gibi makyajlı ve deriler içinde çıktılar. atmosfer yüksekti; ama demodaki parçaları sahnede çalamadılar ve sahneden ağlayarak ayrıldılar. ardından piyasada cradle of filth ve darkthrone gibi gruplarla tura çıkacakları gibisinden söylentiler yayıldı; ama hiç bir şey olmadı.

    tekrar ankara'ya döndüğümüzde apopleksy, yeni adı ile diabolic yard karşımıza çıkıyor. grup her ne kadar death metal yaptığını iddia etsede yaptıkları black death idi. özellikle vokalist mesut usta bir şovmendi. kuruldukları tarihten itibaren tüm konserlerine witchtrap ile beraber çıktılar. (daha sonra mesut ve davulcu cem witchtrap'a transfer oldu.) diabolic yard, 1994 yılında ankara morfoloji salonu'nda verdikleri son konserinden sonra dağıldı. mesut ise akıl hastanesinde yatana kadar witchtrap'a bas çaldı. ankara, 1985'ten itibaren atağa geçti ve piyasaya sürekli olarak black metal grupları kazandırdı.

    bunlar: ehrimen, satanic verses, sietkafta, sarcophagus ve hypnos'dur...
  • neofolk, martial-industrial gibi türler bana yettigi icin dinlemedigim ama dinleyenlere ve kendisine sapsal bir tarzda saldirmadigim müzik türü.

    (bkz: abi burzum cok sikko yaa)

    bir de:
    (bkz: ayar aldiktan sonra aglayarak entry silmek)
    abi yapma yağ :(
  • valla bu müziğin çıkış noktası bir kere kiss değil, venom'dur. (bkz: venom) bu manyak adamlar sahnede her türlü aşırılığı sergilerken bunun aslında bir ''imaj'' olduğu gerçeğinin altını çizmemişler, sanki gerçekten adam kesiyormuşcasına kendilerini hayranlarına sundukları için bu müziği dinleyen insanların gerçeklik duygularına da hitap ediyordu. artık punkla bile aşırılıktan yetmemiş, hissizliğini daha fazla şiddet ve kan dolu imajlara hayran olarak gideren dönem gençliği, venom'a kucak dolusu sevgi sunmuştur.

    ancak bu türün delirmesinde, şu tosbağa suratlı hömpppfff ifadeli beşiktaş taraftarı makyajlı versiyonlarının türemesi önemli bir yer tutar. mekanımız norveç elbette. o zamanlar norveç böyle sakin sessiz bir sayfiye bölgesi. binlerce yıllık pagan geleneklerinin hüküm sürdüğü ancak zorla hristiyanlaştırılmış bir yer. odinlerin, thorların çocukları asla unutmamışlar tanrılarını. sanki bekliyorlarmış gibi, şeytan eksenli bir müziği duyunca elemanlar eyleme geçmişler. kilise yakmaktan tut, rahip pataklamaya, resmen dine karşı savaş açmışlar. e bu hareket de artık bir müzik türünü dinlemekten öteye geçmiş. bir de üstüne varg vikernes'in yediği haltlar da eklenince, ormanlarla dolu bu ex-pagan ülkenin insanları sağlam bir silkinmişler. yaani anlayacağınız bu adamların ormanlarda klip çekmeleri, o eski pagan inanışlarına duydukları derin özlemle alakalı. adamların hristiyanlaştırılmaları sırasında binlerce insanı ölmüş. black metal, bu insanlar için dine karşı gelmek için tam bir bahane olmuş. yoksa, adamlar özellikle orman da orman diye bu nedenle ısrar ediyorlar. o kaybettikleri doğaya dönmüş, medenileşmemiş, birey olan güçlü insanlar oldukları zamanlara öykünüyorlar.

    ancak elbette ki alice cooper'ın headbanger's journey'de de belirttiği üzre, bu türün bir çok temsilcisi imaj olayından gebermiş vaziyette. beyaz lens takmak cradle of filth bilekçisine yakışır misal. ancak şu anda en sağlam temsilcileri -kanımca- hindi burger olarak da ülkemizde tanınan dimmu borgir. ama bu adamlar da imaj da imaj olmuşlar artık. nerdeyse amy lee kıvamına gelmişler. ama bir reptile, bir insight and katharsis gibi şarkıları yapmış adamlar. boru değil.

    bir de çok bilinmez ancak summoning vardır. bu adamların derdi imaj falan da değildir pek. mükemmel bir albümleri vardır stronghold adında. ayrıca satryicon'un bir mother north'u da sağlamdır. anlayacağınız, her müzik türünde olduğu gibi, bu türün de sağlam temsilcileri vardır ancak genel olarak black metal, artık vıccık vıccık espriler üzerinden dalga geçilmesi bile insan yüzünde mimiğe neden olmayan, kendi halinde kendi yağında kavrulmaya çalışan bir türdür. kedi kesmeler, baltayla ormanda adam kovalamalar falan yok artık eskidenmiş o.

    bir de bildiğim kadarıyla godspeed you black emperor black metal grubu değildir. sonradan ağlamak yok. edit falan.
  • black metali sorgularken ilk olarak müzik nedir sorusunun cevabını aramalıyız. müziğin binlerce tanımı olmasına karşın herşeyden önce müzik dendiğinde dinleyenin dinlediğinden bişey anlaması söz konusudur. ama kalkıp da black metal dinlediğimiz zaman hadi bişey anlıyabiliyosanız anlayın da görelim. ne vokalin ne dediği belli ne bi solo var adam gibi davullar makine gibi. black metalin heavy metalin alt kolu olduğuna da tamamen karşıyım. bakın mesela glam metalle black metal arasındaki ufak farklara bi göz atarsak;

    1- black metal grupları yazdıkları lyriclerinde yüzde 90 satan, evil cart curt lafları geçer. görünüşte şeytana taparlar ancak kendilerine sorduğumuzda sadece imaj derler.

    2-glamcileri kliplerde nasıl görüyorsanız gerçek hayatta da öyledirler. taytsa tayt, zincirse zincir, permalı saçlarsa peröalı saçlar, halka küperlerse halka küpeler,dövmeyse dövmeler...bu böyle gider

    3-blackçiler dinledikleri lyriclerden bişey anlamaz sadece brutal-scream karışımı bir ses dinlemekten zevk alırlar.

    4-glamciler ve aynı zamanda heavy metalde, vokaller anlaşılır, yeri gelir ağlatır, yeri gelir zırlatır.

    5-glamciler neşeli insanlarıdır. hatta zamanında glam metale happy metal bile denmiştir.

    6-black metal karanlık,bunalımdır. hani ne gereği vardır.madem ölesin gerçek haytta da öyle ol o zaman

    7-ve ne yazıktır ki black metal asla gerçek anlamda virtüöz müzisyenler yetiştirememiştir. bana üç tane ünlü black metal kişisi söle desem kaç kişi söleyebilir merak ederim.

    8-heavy glam gibi müziklerin yetiştirdiği virtüözlerin, vokal sanatçılarının haddi hesabı yoktur. malmsteen olsun alice cooper olsun freddy mercury olsun dave mustaine olsun bon jovi olsun olsun da olsun...saymaya kalksam bitmez şimdi.

    bu örnekler daha uzatılabilir tabi. black metal dinleyenlere de saygım var ayrıca belirtiyim yalnız gerçek dinleyicilere onlar da epey bi az olsa gerek.

    ps: budaki black metal gruplarından kasıt venom falan değildir elbet, ki kastım burzum tarzı grupları kapsamaktadır.
  • true'dan* uzaklaştıkça güzelleştiğini (ve sevmeyenlerin de sevebileceğini) düşündüğüm müzik türü. (uzaklaşmaktan kasıt cradle of filth, dimmu borgir gibileri değil de dornenreich, nocte obducta, grabnebelfürsten gibi gruplar.)
  • sadece işi imajda bırakmayıp, gerçekten öyle hissettiği, öyle düşündüğü için bunu kendine hayat tarzı seçenler de vardır; ve hiç de dalga geçilecek, alaya alınacak icraatları yoktur bu insanların. ayrıca bu insanlar işi sırf imaja dökerek prim yapmaya çalışan sahtecilere karşı da hiç iyi şeyler beslemezler.

    (bkz: fenriz)
    (bkz: nocturno culto)
    (bkz: darkthrone)
  • ooof off. bilmeden fikir sahibi olmak, "black metal bok-püsür bir müzik türüdür" falan filan çok gülünç şeyler bunlar. komik olmayalım. "black metal klibi" denen kavramla dalga geçmek ayrı bir mevzu, ki zaten örneklere karşı çıkmak imkansız. hakikaten komik kardeşim. ama mesele o değil, konu da o değil zaten. şimdi görüyorum, misal bir klişe var. nedir, kendini "metalci" olarak niteleyen tipler gelip şey diyorlar "aabi ratatata gidiyor orda adamın biri böğürüyor, bunlar da müzik sanıyor yeaaa". e ben bunu in flames için annemden, veya metallica için babamdan da duyuyordum zamanında. senin ne farkın kaldı ayşte teyzeden, hatçe nineden. nerde kaldı o açık görüşlülük. oldu mu? olmadı.

    kaldıki, black metal nedir? black metal müzik dünyasının en kendine özgü alt-türlerinden biridir. bir şahsen pek uyuz olduğum denyolar denyosu varg vikerness'in burzum ile yaptığı devrimi meseleye objektif ve sadece müzik açısından bakan biri yadsıyamaz. burzum sonrası türeyen one-man-bandlerin yarattığı müzikal çeşitlilik başka hiç bir türde yok. ama işte, black metalin underground hali zaten kendi içine kapanmaya meyilli olduğundan, meseleye dışarıdan bakan insanları da itiyor. o ayrı, neyse.

    black metali müzikal açıdan ciddiye almayanlara ise sadece gülüyorum, çünkü hakikaten komik argümanlarla karşı çıkılıyor. hayatında hiç borknagar, arcturus, enslaved, son dönem emperor dinlememiş adamın black metalde progressive etkisini bilmemesi veya dissection dinlememiş adamın "black metalde müzisyen mi var yeaaaa" demesi komik kaçıyor. kaldıki black metalin özelliği şu, black metal bir derya. bilinen 5 iyi grup varsa bilinmeyen 100 iyi grup daha var. böyle yani.

    neyse, dar görüşlü olan zaten kafasının dikine gitmeye devam edecektir, ama öyle olmayanlar için black metal arayan insana müzik ziyafetleri sunabilecek bir denizdir. dışarıdan görüldüğü-gösterildiği gibi "berbat-sığ" bir müzik türü değildir, diyene inanmayınız.
hesabın var mı? giriş yap