bok çukuru

• caresizligi temsilen kullanilan kalip.
• (bkz: kubur)
• birinin diline düşmektense içine düşülmesi tercih edilen yer.
• (bkz: başağrısı)
• sansürcü'de adamın çalıştığı yerin,
  bölüm çalışanlarınca takılmış adı.
• bazen kendinizi bunun en dibinde hissettiğiniz anlar olur. belki bir dakika sonra bu histen kurtulursunuz ama anlık da olsa olur işte. buna üzülmeyin emin olun beterin beteri var. ne mi bu? hemen söyleyeyim. bu çukura bilerek güle oynaya bir daha çıkamamacasına atlamak.
• kullanıldığı yere göre bazen hukuken sakıncalı, ticari itibarı zedeleyici bir deyimdir.
  ayrıca sözlüğün ciddi manada sarsılmasına sebep olmuştur.
• çok zevkliymiş lan bu $ey. ahaha... yalana bak.
  
  bok çukuru işte oğlum/kızım/her neysen.
  yüzüyorum içinde, yazıyorum içinde.
  
  gece, yine gece bak. karanlık, zehirli, yaralı.
  ben, ağrılı. sancılı ben... bak, yokum aslında...
  yokum lan? ahaha.
  
  ama bak, gülüyorum lan. bak, gülüyorum işte. bo$ver.
  güldüm ya, yeter. ahahahahahahaha...
• "karşımda şu iğrenç çatılı çirkin bina olmasaydı...
  olmasaydı işte o zaman ermeni kilise'si daha güzel görünebilirdi..
  upuzun hurma ağacının gövdesi de görünebilirdi..
  kiremitleri düşmüş çatıdan 'nasıl olur da çıkan odun sobası dumanı' da..
  karşı daldaki iki karga,
  kilisenin sabah çanıyla uçuşan kuşlar,
  güneşin bulutlardan kurtuluşu,
  ve karşıda 'mavi barış çaputu' üstünde yükselen ucube beyaz bina...
  binanın sağ üst köşesine vuran kızıl güneş ışığı...
  birçokları gibi sol üst köşesi boş ve karanlık.. ya da tarih atılı...
  
  karşımda şu iğrenç çatılı çirkin bina olmasaydı…
  ve tabii ki insanların olmadığı bu vakitte...
  güneş soldaki câminin gri-mavi minaresiyle hizalanırken,
  karşımda şu iğrenç çatılı çirkin bina olmasaydı,
  birçokları daha güzel görünebilirdi...
  ve ben bu bok çukurunun bile göz yaşartan bir manzara kadar güzel olduğuna yemin edebilirdim... "
• kubur sorunsalı - çözüm değil nostalji:
  
  bokumuzu açığa mı bırakalım/yapalım ?
  
  köylülerin kişi başı bok üretimi fazla olduğu halde, nüfus yoğunluğu farkından, yeterince çaplı yapılan bir ev kenarı/ev altı bok çukuru neredeyse sonsuz zaman aileye hizmet edebiliyor, asla taşmıyor.
  
  bizim bok çukurumuz köy yolunun altına doğruydu, mıcırlanmazdan önce derin ve geniş kazmıştık. galiba 1985-88 aralığında ben üniversitedeyken. sebze bahçemiz de öyle aman aman uzak değil, yıllardır sorunsuz çalışıyor, yol göçmüyor, kubur bize mikrop saçmıyor, geçinip gidiyoruz.