coming soon

• gercek hayatla filmin icice girdigi ilginc konulu ve ilginc isimli, tayland yapimi korku filmi. klise olmaktan siyrilamiyor tabi ama izlemeye bir nebze deger. filmde, o kadar cok taylandca goruyorsunuz ki gun icinde tayland alfabesinin o ilginc harfleri aklinizdan cikmiyor..
• korku filmlerini seviyorum, hatta korku filmlerine bayılıyorum. bir korku filmini izleme süreci her zaman eğlencelidir benim için. film orijinal ve iyiyse, hele bir de gerçekten korkutucuysa, ki bu olasılık düşüktür, filme tam konsantre olarak keyif alırım. film pek orijinal değilse, ki genelde böyledir, takriben 10. dakikadan itibaren filmle dalga geçmeye başlarım. birazdan gelecek sahneleri tahmin ederim, filmdeki karakterlerle dalga geçerim, yanımdaki insanları korkuturum; sonuçta bir şekilde eğlenirim yani.
  
  "coming soon"un o gerçekten korkutucu filmlerden biri olma ihtimali düşük olduğundan film boyunca makara yapmaya hazırlamıştım kendimi. film beni şaşırttı.
  kesin yargı: film gerçekten korkunç.
  kesin yargı: son yılların en iyi korku filmlerinden biri.
  öznel yargı: 2009'un en iyi korku filmi.
  öznel yargı: korku filmlerini seviyorsanız bu filmi izlemek zorundasınız.
  
  spoiler vermemeyi tercih ediyorum, zira spoiler'lar bu filmin etkisini oldukça azaltabilirler. kabaca olayın ne olduğunu söylemek gerekirse; bir filmi izleyenlerin peşine düşen bir hayalet mevcut. ringu/ju-on tarzı bir lanet var yani. bahsi geçen iki filmden de daha korkunç olduğunu eklemeliyim filmin. en sevdiğim yanı da şu oldu: tansiyon filmin üçüncü saniyesinde başlıyor ve hiç dinmiyor. 'filler' (bkz: #8273314) sahneler yok. günışığını fazla görmüyoruz. her an korkutulabilecek vaziyetteyiz. ışığın kullanımı müthiş, sürprizlerse gerçekten sürpriz yaratıyorlar. korku filmi izleyenler bilir; gerek kameranın ilerlemesinden, gerek müzikten, ne zaman ne olacağını az çok kestirebilirsiniz. bu filmin en azından bazı sahneleriyse bu klişeyi kırmayı başarıyor. bu yüzden en güvenli olmamız gereken anlarda bile yeterince soğukkanlı olamıyoruz, zira her an başımıza bir şey gelebileceğini biliyoruz. bir korku filminin yapması gereken şey tam olarak da budur zaten ve "coming soon" bu konuda ziyadesiyle başarılı.
• dağınık saçlı ve giysili, korkunç suratlı dişileri kullanarak korkutmaya özen gösteren uzakdoğu korku filmleri zincirinin bir halkası.
• uzakdoğu'lu gardaşlar bu korku işini iyi beceriyorlar aga. shutter falan derken bu da pek güzel ve orjinal bir film olmuş. senaryo fazlasıyla özgün. her sahnede bir korku gerilim var lan filmde. akşam akşam alta sıçırtıyodu az kalsın. ancak birkaç yıl sonra hollywood remake'ini çeker içine sıçar.
• http://www.youtube.com/watch?v=2itmu97agee
• dvd kapaklarında shutter ve alone filmlerinin yönetmeninden^* diye bir ibare olduğundan izlemeye karar verdiğim bir film oldu. konusu bakımından orjinal bir senaryoya sahipken havasına mı giremedim nedir yönetmenin diğer filmleri gibi etkilemedi beni. yönetmeninin diğer filmlerini kronolojik olarak izlerseniz her yeni filmin bir öncekine göre daha az başarılı olduğunu görebilirsiniz. aslında bu filmde konu yeterliyken efektlerin başarısız kullanılmasından dolayı korkutma olayını gerçekleştirememiş malesef. son söz olarak diğer iki filmi seyretmediyseniz önce onları izleyin derim.
• (bkz: edgar a. poe türkiye)
• terminatör serilerini video kasetlerden izlediğimiz yıllardı. film başlamadan önce fragmanların ardından çıkan bu yazı benim için hep "komik son" anlamındaydı.
• bir dönem, sokağımızdaki bir vcd dvd kiralama dükkanında part-time takılıyorum. önceden de sohbetimiz olan bir abi geldi;
  "ya sinemada fragmanını gördüm, güzel filmmiş, kağıda da not yazdım, varsa sende bana bi çekiver".
  dedim "abi bi bakayım". abim sadece fragmanın bu kısmını eksik te olsa yakalamış ekrandan coming son şeklinde. gülemedim de, dedim "abi elimizde yok daha".
• hayvan gibi beğendim. cinamatography çok iyi. dramatik yapı üstune çalışılmış, bu şimdi niye böyle yaptıki/dediki dedirtmiyor insana. normalde korku filmlerimde tek bir tüyüm bile kıpırdamaz, bu filmde korktum açıkçası. film içinde film, filmlerin gerçekliğini artırmak için kullanılan ilğinç bir yöntem. american horror story nin roanoke sezonunda kullanılmıştı. severim o yöntemi. ayrıca tempo neredeyse hiç düşmüyor filmde. ışık karanlık dar mekan vs kullanımı çok iyi. sinemada izlemiş olmak isterdim bu yüzden. gerçektende diğer yöneymenlerin bu uzak doğulu yönetmenlerden öğrenecek çok şeyi var. korku filmi seven herkesin izlemesi gereken film. ayrıca dip not: halka, grudge, shutter falan benim bakış açıma göre bi filmin yanında bir iki gömlek daha alt derecede. o filmlerin mantıksal ve dramatik düzlemlerinde akla yatmayan bir takım şeyler bulabiliyordu insan ama bu filmde bu açıklar yok.