• eski bir osasuna'lı kalecinin evinde haklarında şöyle bir yazı bulunduğu rivayet edilir:

    1-eğer bir futbolcu kaleyi gördüğü zaman durmadan çalım atıyorsa bilin ki o c.ronaldo'dur. çalımlarının bitmesini bekleyin, bittiği zaman gidin ayağına çift dalın.

    2-eğer sadece kaleyi gördüğü zaman şut çekiyor, çevresi dolu olduğu zaman duruyorsa o messi'dir, kaçın ve canınızı kurtarın.

    3-eğer sizi gördüğü zaman seri çalımlarla ortadan kaybolmuşsa ve etraf sessizse bilin ki o şişman ronaldo'dur. merak etmeyin o sizi bulur...
  • şişko ronaldo adamın belini kırardı, şimdiki ronaldo dalak şişiriyor. şişen dalak daha gür bir şekilde çıkar ama kırılan bel yerine gelmez. miydi lan öyle bir şeydi.
  • birinin karnında 6 tane baklava varken, diğerinkinde bir tepsi baklava vardır.
  • brezilyalı olanı futbolu sevdiği için iyi oynuyordu, portekizli olanı ise futbolu iyi oynadığı için seviyor.
  • gece gece kuyuya bi taş atıp başlığı alevlendirsem mi diye düşündüğüm versus. neyse vazgeçtim ama yine de şunu söylemeden edemicem. bence ronaldo diğer ronaldo'dan daha iyi
  • kel ronaldo'yu (ulan bana da bunu dedirttiniz ya troller) sadece real madrid'ten hatırlıyorsun da, keşke inter, barcelona ve psv'de oynayıp tek başına çılgın atmamış olsaydı diyorum.
    tam olarak magic johnson-lebron james karşılaştırması gibi bir karşılaştırmadır bu. hangisi hangisi onu da sen bul.
  • birinin yeteneği fabrika ayarları olarak gelmiştir.
    diğeri ise çalışma ve azmin zaferidir. zaman içerisinde kendini geliştirmiştir.

    teknik olarak bakıcak olursak r9 fersah fersah ötededir.
    cr7 ise daha hızlı ve güclüdür.

    ama dribbling konusunda r9 daha öndedir. gençlik zamanlarını izleyin r9un bu kadar hızlı ve bu kadar kontrollu dribbling yapan başka bir oyuncu daha yoktur. resmen top ayağına yapışık giderdi full sürat koşarken ve nprmalde bir oyuncunun topla yavaş ilerlerken yapamıyacağı hareketleri o hızda yapardı.

    şimdi teknoloji çok gelişti, futbolcuları öyle iyi besliyorlar ve takviyeler yapıyorlar ki, bildiğin biyonik adama dönüşüyorlar.

    ama işte r9 a allah öyle bir bahşetmiş ki, dribbling videolarını izlerseniz anlarsınız.
    o kadar cüsse ile o hız o teknik, ben bunu başka bir futbolcuda görmedim daha. adamın başını öyle döndürürdü ki rakip nereye gideceğini şaşırıp ayakları dolanır yere düşerdi. en iyi çalımlarını 2v1 3v1 e karşı atardı. adamları birbirine sokardı. çok zeki bir oyuncuydu çok çabuk karar verirdi. sırtı rakibe dönük olduğu halde daha top ona gelirken ne yapıcağını bilir ve yapardı. beyin ve ayak kordinasyonu messide olduğu gibi doruk noktadadır.

    [https://www.youtube.com/watch?v=m8bzhnbqktq https://www.youtube.com/watch?v=m8bzhnbqktq]
    şu videoyu izlerseniz ne demek istediğimi daha iyi anlarsınız.

    velhasıl kelam
    cr7 tam bir profesyoneldir.
    r9 ise futbol oynamak için doğmuş bir adamdır.
  • birisi futbola çok şey katmıştır, diğerine futbol çok şey katmıştır.

    (bkz: il fenomeno)
  • ya bu romantiklerin “her şeyi biz biliriz, eskiden gerçek futbol vardı” kafasının gerçekten suyu çıktı. bir siz izlediniz ronaldo’yu, gerçek futbolu anasını satayım. aynen o zamanlar gerçek futbol vardı. koşu mesafeleri, efor, çalışma teknikleri bu kadar gelişmişken şimdi hokkabazlık yapıyorlar. bunların bir nesil öncesine de zamanında ronaldo’yu, zidane’ı anlatırken “bunlar da futbolcu mu? biz zico’yu, platini gördük. o zamanlar futbol çamurda oynanırdı, çamurda!!! ” diye saçmalarlarlardı. değişen bir şey yok. bakın yanlış anlamayın, lafım brezilyalı daha iyi diyene değil. brezilyalı da bir efsanedir ve gerçekten ismi bile insanı heyecanlandırır. benim lafım bir bok bilmeden romantiklik üzerinden prim kasan, konuyu ergenliğe bağlayan siboplara.

    kişisel görüşüme gelirsek ikisinin de kariyerine şahit olan biri olarak söylüyorum; çok net cristiano ronaldo’nun önde olduğu kıyaslama. gol sayısı desen cristiano’da, asist desen cristiano’da, kupa desen cristiano’da. süreklilik kısmına girmiyorum, malum diğeri çok şanssız sakatlıklar yaşadı; ama diğer her konuda cristiano ronaldo üstün. aynı zamanda iki ronaldo arası 9 yaş fark var. cristiano ronaldo ingiltere’de gol kralı olduğu ve şampiyonlar ligini kazandığı dönemlerde ronaldo henüz 31-32 yaşındaydı. yani sizin gerçek futbolunuzun dönemlerini de görmüş bu arkadaş ve henüz 22 yaşındayken içlerinden geçmiş.

    şunu kabul ediyorum, ronaldo nazario gerçek ronaldo’dur, potansiyeli ronaldo’dan yüksektir ve o talihsiz sakatlıkları yaşamasaydı belki de messi’nin de önünde gelmiş geçmiş en iyisi olurdu; ama malesef yaşadı.keşkeler ile karşılaştırma yapamayız.

    son olarak ayrıca değinmek istediğim bir güruh var. bunlar bu adamı doğru düzgün izlemediğine emin olduğum, sırf bilgili görünmek için muhalefet olan çakma romantikler. bu tipler her konuda çıkar karşımıza, burada da sekmemiş. adam “ronaldo’yu real’de oynarken izleyenler bilmez, öncesinde bacelona’da, inter’de, milan’da şov yapıyordu.” demiş ve aklınca cristiano diyenlere futbol dersi vermiş. paşam ronaldo’yu çok izlemiş; ama milan’a real madrid’den sonra transfer olduğunu, biraz da sakatlıkların etkilerinden dolayı güç ve çabukluğunu kaybettiği için iyi bir performans veremeyip 1 sezon sonra ülkesine döndüğünü bilmiyor. bir şey sallıyorsanız çalışın arkadaşlar. sonra edit filan uğraşırsınız...
  • eğer top sürmek topu tepip son sürat koşmaksa evet ronaldo luis nazario de lima yavaş kalıyor c.ronaldo'ya göre.

    ama bir de şöyle bir şey var: [https://www.youtube.com/watch?v=uvuew6x7tm0 https://www.youtube.com/watch?v=uvuew6x7tm0]

    şimdi tekrar düşünün "dribling nedir?" diye. özellikle ronaldo'nun inter öncesi barcelona ve psv dönemini gördükten sonra kafanızda driblingin tanımı tekrar oluşacak. daha doğrusu, kempes, maradona, pele, zico, socrates gibi futbolcuların dribling yetenekleriyle bire bir aynı olduğunu göreceksiniz ronaldo'nun dribling yeteneğinin. topu sürerken ayağından maksimum 30 santim açarak ne kadar hızlı gidebilirsiniz?
    işte ronaldo bunu canlı canlı gösterdi o dönemde.

    eğer italya'ya gidip 2 kere diz bağlarını kopartıp sakatlanmasaydı şu an pele, maradona gibi futbolculardan da üstün tutabileceğimiz tek futbolcuydu bu adam. kariyeri sakatlıklarla dolu geçmesine rağmen hala bir kısım futbol severin "şimdiye kadar izlediği en iyi hücum oyuncusu" sıfatına layık görülüyorsa, durup bir düşünmek lazım. bu adam sakatlıktan yeni çıktığı dönemde makine gibi oynayan alman milli takımına dünya kupası finalinde yoktan 2 gol var edip atmış bir adam.

    ayrıca kendi döneminde, öncesinde ve sonrasında oynamış futbolcular tarafından bu adam kadar favori gösterilmiş bir başka futbolcu daha yoktur. o dönemin futbol zekası en yüksek, kariyeri başarılarla dolu, kimine göre en iyi futbolcusu olan zidane bile bu adam için şu cümleleri* söylemişken, bu adamı eleştirenlere bok yemek düşer.

    *"oğlumla arka bahçemizde futbol oynarken hep en sevdiğimiz futbolcular olurduk. oğlum ben olurdu, ben ise ronaldo."

    hadi hayırlı traşlar.
hesabın var mı? giriş yap