• bu sene hava epey soğuk. benim dizlerde de bir sorun var. kalın kumaştan bir pantolon lazım. eskiden pötikare kumaştan yünlü pantolanlar olurdu, kış için, şöyle yanı beli kapalı... onlardan alsam bi'tane... iç ses o eskidendi dedi ama nafile... aramak için düştüm yola...
    hilafsız yirmi mağazaya girmişimdir. ne kalın yünlü kumaş pantolon var, ne de yanı beli şöyle yerinde olanı. moda bu diyor satıcı kızlar. tam üzerinize uydu efendim denen pantolonlar benim 46 beden olduğumu da düşünürseniz -yani göbek çapından dolayı da bir çekme var- belimden bir karış aşağıda...
    yahu benim modalık zamanım mı? dizlerim, belim sıcak dursun diye bir pantolon alıcam. hadi moda diye rengi kahverengi olmasın, nefti olsun. hadi fermuarlı olmasın, düğmeli olsun. ne biliyim düz paça olmasın, duble paça olsun... ama, elli yaşındaki kadına da moda diye düdük belli pantolon olur mu? bunu yapan hazır giyim firmalarında hiç mi akıl yok?
    e böyle söylenip durunca cevap alınır, oturulur aşağıya..
    a aa olur mu? şimdi eşofman altları bile kısa belli... hanımlar öööle istiyor! kime satıcaz hacı baba donu gibi pantolonları ?!?
    bana!!! ( demedim tabi)
  • nerden baksan beş yıldır, bildik tekstil firmalarının kalıplarını değiştirmeyerek seri biçimde ürettiği pantolon çeşidi. yüksek ihtimalle icadındaki ilk maksat, kadının bel inceliğini ön plana çıkararak dikkat çekmekten ibaretti. ancak maksadıyla kendi sonunu hazırladı. zira beli ince olan kadınlar, vaktiyle bele oturan pantolon ve etekler, olmadı belden sıkıca kemer bağlanmış elbiseler giyen bir neslin devamıydı. bel üzerindeki baskı basenlere kayınca, beller rahatlayıp yayıldı. düşük bel pek de o kadar süper durmamaya, zamanla gerçekten kötü görünmeye, başka model bulamayıp alamayan pek çok kadını bir de espri malzemesi haline getirmeye başladı.

    beli açıkta bırakan kısa bluz da bu tür pantolonun tamamlayıcısıydı. şimdi bluzların boyları uzamaya başladı. dileriz, pantolonlar da yavaşta yukarı gelir, ortada bir yerde buluşurlar. aksi halde, üretici firmalar, düşük bel kalıbından vazgeçmedikçe iki nesil sonra türk kadının beli ortalama 90cm olacak gibi görünüyor.
  • değişik diyaloglara sebebiyet verir ülkemizde

    - vaay abi hanım düşük yapmış hayırlı olsun şş yakışır
    - ne diyosun lan sen !
  • gençliğimi çürütmüş moda akımı. şimdiki gençler ne kadar şanslı olduklarının farkında değil, gözünü sevdiğimin yüksek bel modası ya. gerçi şimdi de yarım tişört modası var. bi usturuplu kıyafet modası gelmeyecek mi arkadaşım? 50ler geri gelebilir mi lütfen?
  • evet evet, giymeyi seviyoruz ama 30'la yaşlarda hepimiz diyalize mahkum olacağız
  • baklava kasli gobekler icin oldukca basarili, ve fekat ayva gobekler icin giyildiginde oturulmamasi gereken, ancak ayaktayken hos durabilecek pantolon turu.
  • en boktan popoyu bile guzel gosteren icat.*
  • bir rivayete göre, 90lı yılların başlarında amerika'da çıkmış, sonra tüm dünyaya yayılmış, ülkemizde de fazlasıyla tutulan pantolon modası ya da her ne sikimse. ortaya çıkış hikayesi biraz garip, garip olduğu kadar da ironiktir. o yıllarda (ki sadece o yıllarda değil, her dönem) amerika'da zencilere yapılan ırkçı uygulamalar bu modanın çıkışını hazırlamış. zenci suçluların gözaltı durumunda veya gözaltı sürecinde üstlerindeki metallere, özellikle de kemerlerine el konulurmuş. kemerleri alınan zenci suçluların pantolonları bellerinden düşer, o zamanki anlayışa göre utanılacak bir duruma düşerler, bir anlamda aşağılanırlarmış. bu hadiseyi protesto etmek isteyen diğer zenciler de "hepimiz biriz" diyerek kemerlerini çıkarıp öyle takılmaya başlamışlar. böylece hem onlara destek olduklarını gösterecek hem de bu uygulamayı protesto edip, ayrımcılığı kamuoyuna duyuracaklarmış. sonraki süreçte ise bakmışlar tarz olmuş, beyazlar da düşük bel yapmışlar pantolonlarını. sonracıma nerden nereye sürüklendiği üzgün gözlerle izlenen bu mevzu, ayrımcılığa, ırkçılığa karşı başlatılan bu tepki kapitalizmin kurbanı olmuş. biz de bilmeden, merak etmeden giymiş, giydirmiş, almış, aldırmışız bu tip pantolonları.
  • açıkçası bunlar ilk çıktığında bana bir rahatlama gelmişti. o zaman ince elastik kot kumaşı da çok rastlanan bir şey değil, hele doksanlarda alındıysa annemler almış ve herhalde uzun süre dayansın diye en kalınından aldırıyorlar, pantolonların kemer kısmında haliyle katlana katlana dikilmiş yer kayış gibi, e bi de göbek deliğinin üstüne kadar tırmanıyor, zımbası püsürü -bu arada haşa kat pantolon dışında bir şey giymek opsiyon değil cool olmak icabı- oturunca insanın bobregine kadar kesik atıyordu dar kesimliyse. bu beller biraz düşerken kumaşlar da bir yumuşadı sanki, bir rahatlama geldi pantollara. bi de bol pantollar çıkmış, paçaları eze eze paramparça etmişiz onlar giyiliyor, erkeklerde boxerlar fora, of iyi 2000ler yaptı bugün. neyse lafa dalmışım kendi kendine konuşan ihtiyar gibi, sonra o pantolonların belleri gittikçe daha da düşmeye başladı. leğen kemigini geçtik aşağıya iniyoruz. oldu mu? olmadı. sistit olduk, idrar yolları enfeksiyonu olduk çeşit çeşit. amcalar teyzeler "böyle giyinme yavruum çocuğun olmaz" dedi. gel zaman git zaman leğen kemegi üzeri hizasında, göbek deliginin 3-4 cm altında anlaştık zannediyorum ben, yıllardır almıyordum pantolon, geçenlerde gittim alayım artık diye, yüksek bel de aşırı düşük bel kadar bela. kaburgaya kadar tırmandırılmış n'oluyoruz ya? bir de bütün pantollar aşırı likralı. çorap gibi. hem likralı hem yüksek bel yapmışlar, stretch filmle göğüs kafesine kadar sarılmış gibi, sosis gibi oluyor insan. denerken çıkarırken ter içinde kalmak da cabası. bence hiç bir pantol bilekten çekildiğinde camı yarı açık kalmış saatte yüz kırk kilometreyle giden araba gibi flopflopflop sesi çıkarmamalı ve çekince uzamamalı. en düşük bel yine göbek deliği hizasında buldum aldım bir tane. her şeyin aşırısı zarar yavruum. modadan hazzetmiyorum evet. çünkü benim giyebildiklerime yirmi yılda bir sıra geliyor. düşük belin ilk zamanları ben seni özlüyorum. bir sonraki pazar soyleşisinde 90lar ortasındaki boybandlar, doksanlarin ilk yarısındaki burak kut, ve okayiyamaşitakombamba üzerinde duracağız. sağlıcakla kalın. şimdi ankara stüdyolarına bağlanıyoruz.
  • bunu tekrar moda yapmaya çalışanın iki yakası bir araya gelmez umarım. bir nesil senin yüzünden simit sahibi oldu ya.
hesabın var mı? giriş yap