• uzun zaman sonra yükselişin heyecanını yaşıyorum. içim kıpır kıpır :) böyle bir duyguya sahip olmak herkese nasip olsun diyelim.

    ı am an alone giant
  • geçenlerde biriyle tartışırken, tartıştığım kişi nasıl bir bağlantı kurduysa, bizimle ve tartıştığımız konuyla alakasız bir üçüncü kişinin özel hayatından bahsederek kendini haklı çıkarmaya çalıştı. bir anda sözünü kesip artist artist "kes sesini, adamın özel hayatını anlatma bana!" diye tersledim. çok utandı ve konuyu kapattı. karizma da büyüklük de bende kaldı; ama adamın özel hayatını çok merak ediyordum ben ya :/ sözünü kesmeseydim de anlatsaydı keşke. umarım çok juicy bir şeyler kaçırmamışımdır. :'(
  • bahar alerjisi adlı zıkkım bitmezse burnumu şiştiği için,gözlerimi yaşarıp yandığı için söküp atacağım
  • bazı şeyleri zorlamamak lazım. ya sen hazır değilsin ya da gelen sana hazır değil.
  • aslında evlilik fikri hiçbir zaman ne hayallerimde ne de aklımda vardı. sadece şimdiki eşim hayatıma girdiğinde bana ne yaptıysa artık bu adamla evlenebilirim dedim ve evlendim. şimdi geri dönüp baktığımda acaba erken mi evlenmişim diyorum. üniversite bitti ve evlendim. şimdi bütün hayatımı onunla çizmem gerekiyor. hayallerim var ve bazılarında yanımda olsa da bazıları ona çok uzak. ya da ben çok ayran gönüllüyüm. bu ara çok karmaşığım çok.
  • dün başıma gelenlerden sonra anladım ki şu anki düzende eli kolu uzun birilerini tanımak hayat kurtabilir. saçma sapan herhangi bir sağlam dayanağı olmayan bir suçlama yüzünden hayatı kararabilir insanın kurulan bu yeni düzende.
  • her evden gidişimde lütfen seneye geri döndüğümde ailem bıraktığım gibi olsun kimseyi alma benden hayat diye dua ediyorum
  • beni hayal kırıklığına uğratan, kendimden başkası değil.
  • yokuş aşağı yürürken bileğim burkuldu ve rezalet bir şekilde düştüm sonra da hiçbir şey olmamış gibi yoluma devam ettim.
  • bir yazar abime mesaj attım bunu ama sizlerin de yardımını bekliyorum.

    çıkmazdayım ey sözlük

    üst mesaj şuydu: kız uzun zamandır beni sallıyordu ve hakaret ederek "kendini ne sanıyorsun. ne bu atar gider" demiştim ve diğer gün buluşalım denmişti. kızla bir senedir tanışıyoruz. mayıs ayında ilk buluşmamızı gerçekleştirdik ve daha sonra ben bodrum'a staja gittim ve sırf onun için 1200 lira harcayıp, kısıtlı zaman içinde yanına geldim ama sonra iletişimimizi koparttı. son 3 haftadır yeniden konuşmaya başlamıştık.

    "üst mesajda anlattığım gibi o kızla perşembe akşamı buluştuk, konuştuk, bana neden yazın öyle yaptığını sordum, hayatında kimseyle uğraşmak istemediğini, o yüzden yazın öyle yaptığını anlattı, otoparkta ipleri elime alarak yakınlaştık, 20-25 dakika boyunca ona olan aşkımı anlattım, beni bir senedir uğraştırdığını anlattım, bunu anlatmam etik değil ancak tüm olay bu sırada oldu, öpüşme aramızda bu anı hiç unutmayacağımı anlattım, artık mutlu olmak istediğimi, onu çok sevdiğimi, ilk buluşmamızı, bana bakışını anlattım, özür diledi, beni durağa bıraktı ve sırada da ellerimiz birbirinden hiç ayrılmadı. paris'e staja gideceğim de onu aldatmamdan mı korkuttuğunu sordum, hayır cevabını aldım. omzumda yatırdım, çok huzurlu 1 saat geçirdim ve düşünmesi gerektiğini söyledi ancak ben böyle bir şey yapmaması gerektiğini anlattım ve anlaştık. yani ben öyle düşünüyordum.

    dün saat 10.30 gibi okulda olup olmadığımı sordu, gelirim dedim, iki saatlik yolu gittim. aslında ne diyeceğini biliyordum. kendisi üç senesinin biri peşinde geçtiğini anlattı ve ben bildiğin yüzüne hakaret ettim, "aptalsın, safsın" diye. kendi başımdan geçen aldatılma hikayesini anlattım. gene ellerini tuttum, gene yakınlaştık, ama bilinçli olarak öpmedim, o da "yapma, karşılık vermek zorundayım" dedi ve gıcıklığına öpmedim. bir saat boyunca benim zamanımı çalmak istemediğini, bir ilişkiye başlarsak benim daha çok üzüleceğimi, kendisinin "bulutlar üzerinde hissedeceği" bir aşkı aradığını söyledi. ben bunun imkansız olduğunu, benim de zamanında öyle zannetiğimi ama realitenin öyle olmadığını anlattım. her zaman ilişkide bir tarafın çok daha sevdiğini, bir senedir gözünün içine baktığını anlattım. o, çok seven tarafın kendisi olmak istediğini söyledi. kafam çok karışık. ve bu tüm konuşma ya elini tutarken ya da birbirimize sarılmışken, ensemdeki saçlarla oynarken gerçekleşti. sonra bir sonuca varamadık ve konuşmaya daha sonra devam etme kararı aldık. ancak, bu gerçekleşir mi bilmem. benim çok agresif olduğumu, egolu biri olduğumu iddia ediyor. kendisine "bodrum'dan dört haneli rakamlar verip, 52 saatliğine yanına gelen" başka bir enayi bulamayacağını anlattım. ama anlamak istemiyor. kendisi çok inatçı, ben ondan daha çok inatçıyım. o aramızda bir ilişkinin olmaması konusunda diretiyor, ben olması konusunda, birlikte bir mutluluk inşa edebileceğimizi iddia ediyorum ama inanmıyor.

    abi, mesaj mı atayım, gideyim gene dudağına mı yapışayım ne yapayım ki vazgeçsin hiç bilmiyorum. kendime karşı koyamıyorum. dün gece sırf rahat uyuyabileyim diye gece çıktım içtim ve öyle uyuyabildim. tek argümanı, kendisinin bir şey hissetmediği, ancak otoparkta gözleri dolu dolu biraz da olsa hissettiğini söyledi. abi hayatımın en güzel anıydı ve bilmiyorum nasıl olacak. delirmek üzereyim. ilişkimiz var ama yok gibi. iki ay sonra gideceğim ve halletmezsem paris'ten kalkıp gelmeye çalışırım. bilmiyorum, içim allak bullak."

    yorumlarınızı bekliyorum sözlükçüğüm
hesabın var mı? giriş yap