çırpınıp içinde döndüğüm dünya
-
bir edebiyatçının siyasetten korkması, onu kendi yazı dünyası için kabalık ya da ayak bağı olarak görmesi bana
zavallıca geliyor. siyaset yediğimiz ekmeğe, içtiğimiz suya,
aldığımız havaya, yattığımız yatağa, yürüdüğümüz sokağa
girecek, bütün bunları çekip çevirecek ama şiire girerse bu
yanlış olacak, edebiyat dışı olacak. bundan kaçmak, yaşanılan kötülüğün üretilmesine pasif bir biçimde katkıda bulunmaktır. gözetilecek tek bir şey var, iki alanın dilini birbirinin yerine koyacak bir ucuzluğa düşmemek. dünyanın bütün büyük şiirleri, dünya görüşü ne olursa olsun, yetkin bir politik bilince sahip şairler tarafından yazılmıştır.
(bkz: şükrü erbaş)
ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri
takip etmek için giriş yapmalısın.
hesabın var mı? giriş yap