7 entry daha
  • bayılıyorum şu yazarların çizerlerin, yaşadıkları bohem ama kaygısız dertsiz hayatlarını gözlerinde büyütüp fakirlerin çok mutlu olduklarına karar vermelerine. ismet beyin de bu entel yanılgısı, yaşadığı hayatın dertsizliğinden, banallığından ileri geliyor olsa gerek. o kadar mutlu olduklarına kanaat getirdiyse, böyle bir önermeyi şiirine meze edeceğine oturup baca temizleyip sırıtsaymış mutluluktan. sonra da ay sonuna borçları yetiştirmek uğruna tansiyon hastası olurken halen sırıtmaya devam etsin. "ne güzel lan baca temizlemek, fakirlik. ağzımız kokuyor ama süper mutluyuz arkadaş bu neymiş ya acayip mutluyum lan" demeye devam etsin. fakirlik üzerinden teoriler üzerine yorum yapmak edebiyatın kaçış noktası sanırım. "abi düşünsene çok cahilsin, hiçbir şey bilmiyorsun ne kadar mutlu olurdun" felsefesi yıllardır konu kıtlığı çeken kolpa edebiyatçıların tutundukları dal olmuştur. anladığım kadarıyla öyle olmaya devam ediyor.
4 entry daha
hesabın var mı? giriş yap