9 entry daha
  • öncelikle bir örneğini görmeniz için:
    (bkz: gerizekalılaşmam)

    dengeli besleniyorsanız, bariz bir depresyon vb. psikolojik bir rahatsızlığınız yoksa, bu hissettiğiniz halet-i ruhaniye farklı bir sebepten kaynaklanıyor olabilir.

    son 4-5 yıldır böyle hissediyordum.
    farkındalık kazandığım süreç içerisinde bu duruma sebep olan, kendimde gözlemlediğim 3 tespit var. bunları, bulundukları bu durumdan rahatsız olan arkadaşların işine yaraması ümidiyle paylaşmak isterim.
    ----------
    1-gün içerisinde vaktin önemli bir kısmını birşey izleyerek, dinleyerek, okuyarak geçirmek.

    günümüzde özellikle bireyler olarak televizyondan, bilgisayardan ya da telefondan sürekli bir görüntü ya da sese maruz kalıyoruz. bunların hiçbiri olmuyorsa ekşisözlük'ten yazı okuyoruz şu anda olduğu gibi. zihin sürekli bir girdi halinde oluyor.
    izlediğimiz şeyler öğrenme açısından bize bir şeyler katıyor olabilir. ancak fazla girdi sebebiyle beynimiz bir noktadan sonra ambale oluyor.

    ----------
    2-zihni birşeylerle sürekli meşgul etmek.

    1. tespitte bahsettiğim üzere beynimize sürekli bir girdi sağlıyoruz. açıyoruz video izliyoruz, sallıyorum bu video gaye su akyol'un "istikrarlı hayal hakikattir" şarkısının klibi olsun, klip bitmeden, evet bitmeden google'a "gaye su akyol" yazıp, hayatını vikipedi'den okumaya başlıyoruz. onu da tam okumadan dikkatimizi başka birşey çekiyor ve ona yöneliyoruz.
    beyne sürekli bir bilgi girişi var ama beynimize bu bilgileri yoğurması ve üzerinde düşünmesi için zaman ve imkan tanımıyoruz.
    ----------
    3-iç sesinizin konuşmasına izin vermemek.
    bu da yine aslında 2. tespitle ilintili. zihnimize bilgiyi yoğurması için nefes dahi aldırmadığımız gibi, edindiği bilgiler için bir yorum yapmasına dahi müsaade etmiyoruz.
    bunu farkettiğimde şunu da farkettim: en son ne zaman içimden konuştum hatırlamıyorum. hatta iç sesim bana yabancı geliyordu. kısık, cılız bir ses olarak işitiyordum. iç sesimin cılız olması sebebiyle anlık olarak hayal ettiğim şeyler de derinlik kazanmıyordu.

    ----------
    bu 3 tespit ışığında neler yapılabilir?
    - telefondan, televizyondan ve bilgisayardan mümkün mertebe, elzem olmadıkça uzak durabilirsiniz.
    - bırakın iç sesiniz konuşsun, baskılamayın. iç sesiniz konuştuğunda ona kulak verin. beyninize bir es vermesi için zaman tanıyın.
    - araçta yolda giderken müzik vs. açmayın, sadece motorun sesini dinleyin. toplu ulaşım aracı kullanırken, kulaklıkla müzik dinlemek yerine dışarıya bakıp hayal kurun.
    - sözlükte çok vakit geçirmeyin. sözlükteki çoğu yazı edebi bir metin olmadığı için sizin kelime dağarcığınızı, konuşmanızdaki akıcılığı azaltır.

    kısaca bi salın şu beyninizi kardeşim.
7 entry daha
hesabın var mı? giriş yap