9 entry daha
  • 1999 yılında ankara'da tesadüfen tanıştığım yaşlı bir amcadan öğrendiğim kadarıyla; 70'li yıllarda (sanırım 70'lerin sonu) van'da bir üniversite kurularak, atatürk'ün van için vasiyeti sayılabilecek isteğini gerçekleştirmek üzere, van üniversitesi kurucu heyeti oluşturulmuş ve 1981 yılında, yani atatürk'ün 100. doğum yılında üniversitenin açılması hedeflenmiş.
    ancak araya giren 80 ihtilali, kuruluşu biraz geciktirmiş ve üniversite 1982 yılında kurularak, 1983 yılında öğrenci almaya başlamıştır. yine de bu gecikme üniversite'nin adını değiştirememiştir.
    üniversite'nin çekirdeğini eğitim enstitüsü oluşturmuştur. o zamanlar eğitim enstitüsü, şehrin yaklaşık 10 km güneyindeki edremit ilçesi yakınlarında, şimdiki van yüksek ihtisas hastanesi'nin bulunduğu yerde hizmet vermekteymiş. üniversite kurulunca yöneticiler -hangi akla hizmettir bilinmez- edremit ilçesi yakınlarında kendisine ayrılan yeri beğenmeyerek, şehrin ~15 km kuzeyinde yer alan zeve kampusu'nu kurmaya karar vermişler.
    daha önce de belirtildiği gibi şehirden hemen her mevsimde -ortalama 4-5 santigrat derece- daha soğuk, daha kurak ve açıkça söylemek gerekirse dımdızlak bölgede yer alan zeve kampusu aradan geçen yirmi küsur yılda hala yeşillendirilememiştir. bunun nedeni olarak kimileri, kampus bölgesinin önceden göl suları altında kalmış olmasını, kimileri göl suyundaki sodayı ve kimileri de ziraat fakültesi'nin beceriksizliğini göstermektedir. nedeni tam olarak bilememekle birlikte gözlemim odur ki kampus bölgesindeki topraktan çok kuma benzeyen toprak yapısı bitkilerin yaşaması için elverişli değildir.
    tüm edremit ilçesi'nde olduğu gibi yüksek ihtisas hastanesi civarında da yeşilliği ve doğal güzellikleri gören üniversite personeli hala kampusu kuzeyde kuranlara küfretmekte midir bilinmez.
    bu arada ilahiyat fakültesi çok şenlikli bir fakülteymiş zamanında. son şenliği, el ezher üniversitesi'nden yatay geçişle öğrenci alma girişimi olmuş. bu olaydan sonra yök fakülteyi cezalandırarak öğrenci alımını durdurmuş. yıllardır öğrencisi olmayan fakülte akademik personeli de kendini yayın ve araştırmaya vermiş.
    üniversite'de halen öğretime devam eden, eğitim, fen-edebiyat, iktisadi idari bilimler, mühendislik, tıp, veterinerlik ve ziraat olmak üzere 7 fakültenin yanı sıra, 2009-2010 akademik yılında (öncelikle resim bölümü'ne) öğrenci alan güzel sanatlar fakültesi ve yukarıda belirtilen nedenlerle bir daha öğrenci alıp alamayacağı belli olmayan ilahiyat fakülteleri bulunmaktadır. ayrıca van'ın hemen her ilçesine yayılmış olan meslek yüksek okulları da mevcuttur.
    şu anda üniversite'de yaklaşık 11 bin öğrenci öğrenim görmektedir.
    2008 mayıs-haziran aylarında (danıştay kararı sonrası) rektörlük tarafından basına şov yapmak amacıyla kısa bir süre için kampus'e türbanlı öğrenci girişi yasaklanmış olmakla birlikte, 2008-2009 öğretim yılı başından itibaren tas ve hamam eski halini almıştır. bugün bırakın kampusu, fakülte binaları ve (öğretim elemanına bağlı olarak) sınıflarda bile türbanlı öğrenciler mutlu-huzurlu bir biçimde öğrenim yaşamını sürdürmektedir.
    işin komik yanı, kampuse öğrenciyi türbanlı alan rektörlük, fakülteleri binalarına; fakülte binasına türbanlı öğrenci girişini engelle(ye)meyen dekanlıklar ise öğretim elemanlarını sınıflara türbanlı öğrenci almamaları konusunda kerhen uyarmaya devam etmektedir. ancak bu uyarıların somut bir sonucu olmadığı için yüzüncü yıl üniversitesi halen türkiye'de türban yasağının işlemediği üniversite olarak tanınmakta ve türbanlı öğrenciler tarafından en çok tercih edilen üniversitelerin başında yer almaktadır.
19 entry daha
hesabın var mı? giriş yap