undisputed 2 last man standing

• filmde, tanrının her gün üstüne eden insanların bulunduğu ve izbe koğuşlarında edilen küfürlerin paslı pencereler arasında duyulduğu bir hapishaneye düşen dünya ağırsiklet dövüş şampiyonu bir boksörün özgürlüğünü kazanmak için verdiği mücadele anlatılıyor.
  
  birçok amerikan hapishanelerine kıyasla filmin büyük bir bölümünün geçtiği chornya cholmi hapishanesi hükümlülerinin, acınacak kadar kötü bir durumda olmaları, bizlere yıllardan beridir yansıtılan ''hapishanelerdeki kaslı zenci'' klişesine yapılan bir vurgu olarak nitelendiriyorum. tabi hapishanenin rusya'da olması ve doğu avrupa ülkesinde siyahi insanların azımsanacak derecede olmaması bu durumu, benzerlerinden ayrı tutmamı sağlayabilir; fakat öyle tahmin ediyorum ki rusya'nın psikopatları da yok değil. sözgelimi intihara meyilli yazarları gibi. neyse...
  
  birçok turnuvada 26 şampiyonluğu bulunan michael jai white ile tae kwon do'dan kickboxing'e kadar birçok spor dalında deneyim kazanmış scott adkins'in aynı filmde rol almaları, martial arts hayranı olan benim gibi birisi için filmi muazzam ölçüde önemli kılıyor. demem o ki, filmi izlerken yaşadığınız hayata şükredebileceğiniz bir farkındalık içinde buluyorsunuz kendinizi. hakikaten kötü yerler şu hapishaneler.
  
  son olarak bu filmi izleyen bunu da izledi: (bkz: undisputed 3 redemption)