29 entry daha
  • bir müddet önce hakkında birşeyler yazacaktım ancak kendisinin "kayıp" olması nedeniyle cevap veremeyeceği bir durumda yazmanın uygun olmadığını düşünmüştüm kısmet bugüneymiş.

    merak etmesin, ben kendisi gibi şahsa odaklı bir yazı yazmayacağım konumun o olmasının nedeni bir süredir gözlemlediğim yeni bir sol jenerasyonun en nadide örneği olması. bu nedenle aslında kişisel olarak fazlaca ciddiye alamayacağım gecimsiz hakkında yazmayı uygun gördüm.

    "hayatını tkp düşmanlığına adamış, tkp'ye küfrettikçe solcu olduğunu zanneden bir güruh türedi son zamanlarda (ki çok farkında olmasalar da, kendileri akp'nin ideolojik alandaki hegemonyasının ürünüdürler). (...) bir de ikinci bir tip var. bunlar da solun içinde gözüken, ama kendi dertleri dışında solu asla ciddiye almayan, kabaca kürt destekçisi/kürt milliyetçisi hatta kürt fanatiği denebilecek kimseler." diyor zverkov ki bence gecimsizin içinde bulunduğu sol profile dair yapılmış en iyi tanımlardan birisi.

    gecimsizi uzunca süredir takip ediyorum, başka platformlardan. bir dönem bir taraf gazetesi fanatiğiydi aynı dönemde ufuk uras konusunda kimseye söz ettirmiyordu. ta ki her iki odak da kürt siyasetine rağmen adımlar atana kadar da durum böyle devam etti. her iki odağın da akp'ye ne kadar teşne siyaset yürüttükleri aşikarken savunan gecimsiz bir anda dönüştü ve şimdilerde anarşist olduğunu söylüyor. kendisi bu esnada bolca "düzeni reddetmek" nutukları da savurdu ancak diyorum ya bu odaklar aslında en başından beri "düzeni reddetmiyordu" dolayısıyla gecimsiz için bu odaklardan kopuşu da "düzeni reddetmek" bahsinden olmadı. her iki kesimin kürt siyasetçileriyle çelişmesi oldu. bu durumun zverkov'un tespitiyle ne kadar örtüştüğünü tekrar belirtmek isterim.

    gecimsiz gibiler aslında oldukça fazla. dikkat edin hiçbir konuda ne istediklerini anlatamazlar. onlar sadece eleştirmeyi bilirler. gecimsizin ütopik, bütünlüksüz ve yöntemsiz hayalleri dışında sözlüğe katabileceği herhangi bir tahlil yoktur. en temel konuları bile bilemez. ha keza şürekası.

    bazen eleştirmek yerine iftira atma konusunda hassas olurlar ve gerekli cevabı aldıklarında sağcı bir ağızla örgütlülüğünüzü diline dolarlar. onlara göre sizin örgütlülüğünüz dar bir bakış açısına hapsolmanıza neden olmuştur ki, bu eleştirinin kaynağı türkiye'de özellikle 12 eylül sonrası sola sağdan atılan çamurlardandır.

    gecimsiz gibiler garip ilkeleri sol sanarlar. örneğin burjuva siyasetine yargının müdahalesi kabul edilemez der ve sosyalistlere ilke tayin ederler. siz bu konuda bir ilke olamayacağını söylersiniz. gecimsiz gibiler akp eleştirisin kapitalizmi eleştirmemek olduğunda ısrarcıdır ancak kendileri 1923 momentinde veya ittihat ve terraki döneminde kapitalizmi tartışmaz, kapitalizmin tercihlerini ve çıkışsızlıklarını konu etmez sadece öznelere odaklanırlar. bir yandan lenin alıntısı yapar öbür yandan ötekileştirme gibi marksizm'in yapısal olarak sorunlu olduğu konuları sanki marksist bir tutummuş gibi diline dolarlar.

    gecimsiz gibiler hiçbir zaman emperyalizm demezler, hiçbir yazdıklarında emperyalizmin yönelimi konusunda fikir yürütmez, adını bile ağzına almazlar ve siz bunu hatırlattığınızda sanki emperyalizm diyerek ulusal sermayeyi aklıyormuşsunuz, tsk'ya yedekleniyormuşsunuz havası yaratmaya çalışırlar. ancak gerçekte örneğin kürt hareketinin emperyalizmi olumlayan, müdahelelerini meşrulaştıran adımları olduğunda konuyu ulusların kendi kaderlerini tayin hakkı meselesinde iğdiş ederler. örneğin dikkatimi çekti son nato toplantısı bangır bangır asya'yı kana bulayacağını belirtirken, gecimsiz ve arkadaşları bu konuda tek kelam etmez. türkiye'nin füze kalkanı projesine üye olması konusunda söyledikleri tek bir söz bile yoktur. ancak düşünün aynı nato toplantısında pkk'ya karşı mücadele kararı çıksaydı geçimsiz ve onun gibiler neler yazacaktı...

    emperyalizm konusunda sessiz kalanlar bir anda bakarsınız lenin'den alıntılarla konuya girişirler ancak bir başka ortamda bir de bakarsınız ki aynı profil kronştad'ı tartışıyor. hayır gecimsiz ve onun gibiler tam bir anarşist olsa ben de heyecanlanıp bu konuları tartışabilirim ancak konu böylesi bir amorflukla ele alındığında aklıma ister istemez, sıkıştıkça marks'a lenin'e başvurup solun nasıl olması gerektiğine karar veren liberaller geliyor.

    aslında gecimsiz gibiler faşizan bir söyleme de sahiptirler. onlara göre örneğin onurlu kürtlerin sigortası pkk'dir ve bu nedenle bu harekete sığmayacak bir ufukunuzun olması sizi "onursuz" yapabilir ya da tkp'liyseniz, gecimsiz biri çıkıp başlığınızın altına "tkp'li kürt oksimorondur" diye yumurtlayabilir.

    tkp başlığında 19 entrysi, adalet ve kalkınma partisi başlığında 0 (yazıyla sıfır) entrysi bulunmasının garipliği varsın kendisinin çelişkisi olsun. bu apolitik, eklektik ve birikimsiz sol profilin en güzide örneği olan gecimsiz ve arkadaşlarının sol üzerine kelam etmeye ne kadar hakları olduğu kendi vicdan muhasebeleridir.

    son olarak not düşeyim istedim bu konu da sadece gecimsize özel olsun istedim. benimle tartışırken "bu polocan fanatik, rokoko ve uco'yu severim" diyen gecimsiz, uco için başka ortamlarda "boş adam, değmez tartışmaya" diyebilir. bu da onun bu bahsini ettiğim profilde özgünleştiren tutumu olsun.

    edit: "emperyalizm konusunda sessiz kalanlar bir anda bakarsınız lenin'den alıntılarla konuya girişirler ancak bir başka ortamda bir de bakarsınız ki aynı profil kronştad'ı tartışıyor." evet bu cümle biraz karışık oldu. anlatım noksanları içeriyor ancak demek istediğim şudur, geçimsizin teki tipi solculuk işine geldiği yerlerde lenin'i hatırlar. eklektiktir ve onlar tıpkı zverkov'un belittiği gibi sol-sosyalizm gibi bir derde sahip değillerdir. onların derdi kürt siyasetine bütün solun biat etmesidir.
25 entry daha
hesabın var mı? giriş yap