7 entry daha
  • altyazısı nete düştü, indirdik, izledik, de niro'lu bir filmi daha aradan çıkardık. kendisine teklif edilen her rolü kabul edip oynayan, dolayısıyla hayal kırıklığı yaratan de niro bu kez yaratmıyor. "böylesi dandik bir filmde rol almak yakıştı mı ha de niro, söylesene de niro, cevaplasana be adam?" dedirten filmlerinden sonra bu kez daha başarılı bir filmle çıkıyor karşımıza. paul weitz'in yönettiği film bir baba-oğul hikayesi anlatıyor bizlere. gerçeklerden uyarlama bir film, lakin hiçbir zaman olayları acite etmeye yeltenmiyor weitz. fazlasıyla duygusal bir hikayeyi gözyaşı döktürmeden aktarıyor izleyiciye. yer yer gülümsetiyor, güldürüyor da. sıcacık evimizde otururken evsizliğin nasıl bir şey olduğunu anlamamız zor. sadece tahmin ederiz. bu film bizlere evsizliğin ne kadar da zor olabileceğini gösteriyor. de niro'nun canlandırdığı baba karakteri üzerinde sokakta yaşamanın ne kadar iğrenç bir şey olduğunu görüyoruz. de niro hayalci, ırkçı, homofobik, öfkeli, sorumsuz, sarhoş, alkolik, iki yüzlü bir yazar ve baba rolünde oldukça iyiydi. onun oğlu rolünde paul dano filmin yıldızı olmuş. sağlam performans sergilemiş. film babasından kısmen nefret eden ve babasına benzememeye çabalayan bir adamın yavaş yavaş babasına benzemesi ve bundan sonra dümeni kırıp kendisini kurtarmaya çalışmasını ele alıyor ayrıca. izlenir, kısmen başarılı bir bağımsız film. de niro sayesinde izlenilitesi (ne demekse artık) artıyor. izleyin ve evsiz olmadığınız için şükredin.
18 entry daha
hesabın var mı? giriş yap