sarı tutku

• 2000'li yılların fosforlu cevriye'si. adına kitaplar yazılacak, filmler çevrilecek, hatta belki de angara'nın bağrından bir andrew lloyd webber çıkıp adına pavyondaki bebe diye bir müzikal yazacak. sahnede kendisi tarafından saldırılmak, süsülmek, aşağılanmak ve ereksiyonun namümkün olduğu şartlar altında altına yatmak için büyük paraları gözden çıkartan orta anadolulular şahsi kanaatimce türk yeraltı edebiyatına nadide bir inci kazandırmak üzere, hem de ağır roman'ın papucunu dama atarcasına.
  
  çok mu ütopik buldunuz? o takdirde sarı tutku için yazılmış aynı adlı muhteşem şarkıya buyrun. janr tabi ki angara havası. sözlerini cumhuriyet ve dünya tarihinde internet ortamına ilk aktaran kişi olmaktan gurur duyuyorum, işte o sözler, copy paste değil alın teri:
  
  dönüm dönüm var tarla
  acımaz satar valla
  herkes tanır alemde
  dolaşıyor milyonlarla
  
  ulus cebeci fark etmez
  gazinodan hiç çıkmaz
  sarı tutku oynayınca
  içer içer hiç bıkmaz
  
  arabası son model
  para akıyor illegal
  hadi masalar donansın
  hiç mühim değil masraflar
  
  ulus cebeci fark etmez
  gazinodan hiç çıkmaz
  sarı tutku oynayınca
  içer içer hiç bıkmaz
  
  tanır onu ankaralı
  hiç olmuyor ki oralı
  alemde var atarı
  üç bin beşyüz havası
  
  ulus cebeci fark etmez
  gazinodan hiç çıkmaz
  sarı tutku oynayınca
  içer içer hiç bıkmaz
  
  ekmek parası için pavyonda çalışmaya başlayıp sonra bir fenomen olan bu kadın nasıl olup da fenomen olmuştur, bu yollardan nasıl geçmiştir, geçerken kimlerle karşılaşmıştır, kaç kadına "boyun devrilsin heriiif" diye bağırtmıştır ve en önemlisi şarkıda bahsi geçen illegal paralar nereden kimden gelmiştir; işte bunların hepsi bir başyapıt için gerekli un, su ve yağdan ibaret olup helvayı yapmak sevgili türk yeraltı edebiyatçılarının harcıdır.