9 entry daha
  • dark tower serisi içinde kesinlikle diğer ciltlerden kalın çizgilerle ayrılan parça. sk, olacakları biraz olsun tahmin etme yetisine sahip, belki biraz internetten araştırma yapmış, mümkün sonlarla ilgili biraz olsun kafa yormuş herkesi ters köşeye yatırıyor bu kitapta. ayrıca bir önceki cilt olan wolves of calla'ya göre song of susannah, roland'ı daha az gördüğümüz, duyduğumuz bir roman olmuş. yani gerekli noktalardaki müdahalelerin haricinde roland hikayenin akışına karışmamaya çalışıyor sanki. sol elinin işaret parmağıyla gökgürültüsü yaratmak dışında. sanki bizim dünyamızda (gülün dünyası) afallamış, abandone olmuş bir hali var. ve allaha sükür dans etmiyor!

    roman adından da anlaşılacağı gibi susannah ve mia arasında geçiyor daha çok. ama farklı zamanlar ve mekanlar arasından da olsa ka-tet'in iletişimi kesilmiyor. sarı paltolu alçak adamlar, vampirler, sayre (ki emirleri direk flagg'den aldığına eminim) korkak bir doktor, fare kafalı insan vücutlu bir hemşire. hepsi ışının yolu üstünde ka-tet'in yolunu kesiyor. ve mordred . neyse daha fazla devam edersem spoiler vericem..

    ve son olarak king öyle bir bitiş hazırlamış ki ben kendimi the waste lands'in bitişinden daha kötü hissettim. sanki herşey bitmiş gibi hissediyorsunuz ama bir cilt daha var gelecekte..

    o herşey bitti duygusunu ürkütücü son dörtlükle de besliyor king.

    commala-come-come,

    the battle's now begun!

    and all the foes of men and rose

    rise with the setting sun.

    ama yine de;

    "given by the tet corporation, in honor of the beame family, and in memory of gilead"
25 entry daha
hesabın var mı? giriş yap