ben gene sana vurgunum

• şarkının güftesinin bunca güzel olmasının sebeplerinden biri de eli öpülecek bir edebiyatçının, sabahattin ali'nin elinden çıkmış olmasıdır fikrimce ki, sabahattin ali bugün sevdiğimiz, takdir ettiğimiz başka bir dizi şarkının sözlerinin altına da imzasını atmıştır. yine nükhet duru'dan melankoli (beni en güzel günümde/ sebepsiz bir keder alir/ bütün ömrümün beynimde/ acı bir tortusu kalir..), zülfü livaneli'den leylim ley (döndüm daldan düşen kuru yaprağa, leylim ley/ seher yeli dağıt beni, sar beni, leylim ley..), edip akbayram'dan aldırma gönül (dışarda deli dalgalar/ gelir duvarları yalar/ beni bu sesler oyalar/ aldırma gönül aldırma..), sezen aksu'dan dağlar dağlar (başım dağ, saçlarım kardır/ deli rüzgarlarım vardır/ ovalar bana çok dardır/ benim meskenim dağlardır dağlar..) ya da pek çok sevdiğim çocuklar gibi (bende hiç tükenmez bir hayat vardı/ kırlara yayılan ilkbahar gibi/ kalbim hiç durmadan hızla çarpardı/ göğsümün içinde ateş var gibi/ başını göğsüme sakla sevgilim/ güzel saçlarında dolaşsın elim/ bir gün ağlayalım, bir gün gülelim/ sevişen yaramaz çocuklar gibi..) hep sabahattin ali şiirleridir.
  bu son iki sezen aksu şarkısı ben sana vurgunum'un da olduğu gibi ali kocatepe bestesidir hem. ali kocatepe ise kanaatimce imajdan kaybeden, ama hakikaten çok nadide besteleri olan bir insandır.
  doğan hızlan'ın zamanında anlattıklarına bakılırsa sabahattin ali bu şiiri konya'da öğretmenlik yaparken, o dönemin ünlü edebiyat siması nahit hanım için yazmış. sene 1920'ler olabilir sanırım. düşünün, daha cumhuriyet bile yeni kurulmuş, internet bile yok.