30 entry daha
  • yeterince araştırılmadığından yanlış tanınan, yanlış tanıtılan dildir (bkz: #7419822)

    öncelikle esperantonun sondan (ve baştan) eklemeyle türetme ile baya alakası vardır.

    ör:

    sano; sağlık
    malsano; hastalık
    malsanulo; hasta
    malsanulejo; hastane

    esperanto'da bulunan akusatif aslında türkçe'de de vardır. "esperanto öğreniyorum" örneği bir istisnadır. bunun yanında "esperanto'yu öğreniyorum" da yanlış bir kullanım değildir. hatta esperanto da istisna olmadığı için alıştıktan sonra akusatifli kullanmak daha kolay bile sayılabilir. gerçekten daha matematikseldir çünkü. fiilin hangi tümleci etkilediği bellidir.

    sıfatların çoğul yapılması da yine aynı sebepten dolayı daha mantıklıdır. örneği inceleyelim: "yeşil ve kırmızı bardakları raftan indir, yeşilleri tezgaha koy". bu örnekte ilk yeşil tekil, ikinci yeşil ise çoğuldur. bu aslında şu an alıştığımız için bize çok normal gelse de sıfırdan bir dil yaratırken çözülmesi gereken bir problem olarak görülebilir. ingilizce'de, türkçe'de ve pek çok dilde olmadığı doğru ama italyanca da aynı bu şekilde (hatta daha zoru) işlemektedir.

    kolay öğrenilemediği hususunda; bir araştırma yaparken esperanto hakkında şöyle bir şey okumuştum ki ana dili ingilizce olan iki denek grubunun birine bir sene esperanto, daha sonra bir sene fransızca, diğer gruba direkt olarak iki sene fransızca öğretiliyor ve birer dönem öğrenenlerin fransızca daha az eğitim aldıkları halde daha başarılı oldukları gözleniyor. bunun açıklaması da "ne kadar fazla dil bilirsen yeni bir dili o kadar kolay öğrenirsin" hipotezi ile aynı dayanağı paylaşıyor: dilin mekaniğini kavradıktan sonra parçaların daha kolay yerine oturması. esperanto öğrenmek de -tartışmasız- dünya üzerindeki herhangi bir doğal dili öğrenmekten çok çok daha kolay.

    bunların dışında türkçe'den türetildiği aşırı milliyetçi bir varsayım yanlışlığından başka bir şey değildir. zira yaratıldığı dönemde türkçe henüz sistematik bir dil halinde değildir. belki esperanto'nun yaratıcısı zamenhof linguist olduğu için eklemeli-türetmeli dillerin yararlı olduğunu görmüş olabilir, ama fazlası değil.

    ancak kabul etmek gerek ki esperanto'nun dünya dili olması ütopyalar ütopyasından başka bir şey değil... aslında ne güzel olur avrupa birliği esperantoyu her ülkenin ikinci resmi dili (veya resmi dillerinden biri) haline getirse ve avrupa parlemantosunda parlementer sayısı kadar simultane tercüman olmasa. 72 milletten insan esperanto dilinde sevişsek, çoşsak, kudursak yarabbi...
98 entry daha
hesabın var mı? giriş yap