• teoride baldır şekerdir falan bu kız ama gerçek hayatta durum pek böyle olmaz. şurda iki kelimeyi bir araya getirip düşündüklerini anlatabilen, standart üstü türk erkeğinin dahi kafa yapısı bazen ağzımı açık bırakıyor. hepsinin değil de çoğunun diyeyim. sokakta işler daha da çığrından çıkıyor. kolunu çarpsan hazır ola geçip ''kız dediğin istanbul gibi olmalı'' marşı söylemeye başlıyor adamlar.

    erkeğin aramasını beklemeyip kendisi arayan kız gayet normal bir şey yapıyor da karşısında normal insanlar yok. karşısındaki erkeklerin büyük kısmı sürünmeye, yalvarmaya, trip çekmeye alışmış tipler. bizim burda kezban deyip bir tarafımızla güldüğümüz kızlar, erkekler için ''zor kız'', helal olsun dediklerimiz de ''yollu''. maalesef gerçek bu. böyle erkeklere gidip normal, insan gibi davrandığında sonuç hüsran olur. çünkü bu topraklardaki standart bir erkek eğer hoşlanıyorsa veya seviyorsa kızın aramasına fırsat vermeden kendisi arıyor. aramıyorsa da ilgilenmiyor demek oluyor. kendisi arayan kız ''ben bu oyunu bozarım'' deyip kendini ortaya atınca bir halt değişmeyecek yani. kurallar belli. ya buna göre oynayacaksın ya da türk erkeğiyle işin olmayacak.

    ''ama ben öyle değilim'', ''bizim bi ahmet abi var hiç öyle bir insan değildir'', ''şahsen aramamı beklemeyip kendisi arayan kıza aşık olurum'', ''valla hiç öyle trip falan çekemem, adam olsun insan olsun kendini prenses sanmasın'' falan gibi itirazları duyar gibi oluyorum. sahalarda da görmek istediğimiz laflar bunlar. sesiniz çıksın!
  • aramayan erkeğin, gururdan değil gerçekten aramak istemediği için aramadığını henüz keşfetmemiş kızdır. erkekler aramak istedikleri zaman ararlar, sevdikleri zaman belli ederler, özledikleri zaman söylerler..eğer bunları yapmıyorlarsa sevmiyor, özlemiyor, aramak istemiyorlardır..bu kıza tavsiyem boş yere kasmasın, fazla enerjisini kendisini seven ve sevilmeyi hak eden insanlara harcasın..
  • - meraba hilmi.. aramanı beklemeyip ben kendim aradım..
    - cansın..
    - seni hülyayla sarmaş dolaş görmüşler dün..
    - mecik cansın..
    - herşey bitti hilmi.. cehenneme kadar yolun var..
    - dur kapa da ben ofisten arayım.. çok yazmasın..
  • aslında normal kızdır ama türkiye gibi bir ülkede pek de işe yaramaz. oysa konuşmak istediğin birini aramaktan doğal ne olabilir, değil mi? öyle değil ama. siz burada süper kadın, harika kadın dediklerine bakmayın. pratikte çoğu zaman hiçbir geçerliliği yoktur. peşinde bir sürü kadın olan adam da, yalnızlıktan ölüyorum diyeni de aynı davranışları sergiliyor ya ona şaşırıyorum ben asıl. diyorum ki hadi diğeri sürekli farklı bir kadınla takılıyor da ondan böyle. e diğerine ne demeli?

    birkaç hafta önce çocukluk arkadaşımla görüştüm. bu adam da sözde kaç yıldır yalnız, yalnızlıktan bıkmış ama, belli. bunu sosyal medyadan tanıştığı biri aradı buluştuğumuzda. kadının sesini ben de duyuyorum. böyle bıcır bıcır, enerjik bir ses tonu geliyor karşıdan. bizimki mıymıy, böyle isteksiz isteksiz konuşuyor. neyse bu kapattı telefonu. "ne o? canın konuşmak istemiyor herhalde?" dedim. "yok ya. ne bileyim o çok konuşkan ya, ondandır" falan dedi bu. ses etmedim. ertesi gün de görüşeceklerdi.

    görüştükten sonra aradım bunu. "eee nasıl geçti?" diyorum. "iyi geçti aslında. hatta en çok da o konuştu, ben dinledim. ama buluştıktan sonra aramadı işte" diyor bana. "sen aradın mı?" diyorum, "hayır" diyor. "görüşmek istemiyor musun?" diyorum. "yoo, aslında istiyorum" diyor. "kadının yerinde olsam seni ben de aramam" diyorum. dönmüş bir de bana "neden" diyor ya. yemin ederim ben bu erkek zihniyetini anlamadım, anlamayacağım. "yanımdayken bile mıymıy, isteksiz isteksiz konuştun. benim bile enerjimi düşürdün. kadın zaten istemese buluşunca o kadar muhabbet mi eder seninle? sen sus pus olunca herhalde istemiyor, istiyorsa arar demiştir. türkiye gibi bir ülkede sen böyle mıymıy konuştuğun halde kadın bir de tutmuş seninle görüşmüş. böyle isteksiz konuşman yüzünden senin aramanı beklemesi normal değil mi? hem yalnızım diyorsun hem de karşındaki insanı aramıyorsun. bence sen yalnız kalmak istiyorsun" dedim, bir şey diyemedi tabi. hem yalnızlıktan şikayet edip hem de neden böyle davranıyorsunuz kuzum?

    debe editi: (bkz: yerel tohumun yasaklanması/@paranormal paranoyak)
    edit 2: mesajlardan anladığım kadarıyla bu şekilde ne çok erkek varmış, şaşırdım gerçekten.
  • k:kız
    e:erkek

    e: alo aşkım?
    k: alo!
    e: naber?
    k: niye aramıyorsun, sabahtan beri ne haltlar ediyorsun? ben aramasam arayacağın yok! neyinim ben senin söyler misin?
    e: tatlım ne oldu şimdi ya?
    k: ha bide ne oldu şimdi? hem ben arıyorum hem de oldu şimdi? pardon rahatsız ettik beyefendi.
    e: yok sevgilim niye rahatsızlık olsun regl misin sen?
    k: aferin unut onun da günlerini unut!
    e: kızım ne diyorsun ya ne unutması? onu da mı kutlayalım?
    k: kızım öyle mi? kızım! vayyyyy beee! vay koçuma benim!
    e: ???
    k: kutlamak he? sanki her boku kutluyorsun da.
    e: iyi ki aradın bitanem.
    k: ben senin hayatından gittim oğlum.
  • sinir katsayilarini artiracak bir sureci basatan kizdir.

    soyle ki;
    genel olarak insan denen varlik karsindakinin hislerinden emin olmadigi muddetce elinden ne geliyorsa onu ardina koymadan gerceklestirir tum icinden geleni. arar, sorar, iltifatlar, kuslar, hediyeler, ballar bocekler falan her seyi ortaya doker. ne zamanki karsi taraf kayitsiz kalmamaya baslar ve o da kuslar, bocekler, ballar iltifatlar bolumune gecer iste o zaman baska bir surec baslar. hangi taraf adim atiyor ve ilerliyorsa diger taraf yerinde sayar, turkcesi bu.

    iliskide roller var diye bir geyik vardir iste. genel olarak kadin cinsi naz, kapris, geride durmak, icindekini tam olarak ortaya dokmemekle iliskiye idare ettigi surece, erkek cinsi devamli surette ballar, iltifatlar bolumunde kalacaktir. ben degilim bu tespiti yapan, zorla yaptirilmis bu tespit, vallahi bak. sonuc olarak bunca cumleden sonra en basit olarak suraya variyoruz: kacan kovalaniyor arkadasim.

    bir tanesi de "ayh ben buna inanmiyorum, sen bana 10 gel ben sana 15 gelirim" dese ve ona gore davransa surada kafami kesecegim, kanlari da elime bulastirip "ah ben yanlis dusunmusum" diye entariler yazacagim.

    maalesef ki, iliskilerde stratejik hesaplar yapip, icinden geleni degil de olmasi gerekeni yapan insanlar (kadinlar, erkekler her iki cins de) oldugu muddetce; erkegin aramasini beklemeyip kendisi arayan hanim kizimiz sonunda kaybetmeye mahkum olacagi bir sureci baslatacaktir evet.

    derdin kazanmak ise, bu durumda eklemek isterim ki; seni aramayani arama.
    oyna, surundur, politik ol. sonunda aski olmasa bile "ahahhhayyytt nasil da pesimden kosuyor" diyebilecegin salak bir tatmin kazanir, kendi masturbasyonun icinde yasamaya devam edersin.

    ama gel gelelim kaybetmek, kazanmaktan iyidir bazen. arayacaksan ara, opeceksen op, sana deli gibi asik oldum diyeceksen de. politika her yerde var zaten, bi de askinin icine sokma.

    kendin ol, durust ol varsin sonunda kaybetmis ol. gun gelecek odullendirileceksin.
  • teoride bu kadar sevilmesine rağmen, pratikte nedense hep kaybeden oluşu ayrı bir tartışma konusudur..
  • kiymeti bilinmeyen kizdir. butun erkekler kaprissiz kiz arkadas istediklerini soylerler, simarik olmasin, naz yapmasin, icinden geldigi gibi olsun, derler. ama cogunlukla icinden geldigi gibi arayan soran biri de canlarini sikar. sikilirlar ilgiden.
    tabi ki bu genellemenin disinda kalanlar da vardir. ama ne kadar "ben dogal, ilgi gostermekten utanmayan, cekinmeyen kiz istiyorum" deseler de kendilerine annelerininki gibi bitmeyen bir ilgi gosterilince, bu ilginin sonsuza kadar surecegini dusunup rahat hareket etmeye baslarlar. bu rahatlik zamanla karsi tarafi hor gormeye kadar gider. kendisini ustun ve vazgecilmez gorunce, karsi tarafi da caresiz ve bagimli goren kisi, artik ilk zamanlarda ona duydugu hayranligi ve ilgiyi de kaybetmistir.
    iste bu ahval ve serait icinde, erkek arkadasini aramaktan gocunmayan kiz, artik onu aramaya korkmaya baslar. ilk zamanlar gece kacta ararsa arasin kendisini ilgi ve sefkatle dinleyen adam artik arandiginda bikkinlik sesleri cikartan, surekli kendisini asagilayan birine donusmustur. telefon konusmalarinin suresi azalir, konusma sirasinda gerginlik artar. kiz artik aradiginda kendisini kaybedecegini dusundugu erkegi aramamaya calisir, ondan uzak durmaya calisir, iliskide iletisim azalir ve sonunda kopar.
    icinden geldigi gibi davranmakla, karsi tarafi simartarak kendi kiymetini bilmemek arasindaki fark cok onemlidir bu nedenle.
    erkegin aramasini beklemeyip kendisi arayan kiz hayal kirikligina ugradikca, etrafindaki diger kizlarin hic aramadiklari erkekleri nasil etkilediklerini gormeye baslar, ve hata yaptigini dusunur. bu kizlarin neslinin tukenmesi aslinda onlarin sucu degildir.
  • akıllıdır, mantıklıdır ancak türkiye'de yaşadığı müddetçe hep kaybedecek olan kızdır. kendisine basit denir, ucuz denir, yollu denir. tam aksini yapan kıza buralardan kezban diyenler, onlar için deli divane olur. buranın sikik düzeni böyle çünkü. sen ben seninle mutsuzluğa da varım dersen, hayatın sikilir.
  • "sen çok iyisin. beni çok alttan alıyorsun..." gibi iki bin on dört yılında artık duymamamız gereken gerekçelerle iki yıldır birlikte olduğu sevgilisi tarafından terk edilir.

    ilaveten, "beni alttan alıp her yaptığımı affetmen, kapris yapmayıp araman, ilgilenmen, beni hep kolayını seçip seni ihmal etmeye itiyor" açıklamasını da duydu bu kulaklar.

    sonra da "kendi kendine arayan kız"ı aradığını iddia eden adamlar falan. burnunuzun dibindeydi lan onlar sizin. bütün iyi niyetlerini içlerine kaçırmadan önce.

    bu vakanın bütün kızlara yol gösterici olması dileğiyle.
hesabın var mı? giriş yap