• 1972 tarihli donna hıghtower'ın this world today ıs a mess 'ın aranjmanı olarak türk pop müziğine kazandırılmıştır.
    ben orijinal halini daha çok sevdim açıkçası.
  • hayır
  • eski, lay lay lom bir şarkı. son dönemlerde birisi cover yapmıştı.
    evet mi hayır mı
    söyle bana nedir senin cevabın
    beklemek istemem ne olacak bilinmez ki yarın
  • sözleri ülkü aker'e, müziği danny daniel'e ait olan kamuran akkor'un mükemmel yorumladığı parça.
    evet mi hayır mı
    söyle bana nedir senin cevabın
    beklemek istemem
    ne olacak bilinmez ki yarın

    gelmezsin sevmezsin
    sen hereyi benden mi beklersin
    söyle nasıl sevgi bu
    yoksa buna sen aşk mı dersin

    benim bütün dünyam herşeyimsin
    yok ki benim senden başka sevgilim
    bir gün başkasını seversem eğer
    inan kabahatli değilim hiç ben
  • tik tok, tik tok, tik tok .... hipnozcunun cebinden saati çıkartıp bu iki sesle bizi aklımızdan, mantığımızdan edip kendi yoluna sürmesinden korkarız yada bekleriz hep. lakin unuttuğumuz önemli bir şey bu hipnozcunun her zaman saati yoktur seni, beni, onu, büyülemesi yada akıldan mantıktan koparıp güdebilmesi için. bazen bir şarkı, bazen bir ayin, bazen de aşk bunu yapar. keşke hipnoz altına girişimiz sadece aşk ve müzikten olsa o zaman kim uyanmak isterki.
    neyse şu günlerde elinde kocaman bir saat ile milyonları hipnotize eden, uyutan, aklını yitirmesini sağlayan bir gücün etkisinde iki kelime arasına sıkıştırılmış kalmışız; evet mi yoksa hayır mı?
    hepimiz çok iyi biliyoruz ki bunlardan evet peşinde koşanlar kazanırsa ortaya çıkacak histeri daha da yıkıcı olacak ve önünde duran ne varsa yıkıp geçmeye yeltenecek. başarılı olur mu? sanmam ama yıkıcı olacağı kesin belirli bir ölçüde. peki hayır derse hipnoz altındaki grup, ne olur? evet’teki o histeri yaşanmaz ama bu yıkıcılık ve kör gözlülük de öyle puff diye kaybolmaz.
    bugün bu hayır cephesinin en önemli ikinci adamı olan sayın başbakan ohal için üç ay daha dedi. yani referandumdan hayır çıksa da biz hala evet ortamında yaşayacağız hem de en az üç ay daha. bu da daha çok khk, daha çok hak ihlali ve daha çok yıkım demektir.
    yani 15 temmuz akşamı darbe olursa ülke için bir yıkım olur demiştik ama darbe olmuştan bir farkımız kalmadı. aynı şey referandum için de geçerli olacak gibi geliyor. hayır çıkacak ama sanki evet denmiş gibi bir ortamın içinde bulacağız kendimizi.
    çünkü öyle bir hipnozki bu; ne khk’ların yıktığı hayatları görmemizi ister, ne nusaybin’de pkk’nın açtığı ortaya hükümetin attığı frikik ile bir şehrin neredeyse yok edilmesini ne de üniversitelerimizin yani geleceğimizin altına konulan dinamitlerin patladığını farketmemizi ister.
    bu hipnozu gezi parkı zamanında kırdı bu insanlar en azından bir süreliğine birbirlerini “faşist” yada “terörist” olarak suçlamadan ortak bir payda olan özgürlükte buluşarak bu özgürlüğe en büyük tehditi oluşturan güce karşı bir duruş sergiledi. ne yıktı ne kırdı ne de hakaret etti. sadece burdayım ve varım dedi. ilk üç gününde de son üç gününde de.
    maalesef şu an ve hatta bir kaç yıldır öyle bir hipnozun altındayız ki altımızdan kayıp giden hiç bir şeyi durduramadık çünkü bazıları bazılarının sorunu iken bazılarımızın diğer bazılarına duyduğu nefretten yada ilgisizlikten o bazıların yok oluşuna seyirci kalmakta beis görmedik. çünkü bazıları için bazıları terörist bazıları için bazıları faşist yada diğerleri eski dinci, gerici idi.
    ergenekon ve balyoz davalarında saçma sapan iddialarla subayların içeri alınışını izleyip ses çıkartmayan bazıları ahmet altan, can dündar gibi nice gazeteci hapsedilirken de destek bulup bunu engelleyemedi. yine bazıları için gereksiz ve yok edilmesi gereken bazı millletvekilleri tutuklanırken diğerleri kılını bile kıpırdatmadı ta ki kendisinin de hapse atılma döneminin geldiğini anlayana kadar ama iş işten geçmişti.
    kocaeli üniversitesi’nden 40’ın üzerinde akademisyen khk garabetiyle ihraç edileli yaklaşık 4 ay olmuştu ama diğer üniversitelerdekiler o aşamada bundan sıyırdığından derin nefes almışlardı ki sıra onlara da geldi. dolayısıyla onu da durduracak kimse kalmamıştı.
    evet mi hayır mı çıkacak bilmesem de memleket için ne hayırlı ise o çıksın ama bu bir son yada başlangıç değil biraz da şu evet / hayır oyunundan da kafamızı kaldırıp neler oluyor ona odaklanmamız lazım. aksi takdirde memleketin hayır kalmayacak.
  • bu konu da kararsız olmak neyin kafasıdır anlamıyorum.

    kararsız olanlar 2.dünya savaşı öncesi almanya'ya baksın da biraz feyz alsın.

    sonuna kadar hayır.
  • referandumun evetle sonuçlanması halinde başımıza gelecek sistemde bi daha demokratik itiraz şansı bulabileceğimi sanmadığım için hakkımı "hayır" olarak kullanmayı düşündüğüm ikilem şarkısı.
  • at
  • yeni köprüler yapılacaksa, evet. bütün boğazı şöle ortaköyden rumeli fenerine kadar köprülerle donatsak fena mı?
hesabın var mı? giriş yap