• ` : fransızca`` : figurant kelimesinden gelmiştir`

    figür-an.
  • günümüz moderen zamanlarında, insanın rolü.

    resmi tarihe tapmak, ya da kendi gayri resmi tarihini oluşturup ona tapmak, din - ırk eksenli politikalardan beslenmek, demokrasinin süper bir şey olduğunu zannetmek, uygulayanları insan oldugu halde hukuka güvenmek yahut hukukun aldığı kararları saygı duymak / doğru görmek, medyadan edinilen bilgilere direk inanç gibi, adamı hasta eden roller içerir. 2 saattir konusuyoruz, bir kere fenerbahçe demedik yahu...
  • sinema filmlerinde ya da dizilerde ana karakterin arkasında trafik oluşturan insan figürleridir.
    bazıları kameraya bakma içgüdülerine yenik düşüp bi an izleyici ile göz göze gelirler.
  • selcuk yontem'in basrolde oldugu film.

    --- spoiler ---

    feci derecede murtaza filmini animsatmistir. bu animsamayla izlerken kendi kendime spoiler vermis olmusum farkinda varmadan.

    edit: pardon, o kitabin adiydi. filmin adi: bekçi

    --- spoiler ---
  • başrol oyuncusunun ani ölümünden sonra sürekli başrol oynamaya zorladığım zavallılar topluluğu.

    -beceremiyorum ben olmuyo.
    -neden aslında iyisin bi de şöyle deneyelim.seviyomuş gibi yap mesela.çiçekler,sahiplenmeler falan.yapabilirsin inanıyorum.
    -yapamıyorum.başrol olmak istemiyorum.yeteneğim yok ben senin istediğin kişi değilim.
    -anladım.diğer figüranı alalım o zaman.

    şeklinde gelişen diyaloglara sebep olurken başarısızlıklar,saçmalıklar,yalnızlıklar doğuran çok akıllılar topluluğu.sanki bi tek onlar biliyo doğruyu.sorun yönetmendeymiş.
    sorun bende falan değil.ben de farkındayım her şeyin.ama bu filmi kim çekecek.kötü olcakmış zaten falan filan ben bilmiyo muyum sanki?ama filmin en güzel yerinde elektrikler kesilse siz ne yapardınız?radyoyu açmaz mıydınız pili biteceğini bile bile?ya da en kötü ihtimal gölge oyunları oynamaz mıydınız karanlıkta?
    figüranlar sürekli beceriksizliklerine sığınıp üste çıkmaya kalkıyorlar.bu durumda en kötü figüran ben oluyorum sonra da.onların da filmleri varmış sahi.
  • biz. yani ben ve benim gibiler. biz figüranız, orada burada mal gibi dolaşanlar. asıl oğlan, pelin akat, birol güven,ertuğrul özkök, erol köse, çağan ırmak, fatih altaylı, beren saat, ayşe özyılmazel, oray eğin, hıncal uluç, kıvanç tatlıtuğ, okan bayülgen, kenan doğulu, demet akalın, seda sayan, hülya avşar, acun ılıcalı filan. tayyip ve tayfası da değil yani, bunlar. bu ülke bunlar ve bunlar gibi daha birkaç 10 tanesinin. biz öylesineyiz. bunları okuyan, seyreden, bunlara hayran olanlarız. bizim görevimiz bu. bu kadar. inanmıyorsanız go ask alice, i think she'll know.

    edit: ali ağaoğlu'nu unuttum lan.
  • saçma sapan kilit noktaları vardır ya anıların, bende böyle bir noktası var bu filmin.
    okuldan geliyorum televizyonun yanında bir not
    "ben izmir'e gidiyorum hafta sonu için, beni yemeğe beklemeyin canlarım!"
    babam öğretmen, biz memur bir aileyiz, hafta sonlarını başka şehirlerde geçirmeyiz, yaptığımız en büyük mekan değişikliği akraba ziyaretleridir.
    benim pek umrumda olmuyor. bana ne. nereye gittiyse gitti.
    akşam atv'de figüran var. onu izliyoruz. annem sessiz sessiz ağlıyor koltuğunda. neye ağladığını da merak etmiyorum o zamanlar. neye ağlıyorsa ağlasın bana ne diyorum.
    füsun demirel hep " allahııııııımmm alllaahııııımmm" diye ağlayıp duruyor filmde, sahne sahne gözümün önünde. annem daha da çok...

    annem sen keşke hiç ağlamasaydın. hiç bana ne değilmiş meğerse. ağlamaların sebepsiz değilmiş, sebebini söylemedin diye.
    babam keşke o notları hiç yazmasaydın. bak kim var yanında şimdi? bir arabaya doluşup doluşup hafta sonu için bile olsa terk ettiğiniz ailelerinizden başka?

    -ilacını içtin mi?
    -içtim içtim.
  • şöyle komik bir proje de var: http://youtu.be/9eekoxijdvs
  • oyuncu kadrosunun çok iyi olduğu fakat klişelerle dolu rezalet bir senaryo yüzünden heba edildiği zaman kaybı film.

    son 10 dakikası ağlamakla geçiyor. zaten film 80 dakika.
  • hep yıldızların altında olan emekçilerdir.
hesabın var mı? giriş yap