• bu sayiyi birtakim onemli sabitlerin degerlerinin zamanla degisip degismedigini olcmekte kullaniyorlarmis. birimsiz olmasi da bu yuzden onemli.

    parasini vermemek icin barnes and noble'un bir kanepesine cokup okudugum dergilerin birinde guzel bir ornek vardi. ornegin, evrenin temel sabitlerindeki degisimi gozlemek icin bir duzenek kurdunuz ve bir degeri olcmeye calisiyorsunuz. bu kadar ince farklari ortaya cikaracak bir duzenege sahip olsaniz dahi, o duzenegin kendisi de ayni degisikliklere tabi oldugundan degisim olsa da bunu goremeyeceksiniz. yani, arttigini dusundugum bir atomun capini olcerken, kullandigim cetvelin de boyu buyuyorsa bir degisiklik goremeyecegim. o yuzden birimsiz parametreler kullanmak daha saglikli.

    isin zorlugunu anlamak icin, sozkonusu sabitin, son 6-12 milyar yil icinde milyonda 6 oraninda degistigini iddia edenlere kulak vermek yeterli. yani 10 milyar yilda milyonda 6'lik bir degisimi, surada 5-10 senelik bir incelemeden gozleyebilecek alet edevata gerek var ki bu kabaca trilyonda 6lik bir degisimi gormek demek. ustelik bu buyuk bir degisim sayiliyor ve bunu kabul etmeyenler de var.

    su fizikcilere gidip, "sizin isiniz de zor be abi" dememek icin kendimi nasil zor tutuyorum belli degil. ha, ben bu deneyler yapilirken orada miydim, hayir.
  • (bkz: ince yapı)

    hidrojen ve benzeri, yani dış kabuğunda tek değerlilik elektronu bulunan atomlarda, pertürbasyon yöntemi kullanılarak hesaplanabilmektedir kendileri.

    aslına bakılırsa, ince yapı denilen sabit, değerlilik elektronunun atom etrafında hareketinden oluşan manyetik alanın, elektronun enerjisini ne kadar değiştirdiğiyle alakalıdır. iki ucu kapalı bir telden geçen bir akıma benzetilebilir sözkonusu hareket.

    bunun yanında, bir de kaba yapı (gavurcası gross structure olarak geçer) denilen bir münferit oluşum vardır ki, o da, değerlilik elektronu haricindeki diğer elektronların oluşturduğu bulutun, değerlilik elektronu üzerinde oluşturduğu elektrik alanın etkisini belirler. kaba yapı denmesine rağmen, yine de çekirdekle değerlilik elektronun etkileşmesine kıyasla gayet önemsiz olduğu söylenebilir. *

    kıyaslamaya değinmişken, ince yapı sabitinin boyutsuz olması, sözkonusu manyetik alandan oluşan enerji değişiminin, yine bir enerji değişimi olan spektroskopik ışımayla karşılaştırılmasından doğar. yani, ışımayla meydana gelen enerji değişimine 137^2 ıspanak kutusu, manyetik alandan oluşan enerji değişimine 1 ıspanak kutusu dersek, ince yapı sabiti olan safinazı 1/137^2 olarak bulabiliriz.

    burada safinaz, birim değildir, sadece komiklik olsun diye konmuştur ve aslında benim kadar gereksizdir...
  • (bkz: boyut analizi)
  • adı pek dandik bir şey izlenimi verse de fizikteki en önemli sabitlerden biridir. evrene dair değerini ölçüp de niye bu değerde olduğu hakkında fikrimiz olmayan birimsiz nicelik.

    kısaca bir deneysel tanım yaparsam (1) hidrojen atomunun iyonizasyon enerjisini ölçün, (2) elektronun kütlesini ölçüp ışık hızının karesi ile çarpın, em ce kare enerjisini bulun (3) birinciyi 2 ile çarpıp ikinciye bölün (4) sonucun karekökünü alın. ne buldunuz, yaklaşık 1/137,036, işte ince yapı sabiti. şimdi birşeye dikkat edin, enerjinin enerjiye oranını aldığınız için hangi birim sistemini kullandığınız önemli değil, yani ingiliz lordu (veya mazoşist) iseniz enerjileri beygir gücü-saat cinsinden ifade edin yine aynı sayıyı bulacaksınız.

    bu birimsizlik meselesi çok önemli, mesela planck sabiti de önemli bir temel sabit ama sayısal değerinin pek bir anlamı yok. sıfır olmaması bize kuantum mekaniğinin varlığını söylüyor, ama değişik birim sistemlerinde değeri değişir, şuna göre küçük veya büyük demek mümkün değil. şurada (bkz: planck sabitini 10 almak/@st) birisi pek güzel anlatmış. ben genelde planck sabitinin bir, ışık hızının da 137,036.. olduğu birim sistemini kullanıyorum. ama ince yapı sabiti için bu mümkün değil, bize hakkaten evrenle ilgili temel bir şey anlatıyor.

    peki ince yapı sabiti lassie gibi bize ne anlatmaya çalışıyor? elektrik yükünün ne olduğunu anlatmaya çalışıyor da tam anlayabildiğimiz söylenemez. efendim, ortaokulda elektrik yükünü size nasıl öğrettiler, artı artıyı iter, artı eksiyi çeker vs.. biriniz de kalkıp niye veya nasıl diye sormadı. soran olduysa da 'böyle işte bu, deneyle gördük' cevabını almış olmalı (daha büyük ihtimalle hoca azarladı bunu soran çocuğu, siz de dalga geçtiniz ya neyse..) aslında artı artıyı nasıl oluyor da itiyor, bunu biraz anladı fizikçiler, elektrik yükü bulunduğu ortamı, boşluk bile olsa polarize edip, 'sanal foton' yaratıyor, bu sanal fotonu diğer yük emiyor, o yüzden itiliyor. ince yapı sabiti de elektrik yükünün ne kadar foton yaratmaya yetkin olduğunun ölçüsü. hatta elektrik yükünü titretirseniz sanal değil en hakikisinden foton çıkartırsınız, cep telefonunuzun anteni bunu yapıyor sürekli.

    ince yapı sabiti bu kadar küçük olduğu için elektron ve foton diye iki ayrı parçacıktan bahsetmek kolay oluyor, aslında ışık ve elektrik yükü birbirine temelden bağlı, elektronu ivmelendirip ışık, ışığı etkileştirip elektron-pozitron çifti yaratmak mümkün. ince yapı sabiti küçük olmasaydı elektronun en ufak hareketi çok sayıda foton çıkartacak, ışık giderken ortalığa eletronlar yayılacaktı. neyse, bu aslında işin nasıl itiyorlar kısmı, kuantum elektrodinamiği denen teori güzelce anlatıyor bu hikayeyi.

    niye itiyor elektrik yükü, niye bu şiddette itiyor da daha kuvvetli değil? ince yapı sabiti niye bu değere sahip? bunları cevaplayabilmek için elektrik yükünün tam olarak ne olduğunu anlamamız lazım, fiziğin bugün geldiği nokta buradan epey uzakta, en fantastik standart modelimiz bile ince yapı sabitinin bu değerini kabul ederek başlıyor. eğer bir gün birisi daha temel niceliklerden başlayarak bu sayıyı hesaplayabilirse, veya ne bileyim üç mekan boyutlu evrenlerde ince yapı sabiti bu değer olmalıdır yoksa big bang olmaz gibi bir argüman getirebilirse şu andaki evren anlayışımızı aşmış olacak.
  • aslen "ince yapı sabiti" olarak türkçeye çevrilebilse de bunu ince ayar sabiti olarak türkçeleştiren fizikçiler de pek âlâ vardır. neye istinaden 'ince ayar' dendiğini anlamak da güç, fine-tuned universe değildir umarım.
  • dizilerden tanıdık bir kaç yüzün oynadığı düşük bütçeli bilim kurgu filmi olan ufo adlı film de ince yapı sabitinden ve uzaylıların iletişim kurmasından bahsediliyor.

    https://www.imdb.com/title/tt6290798/
  • (1 / 137) ince yapı sabiti, neden bu sayı? fizikte çözülmemiş en büyük problemlerden biri link.
  • *1/137
    * büyük bir gizemdir. bir fotonun metal bir yüzeye çarptığında elektron koparma olasılığıdır.
    * bu olasılık eski tüplü tv'lerde karıncalı ekran görünmesinin temel nedenidir.
hesabın var mı? giriş yap