• ruyamda hz. isa'yi goruyorum ve kendisine diyorum ki,
    "abi jesus christ birle$ik mi yazilir ayri mi allaha$kina soyle deliricem?" .
    tekrar tekrar soruyorum o sadece bakiyor . cevap verdi mi hatirlamiyorum .
  • ruyada büyülü bir lavobanın oldugu söylenir, farkında olmadan onun karsısında elimi yıkamaya calisirken, yalnızca kötü seyleri söyleyen lavobadan sesler gelir. 'sen cok kötü bir hastalıga tutuldun, çaresi yok, 'tursu kanseri' oldun (?) ölüme mahkumsun, yavas yavas öleceksin' der ve sular kesilir. muslukları tekrar cevirmeye calıssam da nafile hic bir seye yaramaz. derken ağzımdan burnumdan kanlar boşanır ve garip şekiller çıkar ortaya. garip odalarda bu sekillerle karşılasıp kurtulma umidiyle ugrassam da sonunda anlarımki nafiledir cırpınmam. kollarımı acıp goge dogru ceviririm tum vucudumu. vucudumdaki tum kan bosanır o an. sıcaklıgı hissederim yalnızca derken uyanırım..
    (not: uyumadan önce tursuyla hic bir iliskim olmamıstır)
  • bana ait olanı son derece sıradan olan fakat sonradan garibe bağlayan bir rüyadır...

    yaklaşık 6-7 yaşımdan beri ne zaman sıkıntılı bir ruh haline bürünsem aynı rüyayı görürüm; 5-6 yaşlarındayım, anneannemin evinin penceresine kurbağa gibi tünemişim,bir ileri, bir geri sallanıyorum, dengemden çok eminim ama bir anda aşağıya düşüyorum, düşerken çok korkuyorum ama rüya bu ya, yere inişim aynı bir kedi gibi dört ayak üzerinde oluyor, kalbim çarparak tekrar eve koşuyorum, nedenini anlamadığım bir şekilde tekrar cama tüneyip ileri geri sallanmaya başlıyorum, bana bir şey olmuyor nasıl olsa diye düşünürken tekrar düşüşe geçiyor fakat yere varmadan uyanıyorum. uyandığımda genelde çok korkmuş oluyorum ve kalbim yerinden çıkacak gibi çarpıyor... bu rüyadan hiç hoşlanmıyorum, kabus değil ama çok rahatsız edici...

    benzer rüyaları çoğu kişinin gördüğünü biliyorum ama bir gün internette rastladığım bir yazıyı okuduğumda tüylerim diken diken oldu, yazının sahibi yıllardır aynı rüyayı gördüğünü söylüyor ve bu rüyadan da çok rahatsız, aklımda kaldığı kadarıyla şöyle; yazının sahibi bir evin penceresinden bakarken 5-6 yaşlarında kıvırcık saçlı bir kız çocuğunun karşıdaki apartmanın penceresine tünediğini görüyor, kız çocuğu tünediği yerde ileri geri sallanıyor, adam korkuyor düşecek diye, gerçekten de kız çocuğu düşüyor ama kedi gibi dört ayak üzerine, çocuk düşer düşmez koşuyor ve evine gidiyor ama olayın hemen ardından tekrar pencereye tüneyip ileri geri sallanmaya başlıyor, adam artık bu çocuğa bir şey olmaz diye düşünürken küçük kız tekrar pencereden düşüyor, bu sefer yere vardığında dört ayak üzerinde değil, kanlar içinde hareketsiz yatıyor...
  • rüya görüyordum,uyandım.rüya devam ediyordu.bir daha uyandım.ama rüya gene devam ediyordu.
    ben içimden vay be, ne ilginç durum diye düşünürken bidaha uyandım.bu sefer gerçekten uyanmıştım.ama hala şüphedeydim.
  • doktorun bana yazdığı ilacı bulamayınca finlandiya'ya gitmeye karar veriyorum. daha sonra helsinki'ye gidip gördüğüm ilk eczaneye giriyorum. eczaneyi ingilizce konuşan yozgatlılar işletiyor. oh dude nidalarıyla memleket muhabbeti yaptıktan sonra ilacı alıp türkiye'ye doğru yola koyuluyorum. türkiye yolu da 15 metrelik falan bi yokuş. aşağı taraf türkiye. sınıra gelince fark ediyorum ki poşette ilaç değil haşlanmış yumurta var. eczaneye geri dönüyorum ama eczaneyi yerinde bulamıyorum. yerine devekuşu çiftliği yapmışlar. şiddetli bi baş ağrısıyla uyanıyorum.
  • patronu görmek...

    garip olan kısım ise patronu görmek değil tabi. rüyada patronu görünce uyandım, saate bir baktım işe geç kalıyorum. adam resmen "kalk lan işe geç kalıyorsun" demek için rüyama girmiş.
  • diskoda elimde meyve kokteyli ile otururken "şimdiii mecidiye cami imamı ahmet hoca feat. merkez cami imamı rıfat hocaaaa" diyen mikrofonik bir ses duymak, ortaya sis salınması, ezanların başlaması, sürekli "check it out" diye başka birinin daha arkadan karışması...tövbe yarabbim. bir uyandım gerçekten sabah ezanı okunuyor.
  • rüyamda kendimi neredeyse 1000 yıl önceki moğol kabilerinin arasında görmem. at üstünde, belimde kılıç, üzerimde kahverengi bir post bir köyün ortasında durmam. etrafımda bir sürü insanın aralarında moğolca konuşması ve benim bunlara boş boş bakmam.. ulan resmen moğolca rüya gördüm!
  • yaklaşık 3 yıl önce gördüğüm ve hala sanki içinde yaşıyormuş gibi hatırladığım rüyadır.

    şu an ailemle yaşadığım hala oturduğum evimdeyim. daha doğrusu aynı yatağımda uyanıyorum. sadece renkler biraz solgun ve pastel geliyor gözüme. eşyalar aynı ama her şey sanki sararmış solmuş gibi. ev çok sessiz. yataktan çıkıp koridora doğru yürüyorum. göz ucuyla evi kesiyorum ama kimse yok. evde yalnızım. herkesin bir işi olduğuna kanaat getirip yüzümü yıkamak için banyoya gidiyorum. suyu açıp yüzüme çarpıyorum. o an farklı bir şeyler hissediyorum. yüzüm sanki değişmiş gibi. ellerimle yüzüme dokunduğumda tekrar su çarpmak için yüz hatlarımın sert ve çizgilerle dolu olduğunu farkediyorum. sonra korkuyla ve panikle kafamı kaldırıp aynaya bakıyorum. yaşlanmışım. saçlarım dökülmüş ve yüzüm kırış kırış olmuş. sadece gözlerim hala bana ait gibi. kendimi tanıyamıyorum. tekrar odaları dolaşıyorum ve yine kimseyi göremiyorum. eşyalar aynı ama hepsi eskimiş benim gibi. sonra uyandım. günlerce kendime gelemedim.

    bir film izledim ya da kitap okudum hayatım değişti laflarına hiç inanmadım ama bir rüya gördüm ve hayatım değişti.

    o güne kadar yalnızlığın tanımını bilmezken o günden sonra hayatta en büyük korkum yalnız kalmak, yaşlanmak, ölmek.
  • dun geceki eğlencemiz de şöyle;

    ruyamda, uyukuma internet explorer install ettirmişim. istediğim ruyayi görmek için adresini yazmak yetiyor. fakat yeterli deuterium'um kalmadığı için istediğim ruyaları göremiyorum.. sinirlenip uyandım..
hesabın var mı? giriş yap