• solvent içinde çözündürülmüş uçucu maddelerin ısı, taşıyıcı gaz, kolon, dedektör gibi elemanların desteği ile tanımlanması yöntemi. uçucu olmayan maddeler için de hplc (high performance liquid chromatography) diye bişi var.
  • csi dizilerinde durmadan kullanilan alet, bu olmasa mazallah tüm sapiklar sokaklarda olucak.
  • uçucu ve buharlaştığında kimyasal değişime uğramayan kimyasalları birbirinden ayırmak için kullanılan verimli bir kromatografi yöntemi. taşıyıcı olarak inert bir gaz, kapilar ya da bileşik kolon, sabit faz olarak duruma göre katı madde ya da sıvı film kullanılır. maddeler polarite değerleri ve buharlaşma sıcaklıklarına göre ayrılır. alev iyonizasyon detektörüyle sonuçlar verimli şekilde görüntülenebilir.

    ayrıca deney protokolünü yazarken

    -kromatografiyle ne yapıyorsunuz?
    -kimyasalları, kimyasalları... birbirinden ayırıyoruz!
    -nasıl ayırıyorsunuz peki?
    -gaz veriyoruz! (ayrılırsın sen, kesseler acımaz, ayrıl da gel aslan izopentanol yürrü be koçum!)

    şeklindeki cem yılmazvari diyaloğu aklıma getirip "pshsssh" efektiyle gülmeme yol açan yöntemdir kendisi.
  • her baba yiğidin ha diyip kullanamayacağı, bırakın kullanmayı ha diyip alamayacağı sistem. bi de bunun kardeşi var hplc
    elin alışık olması lazım ikisine de.
  • bu cihazların ağa babasını agilent üretir.
  • taşıyıcı gaz olarak genelde tercih edilen helyum tüpünün yanısıra flame ionization detector (fid) dedektör kullanılıyorsa dedektörde yanma sağlamak için hidrojen ve hava tüpleri ile birlikte 3 tüp bağlanmasını gerektiren cihaz.

    headspace örnekleyici ile birlikte kullanıldığında numune hazırlama ve enjeksiyon faslı kolay olmakla birlikte tekrarlanabilirliğin sağlanması yine de zordur.

    normal kullanımı dışında kolon fırını, cam malzemeleri kurutma amacıyla da kullanılabilmektedir.
  • organik maddelerin analizi için laboratuvarlarda yaygın olarak kullanılan, dedektör çeşitliliği sayesinde birçok madde analizi için düşük dedeksiyon limitlerine inebileceğiniz bir cihazdır. flame ionization detector (fid) ve thermal conductivity detector (tcd) gibi genel dedektöre sahip olsa da yapıda klor, flor, brom, iyot gibi halojen içeren maddelerinin düşük ppb seviyelerinde analizini sağlayan electron capture detector (ecd) veya azot ve fosfor içeren maddeler için düşük ppb seviyelerinde analiz sağlayan nitrogen–phosphorus detector (npd) en yaygın dedektörlerdir.
  • analit buhar haline geldikten sonra hareketli faz (örn. helyum) ile kolona taşınır, buradan dedektöre geçer ve sinyal işlemcisinde kromatogram çizilir.

    hareketli fazın ilerlemesiyle çözünen maddeler durgun faz üzerinden yıkanarak taşınır. (bkz: elüsyon)

    gaz kromatografisi için ideal bir dedektörde aranan özellikler:
    - yeterli duyarlılık,
    - iyi bir kararlılık ve tekrarlanabilirlik,
    - geniş bir doğrusal çalışma aralığı,
    - 400°c'ye kadar varan sıcaklık aralığı,
    - numuneyi parçalamamak.
  • numune uygun bir solvent içerisinde cozunerek, yuksek basincli bir enjeksiyon portuna haşirt diye basılır. o port 250 300 derecede falan tutulur numunenin türüne göre. e oraya girince çoğu malzeme buhar fazina geçiyor. sonra 30 metrelik saç kılı şeklindeki kapiler bir kolon içerisinde yolculuguna başlıyor. bu 30 metrelik kolonun olduğu bölümün kademe kademe sıcaklığı arttirilinca ne oluyor? numunenin içinde buhar haline gelen arkadaşlar yavaş yavaş sona yaklaşıyor ve kolonu terk ediyorlar. next station detector durağına gelince burada işler değişiyor. başka bahara onu da yazarım.

    dedektorun türünde göre gaz kromatografisinin ismi değişiyor. gaz kromatografisi kütle spektrometresi (gc-ms), gaz kromatografisi alev iyonlastirici dedektör (gc-fıd), gaz kromatografisi elektron yakalayici dedektör (gc-ecd) gibi gibi...
hesabın var mı? giriş yap