• "şimdi gelecek zamanda mıyız, sorusunu soruyoruz kendimize; çünkü bu konuyu ele alan filmler gördük zaten, kitaplar da okuduk. evet, burada vuku bulmuş gözüken olguyu açıklamanın alışıldık ifadesi bu; biz buna gelecek zaman diyor ve sakin bir nefes alıyoruz; yaftaladık, bir ad verdik; ama, bizce, farklı bir şimdiki zaman deseydik daha açık seçik ifade etmiş olurduk; çünkü yeryüzü aynı kuşkusuz, ama şimdiki zamanları değişiyor, kimileri geçmiş şimdiki zamanlar, kimileri gelecek şimdiki zamanlar; basit, herkesin anlayacağı gibi." * *
  • en nefret ettigim kip budur. neden derseniz ne kadar ciddi iliskim varsa hepsinin sonu bu zaman kipi yuzundendir.
    ornegin:
    -e sen yurtdi$ina cikacaksin
    -ben izmire gidicem
    -seni hayallerinden soyutlayamam
    -gelsen kac gun geleceksin hem?
    -ikimizin planlari birbirinden cok farkli

    ilkokul ogretmenimi bu yuzden sevmemeye karar verdim.

    (bkz: future tense)
  • insanı maymun eden zaman kipi işte budur. acil olarak yanlış kullanımı ile doğru kullanımı arasında bir yeni kullanım icat edilip, ivedilikle yaygınlaştırılmalı ve eski tüm kullanımları matbuattan ve insan zihinlerinden silinmelidir.

    askerdeyken aşçı tekmili duydunuz mu hiç? "sabahleyin, beyaz peynir, yumurta ve salatalık vereceğim." albaya vericem mi diyecekti?

    yapcam etcem demenin karizmayı sarstığını bilen ve türkçeyi düzgün kullanmaya riayet eden birinin; sevgilisine örneğin erotik mesaj yazarken; "...ısıracağım, öpeceğim, yalayacağım" neyse, cümleyi bitiremedim o derece kötü. domalacağım?

    türk dili ve edebiyatı profesörü ileriki bir zamandan öpücük haberi vermesin mi şimdi?

    vercem, vericem, vereceğim arasında bişey bulmak tdk'nın boynunun borcudur.
  • önceleri sanırdım ki insanlar kuyuya bir taş atıyorsa o taşın suya düşeceğini bilerek atar. sanırdım ki insanlar yemeği fırına pişeceğini bilerek sürer. sanırdım ki insanlar yola oraya varacağını bilerek çıkar. bunca sanrıdan sonra insanların taşın düşeceğini, yemeğin pişeceğini, yolun tamamlanacağını umarak eyleme koyulduklarını ancak anladım. olaylar her zaman mümkünlükler düzleminde gerçekleşiyor. sen mümkün olmaması için engel görmediğin bir işe kalkışıyorsun ve istediğin gibi yürüsün istiyorsun. ama bilmiyorsun öyle mi olacak başka türlü mü, sadece yapıyorsun çünkü sadece yapabilirsin. kim bilebilir çiğnediği lokmayı yutabileceğini, her zaman yutabildiğin için yine öyle olmasını umuyorsun yalnızca. gelecek zaman; hakkında bilgimizin olmadığı, hakkında umduğumuz şeylerin olduğu, umulur bir zaman dilimidir. umarım arkadaşlar, yatağa girince uyuyacağımı, uyuyunca uyanacağımı, masaya oturunca ders çalışacağımı, çalışınca başaracağımı, sevince kavuşacağımı umarım. ummak en bi' doğal hakkımdır. lakin geçmiş zamanın tükenmişliğini, umduğum şeylerin umduğum gibi olması için tek çarenin şu an, burada yapmaya çabalamak olduğunu bilmem gerekir.
  • belki de gelmiş olan zaman. belki de uyumuş hatta uyanmış siktir olup gitmiş zaman. her zaman.
    (bkz: ya ne zaman)
  • düne göre şimdinin adı.
    olmasaydı tembellik diye bir şey olmazdı. herkes yapacağını hemen yapardı.düşünsenize aklınıza bir şey geldi ve sonra yapma şansınız yok. hemen kalkıp yapardık hepimiz. böylece her şey takır takır yapılırdı. çünkü bekleyeceğin zaman yok.
    olmasaydı hayal kırıklığı olmazdı. umut ne için vardır, neye umut vardır? geleceğe. umutlar hep gelecektedir. geleceği cennet yapar umutlar. peki kaçımız bu umutlarımızı tamamen gerçekleştirebilir. tamamını geçtim, yarısını bile yapabilen var mıdır? sonunda ne oluyor o çocukça kurduğun hayaller yetiştirdiğin umutlar yıkılıyor ve altında kalıyorsun. peki gelecek diye bir şey olmasa umut etme şansın var mıydı? yoktu.
    olmasaydı şerefsizlikler, pislikler çok çok azalırdı. çoğu insan kötü olmayı düşünmüyor, istemiyor, kimse bilinçli olarak kötüyüm ben kötüyüm diye kötülük yapmıyor. ama günü geçirmek için hepimiz hatalar ve kötülükler yapıyoruz. gerekçemiz de gelecek zamanda bir gün düzeltme şansımız olur nasılsa."ben kötü değilim aslında şimdiyi geçiştirmek için bunu yapıyorum ama ilerde kesin kendi güzel insanlığıma geri döneceğim." ya bi yürü git..
    işte bu sebeplerden keşke olmasaydı dediğimdir, ya da bilinç olarak farkında olmasaydık olduğunun. inanın dünya daha güzel bir yer olurdu.
  • ben dahil bütün suserlerin, hatta gazetelerin bile, çoğu zaman yanlış kullandığı zaman kipi.

    gelicem değil; geleceğim
    gidicem değil; gideceğim
    yapıcam değil; yapacağım
    alıcam değil; alacağım
    sıçıcam değil; sıçacağım
    edicem değil; edeceğim
    çıkıcam değil; çıkacağım
  • asla yaşanmayan zamandır. esas yaşanan şimdiki zamandır.

    (bkz: carpe diem)
  • şimdiki zamanın katilidir. çoğu insan gelecek zamanlar için endişelenmekten şimdiyi yaşayamazlar. devamlı bir gelecek sorgusu, kaygısı şimdi de yaşananların anlamından, güzelliğinden uzaklaştırır onları.

    hayata bazen ağustos böceği gibi bakmak gerekir.
  • ispanyolcası için (bkz: el tiempo futuro)
hesabın var mı? giriş yap